Logo

1. Hukuk Dairesi2023/6438 E. 2024/386 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetliği iddiasıyla açılan tapu tescil davasında mahkemenin görevli olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Nizalı taşınmaz için kadastro tespit tutanağı düzenlendiği anlaşıldığından, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 27. maddesi uyarınca görevli mahkemenin kadastro mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1480 E., 2021/438 K.

DAVACILAR : ..., ..., ... vekilleri

Avukat ...

DAVALILAR : ... Köyüne İzafeten Köy Muhtarlığı, Hazine vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Boyabat Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/898 E., 2019/653 K.

Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... ve müşterekleri vekili; hudutları dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz bölümünün kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakıldığını, oysa taşınmazın özel mülkiyete konu olabilecek yerlerden olup müvekkilleri tarafından 20 yıldan fazla süredir nizasız ve fasılasız şekilde zilyet edildiğini ileri sürerek taşınmazın eşit paylarla müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine ile davalı ... Köyü Tüzel Kişiliği tarafından davaya cevap verilmemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamına göre, nizalı taşınmaz bölümünde 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17 nci maddelerinde öngörülen koşulların davacı taraf lehine gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne, fen bilirkişileri ...'ın 26.12.2018 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 2.132,72 metrekare yüz ölçümlü taşınmazın davacılar ..., ... ve ... adına eşit paylarla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, nizalı taşınmaz bölümünün Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğunu ve davacı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığını ileri sürerek istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kararın dayandığı gerekçeye, mahallinde yapılan keşifte dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıkların zilyetliği doğrulamasına, uzman jeodezi ve fotogrametri bilirkişinin nizalı taşınmaz bölümünde 1990 ve 2005 tarihli hava fotoğrafları ile 2011 yılı ortofotoda bahçe olarak kullanıldığını, 1990 yılından evvel imar-ihyanın tamamlandığını, zilyetlik faaliyetlerinin devam ettiğini ve etrafındaki tarım arazileri ile benzer özellik gösterdiğini bildirmesine, ziraat mühendisi bilirkişinin nizalı taşınmaz bölümünün tarım arazisi olduğunu belirtmesine, jeolog bilirkişi raporunda taşınmazın taşkın sahası içinde kalmadığının saptanmasına, yapılan senetsiz araştırması sonucunda da norm kısıtlamasının aşılmadığının anlaşılmasına göre, nizalı taşınmaz bölümünde davacılar lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiğinin belirlendiği gerekçesiyle, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 27 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. 1973 yılında ...,... ilçesi, ... ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında, dava konusu taşınmaz hali yerlerden olduğundan bahisle tescil harici bırakılmıştır.

2. Mahkemece, işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Dairemizin 05.10.2023 tarihli geri çevrime kararı ile dosya arasına aldırılan belgelerden, taşınmazın bulunduğu yerde kadastro çalışması yapıldığı ve nizalı taşınmaz bölümü hakkında 136 ada 31 parsel numarasıyla kadastro tespit tutanağı düzenlendiği anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 27 nci maddesinde mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevinin sona ereceği ve dava dosyalarının kadastro mahkemesine re'sen devrolunacağı düzenlenmiştir. Mahkemelerin görevlerine ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olduğundan yargılamanın her aşamasında Mahkemece re’sen gözetilmesi gerekir.

Hal böyle olunca; Mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın re'sen Kadastro Mahkemesine aktarılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan sebeple yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.