"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2393 E., 2023/1379 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/471 E., 2021/463 K.
Taraflar arasındaki hile ve ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kısıtlı davacının Kartal 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 17.04.2012 tarih ve 2012/342 Esas, 2012/479 Karar sayılı kararı ile hacir altına alındığını ve müvekkiline vasi tayin edildiğini, müvekkili adına kayıtlı dava konusu İstanbul ili, .... ilçesi, .... Mahallesi 16588 ada 90 parselde kayıtlı A Blok, Zemin Kat, 16 numaralı depolu dükkan vasıflı bağımsız bölümün 1/2 hissesinin 03.08.2018 tarihinde vesayet makamının ve vasisinin onayı olmadan hukuka ve usule aykırı şekilde bedelsiz olarak ve hile ile davalı üzerine geçirildiğini, taşınmazın değerinin en az 600.000,00 TL olmasına rağmen tapuda 290.000,00 TL üzerinden devir yapıldığını ve davacıya bir bedel ödenmediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazda davalı adına kayıtlı 1/2 hissenin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, mümkün olmadığı takdirde işlenmiş ve işleyecek faizi birlikte bedelinin tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin inşaat işleri ve emlak komisyonculuk işi yaptığını, müvekkilinin iş yerinden komşusu olan dava dışı .... vasıtası ile yine dava dışı ...ve onun kayınpederi davacı ... ile tanıştığını, paraya acil ihtiyaçları olduğu için dava konusu taşınmazın teminat olarak kendisine devredildiğini, davacının bu işlemler sırasında kısıtlı olduğunun müvekkiline söylenmediğini ve davacının da bu yönde kuşku yaratacak bir davranışta bulunmadığını, 03.08.2018 tarihinde bankaya hep birlikte gidilerek toplam 290.000,00 TL'nin davacı ...'e teslim edildiğini ve tapuda satış işlemlerinin yaptırıldığını, satış işleminden bir süre sonra davacı yakınlarının müvekkilinden tapuyu devretmelerini istediğinde davacının kısıtlı olduğundan haberdar olduğunu, müvekkilinin borç verdiği paranın iadesi karşılığında dava konusu taşınmazı hemen devredeceğini beyan ettiğini, ancak ödeme yapılmayarak huzurdaki davanın açıldığını, davacı ve yakınlarının hacir altında olan davacının durumunu kullanarak bu şeklide tapuda satış yapıp taraf olanları mağdur ettiklerini, celp edilecek tapu kayıtlarından da bu satış işlemlerinin görüleceğini, davacının gerçekten hacir altına alınması gerekecek kadar akıl hastalığına sahip olup olmadığının Adli Tıp Kurumu aracılığıyla incelenmesi gerektiğini, ayrıca iyi niyetli 3. kişilerin haklarının korunması gerektiğini ileri sürerek her türlü ceza ve hukuk davası açma hakkı saklı kalmak kaydı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ...'in İstanbul Anadolu 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/342 Esas sayılı dosyasında 17.04.2012 tarihinde kısıtlandığı, kısıtlılık (vesayet) kararının gazetede ilan edildiği, kısıtlı tarafından davalıya taşınmazın kısıtlılık kararından sonra 03.08.2018 tarihinde devredildiği, devir tarihinde davacının hukuki işlem ehliyeti bulunmadığından davalının iyiniyet savunmasının da nazara alınamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ...'in İstanbul Anadolu 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 17.04.2012 tarihli ve 2012/342 Esas sayılı kararı ile kısıtlanmış olduğu, kısıtlılık kararının da gazetede ilan edildiği, dava konusu taşınmazın kısıtlı tarafından davalıya kısıtlılık kararından sonra 03.08.2018 tarihinde devredildiği, devir tarihinde davacının hukuki işlem ehliyeti bulunmadığı, hal böyle olunca davalının iyi niyet savunmasının dikkate alınamayacağı, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen kararda hukuka ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece yargılama aşamasında sundukları delillerini, taleplerini, itirazlarını ve yemin delilini dikkate almadan karar verildiğini, ayrıca davanın reddine dair savunmalarına gerekçeli kararda yer verilmediğini, söz konusu kararın Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılması gerekirken istinaf başvurularının esastan reddine karar verildiğini, ayrıca hem Yerel Mahkeme hemde İstinaf Mahkemesi tarafından, dava dosyasındaki 01.10.2020 tarihli rapora göre dava konusu taşınmazın satış tarihindeki değerinin 300.000,00 TL değeri üzerinden harç hesaplanmış olmasına rağmen, dava dilekçesi ile dava değeri olan 600.000 ,00 TL üzerinden yatırılmış olan 10.246,50 TL peşin harcın tamamının davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesinin Harçlar Kanunu'na aykırı olduğunu, yarısının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiğini, davacının kısıtlı olduğu ve satış bedeli alınmadığı şeklinde iki gerekçe ile dava açtığını, müvekkilinin satış sırasında davacının kısıtlı olduğuna dair herhangi bir şüphe görmediğini, davacının kısıtlı olduğunun satış işlemi sırasında nüfus kayıtlarında olmamasının davalı müvekkilinin kusuru olmadığını, tapu satışlarında tapu müdürlüğünün nüfus kayıtlarına ulaşmış olması ve bir kısıtlılık söz konusu ise işlem yapmamasının hukuki zorunluluk olduğunu, dava konusu taşınmaz bedelinin 600.000,00 TL ve satış değerinin 290.000,00 TL olduğunu, bu bedelin ödenmediğinin iddia edildiğini, cevap dilekçelerinde de belirttikleri üzere davacı için adli tıptan rapor alınması gerektiği, ödeme yapılan Deniz Bank .... şubesinden kamera kayıtlarının istenmesi, davacının kısıtlılık bahanesi ile başka kişileri de bu şekilde mağdur ettiğine dair duyumları olduğundan davacının yapmış olduğu işlemlerin tapudan istenmesini talep etmelerine rağmen Mahkemece bu delillerin toplanmadığını, ayrıca tapuda yapılan satış işlemi sırasında davacın satış bedelini aldığını beyan ettiğini, paranın alınmadığı iddiasının gerçek olmadığını, satış bedelinin davacıya nakit olarak ödendiğini, alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın satış tarihindeki değerinin 300.000,00 TL olarak belirlendiğini, raporda belirtilen değere yakın olan satış bedelinin, satış işleminin gerçek değeri üzerinden yapıldığının ispatı olduğunu, davacı tarafın bir şekilde kısıtlılık kararı alıp bunu resmi mercilere bildirmeden tapuda resmi işlem yapıp paralar aldığını ve bu tip dava açarak ve kısıtlılık hukuki durumu arkasına saklanarak müvekkil davalı gibi insanları dolandırma amacında olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, hile ve ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun/ HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerden; dava konusu İstanbul ili .... ilçesi ..... Mahallesi 16588 ada 90 parselde kayıtlı A Blok, Zemin Kat, 16 numaralı depolu dükkan niteliğindeki taşınmazın 1/2 hissesi davacı ... adına kayıtlı iken, davacı ... tarafından bizzat hissesinin tamamının 290.000,00 TL bedel karşılığında 03.08.2018 tarih ve 18259 yevmiye numaralı senet ile davalı ...'e satış yoluyla temlik edildiği, (Kapatılan Kartal 1. Sulh Hukuk Mahkemesi) İstanbul Anadolu 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 17.04.2012 tarih ve 2012/342 Esas, 2012/479 Karar sayılı kararıyla eldeki davada davacı ...'in Dr...... Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliğinin 27.03.2012 tarihli ve 1386 sayılı sağlık kurulu raporunda 'Hafif Zeka Geriliği' olduğu, durumu itibariyle akli melekelerinin yerinde olmadığı, kanunen ehil bulunmadığı, Mahkemece dinlenmesinde fayda olmadığı, vasi tayinin gerektiğinin bildirildiği gerekçesiyle ...'in hacir altına alınmasına karar verildiği, .....'in vasi olarak atandığı, vesayet kararının 16.04.2014 tarihinde "....." isimli gazetede ilan edildiği, davanın davacıya vesayeten ..... tarafından açıldığı, yargılama aşamasında İstanbul Anadolu 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 06.03.2020 tarihli ek kararı ile ...'in kısıtlılık halinin devamına, vasi.....'in vasilik görevinin kaldırılarak kısıtlıya eşi ...'in vasi olarak atanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 15.368,00 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.