Logo

1. Hukuk Dairesi2023/653 E. 2023/7004 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında eşi ve çocuklarına yaptığı taşınmaz temliklerinin muris muvazaası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın tüm malvarlığını eşine ve oğluna karşılıksız devrettiği, davacı kızına herhangi bir temlik yapmadığı ve mirasbırakanın başka bir malvarlığının da bulunmadığı gözetilerek, temlik işlemlerinde gerçek irade ve amacın mal kaçırmak olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin bozmaya uyup asıl ve birleştirilen davayı kabul eden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2451 E., 2022/2011 K.

BİRLEŞTİRİLEN DAVADA

ASIL DAVADA DAVALI - BİRLEŞTİRİLEN DAVADA

DAVA TARİHİ : 18.07.2018

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekirdağ 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/235 E., 2020/127 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde birleştirilerek görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl davada davacılar birleştirilen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Asıl davada davacılar Murat ve Aynur vekili dava dilekçesinde; davacıların mirasbırakan babaları ...'nun 316 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölüm, 249 ada 6 parsel sayılı taşınmazdaki 9 nolu bağımsız bölüm ve 635 ada 68 parsel sayılı taşınmazdaki 3 nolu bağımsız bölümleri eşi olan davalı ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında davacılar adına tescilini istemiştir.

2.Birleştirilen davada davacı ... dava dilekçesinde, davacının mirasbırakan eşi ...'nun 4069, 4070 ve 4071 parsel sayılı taşınmazlarını oğlu olan davalı ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında davacı adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

1.Asıl davada davalı ... vekili cevap dilekçesinde, mirasbırakanın sağlığında mirasçıları arasında mallarını paylaştırdığını, davacılara da taşınmazlar verdiğini, temliklerin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2.Birleştirilen davada davalı ... vekili cevap dilekçesinde, davacının dava konusu taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını, ayrıca mirasbırakan babasının tüm bakım ve tedavi masraflarını karşıladığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Tekirdağ 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.07.2020 tarihli ve 2018/235 E. 2020/127 K. sayılı kararıyla mirasbırakanın tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapmadığı, satış bedelinin ödendiği savunmasının da kanıtlanamadığı, temliklerin mirastan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davalı ... vekili ve birleştirilen davada davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 08.06.2021 tarihli ve 2021/131 Esas, 2021/934 Karar sayılı kararıyla; asıl dava yönünden, yatalak olan mirasbırakana ölünceye kadar davalı eşi Saadet’in baktığı, mirasbırakanın mal kaçırmak amacıyla değil minnet duygusuyla hareket ettiği, temliklerin muvazaalı olmadığı; birleştirilen dava yönünden ise, mirasbırakanın davacı eşine de asıl davaya konu taşınmazlarını devrettiği, mirasbırakanın mal kaçırma kastıyla hareket ettiği iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle asıl davada davalı ... vekilinin ve birleştirilen davada davalı ... vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince hüküm ortadan kaldırılarak asıl ve birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacılar vekili ve birleştirilen davada davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

Dairenin 10.03.2022 tarihli 2021/7309 E. 2022/1944 K. sayılı kararıyla “mirasbırakanın tüm malvarlığını oluşturan dava konusu taşınmazların tamamını oğlu Murat ve eşi Saadet’e karşılıksız olarak devrettiği, davacı kızı Aynur’a yaptığı herhangi bir temlik bulunmadığı, mirasbırakanın başka malvarlığının da olmadığı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamıyla mirasbırakanın temliklerdeki gerçek irade ve amacının mal kaçırmak olduğu sonuç ve kanaatine varılmaktadır. Hal böyle olunca, asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir...."gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilerek asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacılar birleştirilen davada davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Asıl davada davacılar birleştirilen davada davalı vekili temyiz dilekçesinde, yalnızca birleştirilen dava yönünden temyiz yoluna başvurduklarını, asıl davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olduğunu, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını, davalının alım gücü bulunduğunu, mirasbırakanın eşinden mal kaçırmasını gerektirecek sebep bulunmadığını, birleştirilen davada muvazaa iddiasının ispatlanamadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, 1935 doğumlu mirasbırakan ...’nun 03.08.2016 tarihinde öldüğü, geriye mirasçıları olarak çocukları olan asıl davada davacılar Aynur ve Murat (birleştirilen davada davalı) ile asıl davada davalı/birleştirilen davada davacı eşi Saadet’in (Aynur ve Murat’ın öz annesi) kaldığı, mirasbırakanın asıl davada dava konusu 316 ada 8 parseldeki 1 nolu bağımsız bölümü ve 249 ada 6 parseldeki 9 nolu bağımsız bölümü 08.10.2013 tarihli aynı akitle, 635 ada 68 parseldeki 3 nolu bağımsız bölümü ise 24.10.2013 tarihli akitle davalı eşi Saadet’e satış suretiyle temlik ettiği; mirasbırakanın birleştirilen davada dava konusu 4069, 4070 ve 4071 parsel sayılı taşınmazlarının tamamını 05.10.2009 tarihli aynı akitle davalı oğlu Murat’a satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen Bölge adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Asıl davada davacılar birleştirilen davada davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 8.698,35 TL bakiye onama harcının temyiz edenlerden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.