"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/315 E., 2022/420 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil istekli davadan dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın temyiz edilmesi üzerine hüküm, Dairenin 30.03.2021 tarih, 2020/986 Esas, 2021/1884 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, murisi ...’ün maliki olduğu 269 ada 8 ve 254 ada 2 parsel sayılı taşınmazlarını davalılar tarafından iradesinin de fesada uğratılması sonucunda davalı ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, ...’in taşınmazları diğer davalı mirasçı ...’e devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar, murisin maddi sıkıntısı olması sebebiyle söz konusu taşınmazlarını satışa çıkardığını ve sonucunda yabancıya gitmemesi amacıyla davalı ... tarafından satın alındığını ve yine murisin hayatta iken mirasçılar arasında denkleştirme iradesi ile hareket ettiğini, tüm mirasçılarına taşınmazlarını paylaştırdığını belirterek, davanın reddini istemişlerdir.
III. MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin 26.04.2013 tarih, 2012/471 Esas, 2013/159 Karar sayılı kararı ile; ikrah nedenine dayalı açılan davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Bozma Kararı
Dairenin 29.01.2014 tarih, 2013/14291 Esas, 2014/1436 Karar sayılı kararı ile; davacının açıkça muris muvazaası nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğinde bulunduğu, yöntemine uygun şekilde inceleme yapılarak karar verilmesi gerektiği, mirasbırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve hakların araştırılması, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgelerin getirtilmesi, her bir mirasçıya nakledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınması, paylaştırma kastının bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.
C. Direnme Kararı ve Sonraki Yargılama Süreci
Mahkemenin 16.07.2014 tarih, 2014/907 Esas, 2014/983 Karar sayılı kararı ile bozma kararına direnilmesi üzerine Hukuk Genel Kurulunun 23.10.2018 tarih, 2017/1-1231 Esas ve 2018/1549 Karar sayılı kararı ile davanın gerçek sebebi ve temelinin muris muvazaasına dayalı olduğu, Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile karar bozulmuş, bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde, Mahkemenin 07.11.2019 tarih, 2019/521 Esas, 2019/380 Karar sayılı kararı ile; mirasbırakanın sağlığında paylaştırma yapmadığı ve iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
E. Bozma Kararı
Dairenin 30.03.2021 tarih, 2020/986 Esas, 2021/1884 Karar sayılı kararı ile; davacıya, dava konusu 269 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden HMK'nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkının sorulması, dava konusu 254 ada 2 parsel yönünden keşif yapılarak Harçlar Kanunun 30. maddesi uyarınca işlem yapılması, davalı tarafından bildirilen taşınmazlardan 27 ada 6 parsel sayılı taşınmazın akit tablosu, 244 ada 5, 43 ada 7 sayılı parsel ile 672 ada 72 parsel sayılı taşınmazların tedavüllü tapu kayıtlarının getirtilmesi, tanıklar yeniden çağrılarak mirasbırakanın temlikteki amacının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.
F. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Temyize Konu Karar
Mahkemenin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; temlikin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı yapıldığı iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkeme kararı süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalıların mirasbırakanı etkileyerek davacıdan mal kaçırmak amacıyla yakın tanıdıkları adlarına düşük fiyatla devir yaptıklarını ve daha sonra taşınmazları bu kişilerden geri aldıklarını, bu durumun dahi tek başına iddialarını kanıtladığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6, 706; Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; murisin 30.12.2002 tarihinde öldüğü, geride davacı oğlu ..., davalı oğlu ... ile dava dışı kızları Teslime ve Mesude’nin mirasçı olarak kaldığı, murisin maliki olduğu 254 ada 2 parsel sayılı taşınmazı 01.04.1998 tarihinde, 269 ada 8 parsel sayılı taşınmazı 14.11.1995 tarihinde davalı ...’a satış suretiyle temlik ettiği, anılan davalının da 254 ada 2 parsel sayılı taşınmazı 15.01.1999 tarihinde davalı ...’e, 269 ada 8 parsel sayılı taşınmazı 05.12.2013 tarihinde dava dışı ...’e satış suretiyle temlik ettiği, dava konusu 254 ada 2 parselin tevhit ve ifraz işlemi sonucunda 254 ada 44 parsele gittiği anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Mahkeme kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.