Logo

1. Hukuk Dairesi2023/6255 E. 2024/82 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıların, mirasbırakanları tarafından satın alındığını iddia ettikleri taşınmazın tamamının tapuda adlarına tesciline ilişkin istemlerine karşılık, davalının sadece satış senedinde belirtilen miktar kadar tescile rıza göstermesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından dava tarihinden önce davacılara gönderilen ihtarnamede, satışı yapılan 200 m2 miktarındaki taşınmazın davalı adına tescil edilen taşınmaz sınırları içerisinde kaldığı ve bu alanı devretmek istediğinin bildirilmiş olması gözetilerek, davalının dava açılmasına sebebiyet verip vermediği ve yargılama giderlerinden sorumlu olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğinden, bozmaya karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/617 E., 2019/580 K.

DAVACILAR : ..., ..., ..., ..., ...,

..., ..., ..., ...,

..., ... vekilleri Avukat ...,

Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul/Ret-Kabul karar kaldırılarak dava kısmen kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/439 E., 2018/914 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden hüküm düzeltilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli ve davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 19.09.2023 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde, temyiz eden davacılar ... v.d. vekili Avukat ... ve temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve önceki geri çevirme kararı ile getirtilen evraklarla birlikte ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; mirasbırakan babaları ...’in 14.06.1979 tarihli tarla satış senedi ile ... mevkii, doğusu ... tarlası, batısı ..., kuzeyi ..., güneyi ... tarlası ile çevrili taşınmazdan 200 m2'lik alanı davalının babasından satın aldığını, yapılan bu satış gereği belirtilen alanın zilyetliğinin de mirasbırakan babaları ...’e geçtiğini, her ne kadar satış sözleşmesinde satılan kısmın alanı 200 m2 olarak belirtilse de satış senedinde gösterilen sınırlar dahilindeki alanın satışa konu yapıldığını, bu alanı davacıların eklemeli olarak nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla yaklaşık kırk yıldır kullandıklarını, taşınmaz üzerine evler inşa ettiklerini, taşınmazın bulunduğu alanın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1971/253 E., 1979/572 K. sayılı kararı ile 1203 parsel sayılı taşınmaz olarak hükmen tescil edildiğini, ancak yapılan imar uygulaması sonucu 1203 parsel sayılı taşınmazda kullandıkları alanın 1168 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar olarak davalı adına tescil edildiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı; mirasbırakanı ...’ın babası ...’dan kendisine intikal eden 1203 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan 200 m2'lik kısmı davacıların mirasbırakanı ...’e 4.400,00 TL'ye sattığını, bu satıştan sonra 200 m2 miktarlı taşınmazın ölçümü yapılarak davacıların mirasbırakanına teslim edildiğini, davacıların mirasbırakanın da bu 200 m2'lik kısmı kullanmaya başladığını, satış sözleşmesinde satılan yerin 200 m2 olduğunun tam olarak yazıldığını ve satılan yerin ölçülerek davacıların babasına teslim edildiğini, davacılarca 200 m2'nin dışında bir kullanım olmadığını, dava konusu taşınmazın geldisinin 1203 parsel sayılı taşınmaz olup, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1971/253 E., 1979/572 K. sayılı kararı ile hükmen tescil sonucu oluştuğunu, 1203 parselin bulunduğu alanda ... Belediyesince imar uygulaması yapıldığını ve oluşan bir çok yeni parsel ile birlikte dava konusu ... ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların da kendisi adına tescil edildiğini, ... tarafından davacıların mirasbırakanına satışı yapılan 200 m2 taşınmazın da imar uygulamasında 1168 ada 3 ve 4 parseller içerisinde kaldığını, her iki parselin toplamının 323,09 m2 olduğunu, davacıların ise taşınmazın 200 m2'lik kısmında hakları bulunduğunu, bu nedenle satışı yapılmayan 123,09 m2'lik kısmın uhdesinde kalarak satışı yapılan 200,00 m2'lik kısmın davacılar adına tescil edilmesini, dava açılmadan önce davacılara haklarını teslim edeceği hususunda ihtarname göndermesine rağmen davacılarca kendisine başvurmadan doğrudan eldeki davanın açıldığını, dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.11.2018 tarihli, 2017/439 Esas, 2018/914 Karar sayılı kararı ile; davacıların mirasbırakanı ... tarafından 1979 yılında harici satış senedi ile satın alınan kısmın dava konusu 1168 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar içerisinde kaldığı, satış ve zilyetliğin devri yolu ile 200 m2'lik kısmın mülkiyetinin davacıların mirasbırakanına geçtiği, ancak 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların toplam yüzölçümlerinin 323,09 m2 olduğu gözetilerek davanın kısmen kabulü ile 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların tevhit edilerek tek parsel numarası ile tapuya kayıt ve tesciline, tek parsel numarası ile tescil edilen taşınmazın 20000/32309 payının iptali ile davacılar adlarına miras payları oranında tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın harici satış sözleşmesinin yapıldığı 14.06.1979 tarihinde tapusuz olup, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1971/253 E., 1979/572 K. sayılı ilamı gereği 1203 parsel sayılı taşınmaz olarak hükmen tescilinin yapıldığını, sözleşmeye konu taşınmazların tamamına davacıların eklemeli zilyetlikle 40 yıldır malik sıfatıyla nizasız ve fasılasız olarak zilyet olduklarını, ancak yapılan imar uygulaması sonucu tapu kaydının gerçek hak durumuna aykırı olarak davalı adına oluştuğunu, ancak beyanlar hanesinde 3 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin ...’e, 4 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin ...’e ait olduğu hususunun şerh edildiğini, satışa konu taşınmazın tamamının üzerinde davacıların zilyetliğinin bulunduğunun mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile de sabit olduğunu, davalı tarafın dava konusu taşınmazlarda herhangi bir zilyetliği kalmadığını, satış sözleşmesinde her ne kadar satılan kısmın 200 m2 olduğu beyan edilse de davacıların dava konusu taşınmazın tamamına zilyet olduklarını, bu nedenle davanın tümden kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabul kararı verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kısmen kabul-kısmen red kararının yerinde olduğunu, ancak davalı tarafın ilk duruşmadan önce davayı kabul etmekle kalmayıp taşınmazın davacılara devri için resmi işlemlere başladığını, davalı tarafça dava açılmasına sebebiyet verilmediğinden davalının harç ve vekalet ücreti gibi yargılama giderlerinin tamamından sorumlu olmaması gerektiğini belirterek hükmün yargılama giderleri yönünden kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 16.05.2019 tarihli ve 2019/617 E. 2019/580 K. sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, harici satış sözleşmesinde satılan yerin metrekaresinin açıkça belirtildiği, bu kısım yönünden davalının ilk duruşmadan önce cevap dilekçesinde kabulünün bulunduğu, dava konusu parsellerin tevhit edilerek davacılara hisse verilmesinde ve davacıların mirasbırakanının satın aldığı metrekare dışında kalan kısımların davalı uhdesinde bırakmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak davalı tarafın cevap dilekçesi ile 200 m²'lik kısım yönünden davayı kabul ettiği, sözleşmede yazılan metrekare dışındaki kısımları kabul etmediği, Mahkemenin de bu yönde karar vermiş olması nedeniyle harç ve yargılama giderlerinin buna göre hesaplanması gerekirken dava konusu taşınmazın tamamının değeri üzerinden ve davalı taraf davayı kabul etmemiş gibi tam vekalet ücreti ve tam harç ödemesine karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden hüküm düzeltilerek yeniden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla davalı tarafça dava açılmasına sebebiyet verilmediğinden davalının harç ve vekalet ücreti gibi yargılama giderlerinin tamamından sorumlu olmaması gerektiğini belirterek hükmün yargılama giderleri yönünden bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323 ve 326/1 inci maddeleri, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (AAÜT) 13 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1971/253 Esas, 1979/572 K. sayılı kararı ile 1203 parsel sayılı 15.900,00 m2 miktarlı tarla vasıflı taşınmazın 3/15 payının İsmail oğlu ... adına 18.07.1988 tarihinde hükmen tescil edildiği, ... adına kayıtlı 3/15 payın 9.02.1993 tarihli 531 yevmiye nolu intikal işlemi ile 3/60 payının dava dışı ..., 9/60 payının davalı ... adına tescil edildiği, imar uygulaması sonucu oluşan 1168 ada 3 parsel sayılı 195,02 m2 miktarlı bina ve arsa, 1168 ada 4 parsel sayılı 128,07 m2 miktarlı bina ve arsa vasıflı taşınmazların 31.03.2011 tarihinde davalı ... adına tescil edildiği, 14.06.1979 tarihli “Tarla Satış Senedi” başlıklı belge ile davalının mirasbırakanı ...'ın ... ilçesi, ... köyünde bulunan, sınırları belirtilen toplam 200 m2 alanın davacıların mirasbırakanı ...’e satışı hususunda anlaştıkları, dava tarihinden önce davalı ... tarafından keşide edilen ... 2. Noterliğinin 29.05.2017 tarihli 3973 yevmiye nolu ihtarnamesi ile, mirasbırakanı ... tarafından davacıların mirasbırakanı ...’e satışı yapılan 200 m2 miktarındaki taşınmazın imar uygulaması sonucu adına tescil edilen dava konusu 1168 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde kaldığını, bu nedenle dava konusu taşınmazlar içerisinde kalan ve satışa konu olan 200 m2 alanı devretmek istediğini davacılara bildirdiği anlaşılmaktadır.

2. Hemen belirtilmelidir ki, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesince, davalının mirasbırakanı ... tarafından davacıların mirasbırakanı ...’e “Tarla Satış Senedi “başlıklı belgede sınırları gösterilen 200 m2 alanın satışının yapıldığı kabul edilerek dava konusu 1168 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların tevhit edilerek tek parsel numarası ile tescil edilen taşınmazdan 20000/32309 payın iptali ile davacılar adına mirasbırakanları ...’den gelen miras payları oranında tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davalı tarafça dava tarihinden önce keşide edilen ... 2. Noterliğinin 29.05.2017 tarihli 3973 yevmiye nolu ihtarnamesi ile, mirasbırakanı ... tarafından davacıların mirasbırakanı ...’e satışı yapılan 200 m2 miktarındaki taşınmazın imar uygulaması sonucu adına tescil edilen dava konusu 1168 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde kaldığı, bu nedenle dava konusu taşınmazlar içerisinde kalan ve satışa konu olan 200 m2 alanı devretmek istediğini davacılara bildirdiği, bu durumda Bölge Adliye Mahkemesince anılan ihtarname göz önüne alınarak davalının dava açılmasına sebep olup olmadığı ve buna göre de yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulup tutulmayacağı hususunda değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi, 1-ç bendi uyarınca BOZULMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harçlarının ilgililere iadesine,

03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince duruşmaya gelen temyiz eden davalı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınmasına,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.