Logo

1. Hukuk Dairesi2023/6263 E. 2023/7553 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, kadastro öncesi mülkiyet iddiasına dayanarak açtığı tapu iptal ve tescil davasında, taşınmazın davalılar adına tescilinin iptali ve Hazine adına tescili veya mera vasfıyla Hazine adına kayıtlanması talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin tapu iptal ve tescil talebinin, kadastro tespit tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması ve mera vasfına ilişkin iddiasının ise, taşınmazın tarla vasfında olması ve mevcut delillerle mera vasfını taşımadığının tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/838 E., 2021/1555 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kağızman Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/333 E., 2020/200 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; Kars İli Kağızman İlçesi ...117 ada 2 parsel sayılı taşınmazın daha evvel Maliye Hazinesi adına kayıtlı iken kadastro tespitlerinde eski tapu kaydına uyulmaksızın ve yeterli inceleme yapılmaksızın davalılar adına senetsizden tespit ve tescilinin yapıldığını ileri sürerek taşınmazın kaydının iptali ile Hazine adına tesciline, olmazsa mera olarak özel siciline kaydına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili yargılama sırasında davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taşınmazın 3402 sayılı Yasa'nın 16/B maddesinde belirtilen kamu orta mallarından mera vasfını taşımadığı, TMK'nın 713/1 inci maddesi gereğince özel mülkiyete konu olabilecek nitelikte olduğu, halihazırda zilyet olduğu anlaşılan maliki ve onun ceddi tarafından 50 yılı aşkın süredir tarla vasfında kullanıldığı ve zilyetliği altında bulunduğu, davalının kadastro tespiti sonucunda sahip olduğu mülkiyet hakkını ortadan kaldıracak hukuki bir sebep bulunmadığı gerekçesiyle sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığını, taşınmazın tevzi komisyonu çalışmasında parsel numarası verilerek Hazine adına kayıtlanmasına rağmen kadastro tesbiti sırasında tablendikatif listesi ve eski tapu kayıtları dikkate alınmaksızın vatandaşlar adına tesbit yapıldığını, toplanan delillerin yetersiz olduğunu, soyut, dayanaksız, gerekçesiz yerel bilirkişi beyanları ile bilirkişi raporlarına dayanılarak usul ve yasaya aykırı şekilde hüküm kurulduğunu, Hazineye ait arazilerde zilyetlikle hak iddia edilmesinin mümkün olmadığını, mahalli bilirkişilerin yaşları dikkate alındığında Toprak Tevzi Komisyonu çalışmalarından geriye doğru iktisap sağlayan süreye ilişkin zilyetliği bilmelerinin mümkün olmadığını, mahalli bilirkişilerinin aynı köyde doğmaları nedeniyle beyanlarının taraflı olma ihtimali dikkate alındığında hükme esas alınmalarının kabul edilemeyeceğini, belirtmelik tutanak tanıklarının sağ olup olmadıklarının araştırılmadığını, taşınmazın eğiminin yüksek olduğunu ileri sürerek hükmün kaldırılmasını ve müvekkili idare lehine hüküm kurulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Hazine tarafından tapu kaydı kapsamında kaldığı iddiasına dayalı davanın kadastro tesbit tarihi olan 07.08.2006 tarihinden önce olduğu ve tesbitin kesinleştiği 15.01.2007 tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 07.09.2017 tarihinde açıldığından bu talebin hak düşürücü süre nedeniyle dinlenme olanağı bulunmadığı; davacı İdarenin mera iddiasına yönelik istinaf istemine gelince, çekişmeli taşınmazın mera sayılan yerlerden olmadığı, tarla vasıflı taşınmazlardan olduğu, komşu parsellerin aynı nitelikte olduğu, tasarruf sınırlarının bulunduğu, mera yaylak ve kışlak çalışmasının bulunmadığı, usulünce yapılan mera araştırmasında kadim mera niteliğinde olmadığı belirlenerek hüküm kurulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde taşınmazın mera olarak sınırlandırılması istemine ilişkindir

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3, 14, 16/B, 20 nci maddeleri, TMK'nın 713/1 nci maddesi,

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu Kars İli, Kağızman İlçesi, ... Köyü 107 ada 61 parsel sayılı taşınmaz senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tarla vasfıyla ve 5.106,38 m2 yüzölçümüyle davalıların mirasbırakanı ... adına tesbit edilmiş ve 14.12.2006 ilâ 12.01.2007 tarihleri arasında ilan edilerek itirazsız kesinleşmiştir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazının reddine, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.12.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.