"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/346 E., 2023/1034 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sürmene Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/268 E., 2022/122 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların....mirasçıları olduğunu, murislerinden intikal eden ve üzerinde 63 yıllık tarihi ev bulunan Trabzon ili ... ilçesi ... Mahallesi 101 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucu hataen davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek dava konusu 101 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 31.000 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ile davacılar adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, davalı ... Belediye Başkanlığı vekili ve davalı ... Başkanlığı vekili ayrı ayrı sundukları cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; harita mühendisi ve kadastro bilirkişisi tarafından düzenlenen 08.04.2022 tarihli ek raporda 1955, 1973, 1982 ve 2004 yıllarına ait hava fotoğraflarının değerlendirildiği ve dava edilen kısmın yayla parseli olduğu, ekili tarım yapıldığına ilişkin bir bulguya rastlanılmadığının tespit edildiği, yine ziraat mühendisi bilirkişileri ve inşaat mühendisi bilirkişisinden oluşan heyetten alınan ek ve kök rapordan da anlaşılacağı üzere 101 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 4342 sayılı Mera Kanunu kapsamındaki alanlardan olduğu, dava konusu edilen yerin taşınmazın tamamıyla birlikte toprak ve üzerindeki çayır ve otsu bitkiler ile bütünlük oluşturduğu, taşınmazın bitkisel üretime, tarla tarımına veya meyve yetiştiriciliğine uygun olmadığı, dava konusu edilen kısmın yayla parseli içinde kaldığı, yayla parseli ile bütünlük oluşturduğu, zilyetlikle iktisaba elverişli olmadığı, yayla olduğu sabit olan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazın dava konusu edilen kısmının özel mülkiyete geçirilemeyeceği gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile bilirkişi raporlarına göre dava konusu taşınmazda davacılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğunun anlaşıldığı, İlk Derece Mahkemesince hatalı karar verildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahallinde yapılan ikinci keşif sonrası hava fotoğrafları ile zeminde yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi kurulu raporlarına, mera (yayla) vasfındaki taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve şekli ne olursa olsun hukukça bir değer taşımayacak olmasına, ikinci keşif sonrası düzenlenen raporun üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu tarafından düzenlenmesi nedeniyle önceki tek kişilik raporla arasında çelişki oluştuğundan söz edilemeyecek olmasına ve tüm dosya kapsamına göre Yerel Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yayla olarak sınırlandırılması yapılan taşınmaza ilişkin sınırlandırmanın iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 16. maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucu, Trabzon ili ... ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 8 parsel sayılı 1.755.822,74 metrekare yüzölçümündeki yayla nitelikli taşınmaz, köy halkı tarafından yayla olarak kullanıldığı belirtilerek orta malı olarak sınırlandırılmıştır. Davacılar çekişmeli taşınmazın bir kısmının kendilerine ait olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmıştır.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle davacı ...'nun karar başlığında adı yer almasa da vekil aracılığıyla temsil edilmesine ve tebligatların vekiline yapılmasına, karar başlığının mahallinde düzeltilebilir olmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.