"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/122 E., 2023/408 K.
HÜKÜM : Kısmen Kabul-Kısmen Ret
Taraflar arasında görülen muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat ve ecrimisil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davacılar ..., ... ve ... mirasçıları yönünden davanın reddine, davacı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacılar (... hariç) vekili ile davalılar vekili tarafından duruşma istekli ve dahili davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 10.09.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davalı ... vd. vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen davacılar vekili ile dahili davalılar ... vd. vekili gelmedi. Yokluklarında duruşmaya başlandı. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; mirasbırakan dedeleri ...'un kayden malik olduğu 26.03.1954 tarih 119 ile 120 sıra nolu ve 29.01.1960 tarih 83 sıra nolu kök tapu kaydı kapsamındaki tapulu taşınmazlarını kadastro tespitinden önce mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak erkek çocuklarına temlik ettiğini, taşınmazların çeşitli kadastral parsellere revizyon gördüğünü ve imara tabi tutulduğunu, oluşan imar parsellerinden dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanın çocuklarından davalı ... adına tescil edilip adı geçen tarafından da 2007 yılında ölen eşi ...’e satış yoluyla temlik edildiğini, taşınmazla ilgili sonradan kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davalıların ...’nin eşi ...’in mirasçıları olduklarını ileri sürerek davalılar adına kayıtlı olan 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki A2 -Blok 1 , 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 nolu , C -Blok 2, 3, 6, 9, 10, 11, 12, 15,17 nolu, D-Blok 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 nolu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının miras payları oranında iptali ile adlarına tesciline, yargılama aşamasında üçüncü kişiye satılan dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki D-Blok 8 nolu bağımsız bölüm yönünden bedele, çekişmeli taşınmazların tamamı için dava tarihinden geriye doğru 5 yıl için ecrimisile karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında davacılardan ...’un ölümü ile mirasçıları davaya devam etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar; davacıların dava açma hakları bulunmadığını, zira kadastro mahkemesinde görülen davada sulh zaptı ile haklarından feragat ettiklerini, bila tarihli ikinci bir anlaşma belgesi düzenlendiğini, davanın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlar, davalılardan ...’un yargılama sırasında ölümü ile mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.12.2015 tarihli ve 2012/429 Esas, 2015/472 Karar sayılı kararıyla; 26.03.1954 tarih 119 sıra nolu kök tapu kaydı kapsamındaki tapulu taşınmazların temlikinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle bu taşınmazlar yönünden tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne, bedel isteğinin kısmen kabulüne, 29.01.1960 tarih 83 sıra nolu kök tapu kaydı kapsamındaki tapulu taşınmazların temlikinin muvazaalı olmadığı gerekçesi ile bu taşınmazlar yönünden tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, ecrimisil isteğinin de aynı gerekçeler ile kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 10.10.2019 tarihli ve 2016/6836 Esas, 2019/5180 Karar sayılı kararıyla; “... davacıların 25.02.1983 tarihinde ölen ...’un mirasçıları oldukları, mirasbırakanın tapulu taşınmazlarını kadastro tespitinden önce mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak erkek çocuklarına temlik ettiği ve taşınmazların çeşitli kadastral parsellere revizyon gördüğü, bilahare imara tabi tutulduğu ileri sürülüp 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden miras payları oranında iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat ve ecrimisil isteğiyle eldeki davayı açtıkları, Antalya Kadastro Mahkemesinin 1985/202 Esas 1988/96 Karar sayılı dosyasında 18.03.1988 tarihli “Keşif tutanağı-Sulh zaptı” başlıklı belgenin düzenlendiği, ayrıca kök muris ... mirasçılarından ... ... mirasçıları ile bir kısım davacılar arasında tarihsiz “Karşılıklı Anlaşma” başlıklı başka bir belgenin daha düzenlendiği anlaşılmaktadır. Kadastro Mahkemesinin 1985/202 Esas, 1988/96 Karar sayılı dosyasında düzenlenen “Keşif zaptı-Sulh zaptı” ve tarihsiz “Karşılıklı Anlaşma” başlıklı, ... dışındaki davacıların imzasını taşıyan belgelerin feragat içerikli olmadığı, sulh sözleşmesi niteliğinde oldukları, esasen mirasbırakanın temliklerinin muvazaalı olduğu hususunun mirasçılardan ... tarafından açılan davalar ile kesinleştiği açıktır. Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın, sulh anlaşmalarının yerine getirilip getirilmediği noktasında toplandığı açıktır. Ne var ki Mahkemece bu yönde yeterli bir araştırma yapılmış değildir. Hâl böyle olunca, dava konusu bağımsız bölümlerin tümünün tedavül kayıtları ve kütük sayfaları getirtilerek ana parsellerden gelip gelmediklerinin, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca arsa malikine düşen ve davalılara geçen bağımsız bölümler olup olmadıklarının denetlenmesi, bu husus açıklığa kavuşturulduktan sonra yukarıda anılan belgelerdeki beyanların haktan feragat anlamında olmadığı gözetilerek taraflar arasındaki sulhun koşullarının yerine getirilip getirilmediğinin saptanması, başka bir anlatımla sulh kapsamında davacılara verilmesi kararlaştırılan taşınmazlar kayden devredilmiş ise davacıların miras paylarını aldıklarının gözetilmesi, aksi halde temliklerin muvazaalı olduğu saptandığına göre davacıların payı oranında davanın kabul edilmesi, sulh tutanaklarında imzası olmayan davacı ...’ın davasının da her halükarda payı oranında kabul edilmesi, bu belirlemelere göre sair isteklerin değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Kabule göre de, 29.01.1960 tarih 83 nolu tapu kaydında kök mirasbırakan ...’un, damadı olan ve mirasçısı olarak benimsenen davacıların babası ... ile aynı akitte pay devrettiğinden bahisle anılan pay muvazaa kapsamı dışında bırakılmış ise de kök mirasbırakanın kızı ve davacıların da annesi olan ... ...’un kök mirasbırakan ...’tan önce öldüğü, bu durumda eşi olan davacıların babası ...’un kök mirasbırakan ...’un mirasçısı olamayacağı gözetilmek suretiyle kök mirasbırakanın anılan tapu kaydındaki pay devrinin de muvazaa kapsamına alınması gerekirken hakkın kötüye kullanılmasından söz edilerek kapsam dışında tutulması da isabetsizdir.” gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuş, davalılar vekillerinin karar düzeltme isteği Dairenin 26.02.2020 tarihli ve 2020/456 E., 2020/1366 K. sayılı kararıyla reddedilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.06.2023 tarihli ve 2020/122 Esas, 2023/408 Karar sayılı kararı ile; emsal bozma ilamlarında da belirtildiği üzere, taraflar arasında düzenlenen “keşif tutanağı-sulh zaptı” ve “karşılıklı anlaşma” başlıklı belgeler çerçevesinde davalıların edimlerini yerine getirdikleri, ancak anılan belgelerde davacı ...’ın imzası bulunmadığı, bu nedenle ... yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacılar ..., ... ve ... mirasçıları yönünden tapu iptali ve tescil ile ecrimisil talepleri için davanın reddine, davacı ... yönünden dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki A2 -Blok 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 nolu, C -Blok 2, 3, 6, 9, 10, 11, 12, 15,17 nolu , D- Blok 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 nolu bağımsız bölümler için tapu iptali ve tescil isteğinin, dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki D-Blok 8 nolu bağımsız bölüme ilişkin bedel isteğinin ve ecrimisil isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar (... hariç) vekili ile davalılar vekili tarafından duruşma istekli ve dahili davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından süresinde temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacılar vekili ( ... hariç) temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya ve kazanılmış haklara aykırı olduğunu, mirasbırakanın adına kayıtlı üç parça taşınmazını beş erkek çocuğuna eşit hisseler halinde muvazaalı olarak devrettiğini, anılan taşınmazların çeşitli kadastral parsellere revizyon gördüğünü, daha sonra ise imara tabi tutularak bir çok yeni taşınmazın oluştuğunu, bu taşınmazlar için mirasçılar tarafından toplam on dört adet dava açıldığını, bu davalardan biri olan Antalya 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde iki ayrı parsel için iki ayrı dava açıldığını, her iki davanın da önce reddedildiğini, her iki davanın da temyiz incelemesinde Dairece aynı gerekçelerle bozulduğunu, ancak bozma ilamlarından birine karşı yapılan karar düzeltme isteğinin, maddi hata yapıldığı gerekçesiyle kabul edildiğini ve yeniden verilen bozma ilâmının gerekçesinde “ keşif tutanağı-sulh zaptı " başlıklı belge ve tarihsiz “karşılıklı anlaşma" başlıklı belgelere değer verilemeyeceğinin, muvazaa kapsamının belirlendikten sonra davaların kabul edilmesinin gerektiğinin belirtildiğini, gerekçesi tamamen aynı olan diğer bozma ilamına karşı ise karar düzeltme isteğinin reddedildiğini, ancak diğer bozma ilamında ise üç davacı için de gerektirici neden ve sonuçlar gösterilerek davanın kabul edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, bozma gereklerine, kazanılmış haklara ve gerektirici neden ve sonuçlara göre tüm davacılar yönünden davalar kabul edildiğinde ise Dairece bu benzer davalardaki son bozma ilamında önceki bozma ve kazanılmış haklara aykırı şekilde davacı ... dışındaki üç davacı yönünden davaların reddine karar verilmesi gerektiğinin belirtildiği, bu durumda HMK'nın 373/5. maddesine eklenen ek fıkra hükmünün sonuçlarının ortaya çıktığını, bu nedenle de eldeki davanın denetiminin Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna ait olduğunu, Daire bozma ilamında belirtilen “keşif tutanağı- Sulh Zaptı” başlıklı belge ve tarihsiz “karşılıklı anlaşma” başlıklı belgelere değer verilemeyeceğini, temliklerin muvazaalı olduğunun açık olduğunu, mirasçı Nazife’nin tarihsiz belgede imzasının bulunmadığını, davalı ve bir kısım mirasçı tarafından gönderilen ihtarnamenin eksik ifa teklifi niteliğinde olduğunu ve kimsenin eksik ifayı kabule zorlanamayacağını, Mahkemece kazanılmış hakların dikkate alınmadığını, ayrıca bozma ilamı gereği yapılan araştırmada davacılara verilmesi kararlaştırılan taşınmazların kayden verilmediği ve taahhüt edenlerden birinin vermeyeceğini bildirip adını ihtarnameden çıkarttığından ihtarnamenin eksik ifa talepli olduğu, davacı ... dışındaki üç davacı yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın redde ilişkin kısımların yerinde ve doğru olduğunu, davacı ... yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca imar-ifraz işlemleri öncesi kök tapu kayıtlarında mirasbırakan ile ilgisi olmayıp üçüncü kişilerden edinilen payların da bulunduğunu, bu durumda bu payların imar parselindeki karşılığının kabul kapsamı dışında bırakılması gerekirken, taşınmazların tamamının mirasbırakan tarafından muvazaalı olarak devredildiği kabul edilerek hüküm kurulduğunu, davacı tarafça da mirasbırakanın muvazaalı temliklerinden gelen yerler dikkate alınarak karar verilmesinin talep edildiğini, bu durumda muvazaa kapsamı dışında kalan yerlerin dava konusu olmadığının açık olduğunu, Mahkemece muvazaa kapsamında ve dışında kalan kısımların belirlenmesi için bilirkişi raporu alındığını, bu raporlarda dava konusu bağımsız bölümler için mirasbırakanın muvazaalı temliklerinden gelen yerlerin oluşan imar parsellerindeki karşılığı olarak davacı ... yönünden iptal edilmesi gereken payın 24832/970400 pay olduğu belirtildiği halde bilirkişi raporu dikkate alınmadan taşınmazların tamamının muvazaalı olarak mirasbırakandan geldiği kabul edilerek davacı ...’ın miras payı olan 3/112 pay oranında iptal-tescile karar verilmesinin hatalı olduğunu, ayrıca davacı ...’a eksik yer verilmediğini, davacının Sulh anlaşmasına icazet vererek katıldığını ve hiç bir itirazda bulunmadığını, sulh sözleşmesinin şartlarının davacı ... yönünden de yerine getirildiğini, tüm bu nedenlerle davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
3. Dahili Davalılar ..., ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın redde ilişkin kısımların yerinde olduğunu, taşınmazların tamamının mirasbırakandan gelmediğini, bu nedenle mirasbırakandan gelmeyen payların tespit edilip kabul kapsamı dışında bırakılması gerekirken taşınmazların tamamının mirasbırakandan muvazaalı olarak gelmiş gibi hüküm kurulduğunu, Mahkemece muvazaa kapsamında ve dışında kalan kısımların belirlenmesi için bilirkişi raporu alındığını, bu raporda dava konusu bağımsız bölümler için mirasbırakanın muvazaalı temliklerinden gelen yerlerin oluşan imar parsellerindeki karşılığı olarak davacı ... yönünden iptal edilmesi gereken payın 24832/970400 olduğu belirtildiği halde bilirkişi raporu dikkate alınmadan karar verildiğini, bu durumda davacının alması gerekenden daha fazla yer aldığını, ayrıca davacı ...’a eksik yer verilmediğini, davacı ...’ın sulh anlaşmasına icazet vererek katıldığını, davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.
2. 4721sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706., 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; kök mirasbırakan ...’nın 26.03.1954 tarihli 119 ve 120 sıra numaralı tapularla ve 29.01.1960 tarihli 83 numaralı tapu ile davalı oğlu ...'ye pay temliki yaptığı, davacıların 25.02.1983 tarihinde ölen ...’un mirasçıları oldukları, Antalya Kadastro Mahkemesinin 1985/202 Esas 1988/96 Karar sayılı dosyasında 18.03.1988 tarihli “Keşif tutanağı-Sulh zaptı” başlıklı belge düzenlendiği, ayrıca kök muris ... mirasçılarından ... ... mirasçıları ile davacılar ..., ... ve ... arasında tarihsiz “Karşılıklı Anlaşma” başlıklı belge düzenlendiği, 308 parsel sayılı taşınmazın imar parsellerinden biri olan 7657 ada 5 parsel sayılı taşınmazın ... ... adına kayıtlı iken 22.12.2000 tarihinde davacılardan ..., ... ve ...’a 1256/4768’er paylarının, davacı ...’a da 1000/4768 payının temlik edildiği, ... ... mirasçıları tarafından 28.05.2012 tarihinde 308 parsel sayılı taşınmazın imarı sonucu oluşan parsellerden kamuya ayrılan kısımdaki paylarını almaları için davacılara ihtarname keşide edildiği, 119, 120 ve 83 numaralı tapuların birçok parsele revizyon gördüğü ve sonrasında revizyon parsellerinin de imar uygulamalarına tabi tutulduğu, dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazın da imar uygulaması ile kök tapuların revizyonu sonucu oluşan taşınmazlardan gelen paylardan oluştuğu, 12.07.2000 tarihinde ... ... adına imar nedeniyle tescil edildiği, ...'nin de taşınmazı 03.12.2004 tarihinde eşi ...'e satış suretiyle temlik ettiği, dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazda 21.09.2007 tarihinde kat irtifakı ile oluşan A2 -Blok 1 , 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 nolu, C -Blok 2, 3, 6, 9, 10, 11, 12, 15,17 nolu , D- Blok 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 nolu bağımsız bölümlerin davalıların mirasbırakanı ... adına tescil edildiği, ...’in ölümü ile tüm bağımsız bölümlerin 1/9’ar paylarla davalı mirasçılarına intikal ettiği, 31.12.2012 tarihinde mirasçılar arasında yapılan taksim işlemi ile A2- Blok 1 ve 2 nolu bağımsız bölümün 1/8 ‘er paylarla davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... adına, C-Blok 2 nolu bağımsız bölümün 1/9’ar paylarla ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına, D-Blok 1 nolu bağımsız bölümün 27/125 payının ..., 23/125 payının ..., 6/25 payının ..., 9/25 payının ... adına, D-Blok 2 nolu bağımsız bölümün 6/25 payının ..., 8/125 payının ..., 57/125 payının ..., 6/25 payını ... adına, A-2 Blok 3, C-Blok 15, D-Blok 11 ve 18 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına, A-2 Blok 4, C-Blok 12, D-Blok 12 ve 17 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına, A-2 Blok 5, C-Blok 17, D-Blok 4 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına, A-2 Blok 6, C-Blok 11, D-Blok 5 ve 16 nolu bağımsız bölümlerin davalı ..., A-2 Blok 7, C-Blok 10, D-Blok 8 ve 15 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına, A-2 Blok 8, C-Blok 9, D-Blok 6 ve 13 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına, A-2 Blok 9, C-Blok 6, D-Blok 9 ve 14 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına, A-2 Blok 10, C-Blok 3, D-Blok 3 ve 10 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına tescil edildiği, davalı ...’nın adına kayıtlı D-Blok 8 nolu bağımsız bölümü 04.01.2013 tarihinde dava dışı ...’e temlik ettiği, davacı tarafın yargılama sırasında devredilen bu bağımsız bölüm yönünden taleplerini bedele dönüştürdükleri, yargılama sırasında davacılardan ...’un ölümü ile mirasçılarının davaya devam ettiği, yine davalı ...’nın yargılama sırasında ölümü ile mirasçılarının davaya dahil edildiği anlaşılmaktadır.
2. Hemen belirtmek gerekir ki; Antalya Kadastro Mahkemesinin 1985/202 Esas 1988/96 Karar sayılı dosyasında 18.03.1988 tarihli “Keşif tutanağı-Sulh zaptı” başlıklı belge düzenlendiği, ayrıca kök muris ... mirasçılarından ... ... mirasçıları ile bir kısım davacılar arasında tarihsiz “Karşılıklı Anlaşma” başlıklı belge düzenlendiği, bu belgede de anılan keşif tutanağına atıfta bulunularak bu anlaşma uyarınca bir bedel alınmadan 308 parsel sayılı taşınmazın imara giden hisselerinin tapuda satış gösterilmek suretiyle ... mirasçılarına verildiği, ancak kamuya ayrılan yerlerin ... mirasçılarına devrinin unutulduğu ve bu yerlerin verilmesinin karşılıklı kararlaştırıldığı, anılan bu belgede davacılardan ... dışındakilerin imzalarının bulunduğu, 308 parsel sayılı taşınmazın imar parsellerinden biri olan 7657 ada 5 parsel sayılı taşınmaz da ... adına kayıtlı iken 22.12.2000 tarihinde ... mirasçılarına temlik edildiği, anlaşmalarda imzaları bulunan davacılar ..., ... ve ...’ın 7657 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 1256/4768’er paylarını alarak kamuya ayrılan alan dışındaki yerlerden anlaşma gereğince almaları gereken yerleri aldıkları, ayrıca ... mirasçılarının “Karşılıklı Anlaşma” başlıklı belge uyarınca edimlerini ifa etmek için davacılara ihtarname keşide ettikleri, sözleşmede imzası bulunan davacıların ... mirasçılarından kamuya ayrılan alanlardan almaları gereken kısmı da anılan anlaşma uyarınca alabilecekleri gözetildiğinde davacılar ..., ... ve ... mirasçıları yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacıların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3.Davalılar ve dahili davalıların (..., ..., ...) temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içeriğine ve toplanan delillere göre hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak “Keşif tutanağı- Sulh zaptı” ve “Karşılıklı Anlaşma”da imzası bulunmayan davacı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik bulunmadığından, davalılar ve dahili davalıların işin esasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi gerekmiştir.
Davalılar ve dahili davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazın, kök 26.03.1954 tarihli 119 ve 29.01.1960 tarihli 83 numaralı tapu kayıtlarının birçok parsele revizyon görmesi ve sonrasında revizyon parsellerinin de imar uygulamasına tabi tutulması ile kök tapuların revizyonu sonucu oluşan parsellerden gelen paylardan oluştuğu, 83 numaralı tapu kaydının tamamının mirasbırakanın muvazaalı temliklerinden oluşmayıp üçüncü kişilerden satın alınan payların da bulunduğu, bu nedenle 26.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda, mirasbırakanın muvazaalı temliklerinden gelen kısım dikkate alınarak davacı ...'ın miras payı oranında iptal edilecek kısmın dava konusu taşınmazdaki her bir bağımsız bölüm için 24832/970400 pay olarak belirlendiği halde Mahkemece anılan husus göz ardı edilerek bilirkişi raporu dikkate alınmadan taşınmazın tamamının mirasbırakanın muvazaalı temliklerinden geldiği kabul edilerek davacı ...'ın miras payı olan 3/112 pay oranında iptal -tescile karar verilmesi doğru değildir.
Hâl böyle olunca, dava konusu 7666 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki A2 -Blok 1 , 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 nolu , C -Blok 2, 3, 6, 9, 10, 11, 12, 15,17 nolu, D-blok 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18 nolu bağımsız bölümler yönünden davacı ... için 24832/970400 pay oranında iptal-tescil kararı verilmesi gerekirken anılan husus göz ardı edilerek davacı ...'ın kanuni miras payı olan 3/112 pay üzerinden iptal-tescil kararı verilmesi isabetli değildir.
Kabule göre de; davalılardan ...'un yargılama sırasında ölmesine rağmen, bu hususun göz ardı edilerek hüküm başlığında davalı olarak gösterilmesi, davacı ... lehine hükmedilen bedel ve ecrimisil istekleri yönünden " davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacı ...'a verilmesine " şeklinde hüküm kurulması gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde, bedel isteği yönünden" davalıdan alınıp", ecrimisil isteği yönünden ise "asıl ve birleşen davalılardan müteselsilen alınıp" şeklinde hüküm tesisi de doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacıların ( Davacı ... hariç) yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Davalılar ve dahili davalıların işin esasına yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine,
Davalılar ve dahili davalıların değinilen yönlerden yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
Peşin yatırılan harcın yatıranlara istek halinde iadesine,
21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz eden davalı ... vd. vekili için 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin temyiz edilen davacılardan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
10.09.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.