"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/1109 E., 2023/133 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın aktif dava yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; ... ilçesi, ... köyü, ... mevkiinde bulunan 514 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı Hazine adına yapılan tescilinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın uzun süre müvekkillerinin mirasbırakanları tarafından kullanıldıktan sonra ölümleriyle müvekkillerine kaldığını ve uzun yıllardır da müvekkilleri tarafından zilyet edilip kullanıldığını ileri sürerek dava konusu bölümün taşınmazdan ayrılarak davacılar adına tescil edilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine temsilcisi, yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 08.02.2019 tarihli ve 2015/211 Esas, 2019/67 Karar sayılı kararı ile; zilyetlikle kazanım şartları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile (A) ile gösterilen bölümün tapu kaydının iptali ile davacıların veraset ilamındaki payları oranında tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.10.2020 tarih 2017/1042 Esas, 2020/3999 Karar sayılı kararıyla; "davacıların gerçekte mirasçı olup olmadıkları ve mirasbırakanın başkaca mirasçısının bulunup bulunmadığı belirlenmeli, başka mirasçılarının bulunduğunun anlaşılması halinde taşınmazın davacılara ne şekilde intikal ettiği araştırılarak davacıların aktif dava ehliyetlerinin mevcut olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalı, ayrıca tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirtilerek dosyasına konulmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi, ziraat mühendisi bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş iseler ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mirasçılardan Hadice'nin davada taraf olmadığı, keşifte alınan beyanında taşınmazı kalan mirasçılara bağışladığını beyan etmiş ise de bağışlamanın resmi şekilde yapılması gerektiği gerekçesiyle aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde: mirasçı Hadice'nin beyanının tanık beyanı olmadığını, davayı aydınlatmaya ilişkin beyan olduğunu, davanın usulden reddinin doğru olmadığını öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü ve 640 ıncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Kadastro sonucu Yusufeli ilçesi, Tekkale köyü, 514 ada 1 parsel sayılı taşınmaz hali arazi vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
2. Mahkemece, mirasçılardan ...'nin davada taraf olmadığı, taşınmazı bağışladığını beyan etmiş ise de bağışın resmi şekilde yapılmadığı gerekçesiyle aktif dava ehliyeti yokluğunda davanın reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Eldeki dava, terekeye göre üçüncü kişi konumunda olan Hazineye karşı, çekişmeli taşınmazın kök mirasbırakan ... terekesine döndürme istekli olarak açılmış olup mirasçılardan Hadice dışındaki mirasçıların dava açtığı, anneleri Hadice'nin keşifte alınan beyanında miras payını çocuklarına bağışladığını beyan ettiği, dava kadastro öncesi nedene dayandığından bağışlamanın resmi şekilde yapılmasının bir öneminin de bulunmadığı, böylelikle taraf teşkili sağlandığı nazara alındığında, Mahkemece işin esasına ilişkin inceleme yapılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken aktif husumet ehliyeti yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün, 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,06.03.2024 oy birliğiyle karar verildi.