Logo

1. Hukuk Dairesi2024/103 E. 2025/348 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro harici bırakılan ve üç köyün çalışma alanı dışında tampon bölgede kalan bir taşınmazın zilyetlik yoluyla tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın mera vasfında olup olmadığı, davacının zilyetliğinin hukuki dayanağı, nahır yolu olarak kullanılıp kullanılmadığı gibi hususlarda yeterli araştırma ve inceleme yapmadan, bozma ilamındaki eksiklikleri gidermeden karar vermesi ve usuli müktesep hakka aykırı hareket etmesi gözetilerek temyiz isteminin kabulüyle karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/229 E., 2023/245 K.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde özetle; Mağaracık köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescil istemiyle dava açmıştır.

II. CEVAP

Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 24.04.2014 tarih 2014/20268 Esas, 2015/9415 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 41.965,550 m2'lik kısmının davacı adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davalı ... vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

2. Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 30.06.2015 tarihli 2014/20638 Esas, 2015/9415 Karar sayılı kararıyla; mera araştırması yapılması, hava fotoğrafları incelenmesi gereğine değinilerek bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile (A), (C), (D), (E), (F) ile gösterilen 43.528,20 metrekarelik bölümlerin davacı adına tesciline, karar verilmiş, karar süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 26.03.2021 tarihli 2019/595 Esas, 2021/2877 Karar sayılı kararıyla; mera araştırması yapılması, hava fotoğrafları incelenmesi, usuli müktesep hakka aykırı şekilde karar verilmemesi gereğine değinilerek bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Temyize Konu Karar

Mahkemenin yukarıdaki tarih ve sayılı kararıyla; zilyetlikle kazanım şartlarının davacı lehine oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, 23.10.2023 tarihli fen bilirkişi raporunda (A1) ile gösterilen 39.046,34 metrekarelik yerin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Nedenleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazın mera vasfındaki yerlerden olduğunu zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığını, Kars İl Özel İdaresinin 25.07.2018 tarih ve 29072332-804.01-E.4228 sayılı yazısında; idari yoldan tescili istenen 13.435,24 m2 alanlı taşınmazın ''Nahır Yolu'' olarak görülmekte olduğunu, yolun Hazine adına tescil edilmesi halinde kapanacağı ve hayvan geçişinin engelleneceğinden dolayı Hazine adına idari yoldan tescil yapılmasının uygun görülmediği bildirildiği, idari yoldan Hazine adına tescil edilemeyen ve tescil edilemediği için de satılamayan taşınmazı, davacının dava açarak mahkemeleri yanıltma pahasına zilyetlik bahanesini planlayarak taşınmazı elde etmek istendiğini, dava konusu alanda bulunan nahır yolunun davacı adına tescil edilmesinin kanunen mümkün bulunmadığını, ayrıca (A) harfi ile gösterilen 43.528,21 m2 yüz ölçümlü dava konusu alanın Karacaören köyü, Otuzekim Mahallesi ve Mağaracık köyü çalışma sınırları dahilinde 3 çalışma bölgesinin arasında kalan tampon bir bölge niteliği taşıdığını, zilyetlikle iktisabı mümkün olmayan taşınmaza yönelik Yerel Mahkemece kurulan hükmün kabulünün kanunen mümkün olamayacağını, eksik incelemeyle karar verildiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

1. Dava, kadastro harici bırakılan yerin tescili davasıdır. Dava konusu edilen taşınmaz bölümü, üç köyün kadastro çalışma alanı dışında tampon bölge içerisinde kaldığı belirtilerek tescil harici bırakılmıştır.

2. Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir.

3. Şöyle ki dava konusu taşınmazın sınırında mera parseli (101 ada 1 parsel) bulunduğu halde yöntemince mera araştırması yapılmamış, çekişmeli taşınmazda mera ile ayırıcı unsur olup olmadığı belirtilmemiş, komşu taşınmazlara ait dayanak kayıtları dosya arasına alınmamış, taşınmaza komşu bulunan tescil harici taşınmazın "nahır yolu" olduğu belirtilerek Hazine adına ihdasen tescil edilmediği belirlenmiş olduğu halde bu hususta bir araştırma yapılmamış, keşifte dinlenen mahalli bilirkişilerden bir kısmı taşınmazın mera olduğunu beyan ederken, bir kısmının da mera olmadığını beyan ettiği, böylece beyanlarında çelişkiler mevcut olup beyanlar arasındaki çelişkiler giderilmediği gibi taşınmazın davacıya babasından (satış, bağış, taksim vs.) nasıl düştüğü belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya uygun düşmemektedir.

4. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları, tapu kayıtları ile dayanak kayıtları dosya arasına alınmalıdır. Davacının kendi adına dava açma hususunda aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla çekişmeli taşınmazın mirasbırakandan kendisine ne şekilde kaldığı, hangi hukuksal nedene dayanarak (taksim, bağış, satış vs.) adına tescil talebinde bulunduğu davacıdan sorularak açıklattırılmalı, taşınmazın bulunduğu yerde mera tahsis kararı ve haritaları olup olmadığı araştırılmalı, varsa mera tahsis kararı, ekleri olan haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı belgeler getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek aynı köy ve komşu köylerden daha önce tespit edilen yerel bilirkişilerden farklı yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi huzuruyla keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, komşu 101 ada 1 parsel sayılı mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmazlar ile komşu mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı; Mahkemenin taşınmazın konumu ve niteliğine ilişkin gözlemi tutanağa geçirilmeli; taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, çekişmeli taşınmazın davacıya nasıl kaldığı, hangi hukuksal nedene dayandığı (taksim, bağış, satış vs.) hususlarında açıklama yaptırılmalı; kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında mera yönünden genişleme olup olmadığı, nahır yolunun ne anlama geldiği, taşınmazın nahır yolu olarak kullanılıp kullanılmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle aykırılık giderilmelidir.

5. Üç kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde değerlendirilerek çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu mera parselinden nasıl ayrıldığı, taşınmaz ile mera arasındaki kot farkının nasıl ve kaç metre olduğu, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı ve taşınmazın meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları, mera ile dava konusu taşınmaz arasında var ise ayırıcı unsurun fotoğraflarla açıkça gösterilerek desteklenmiş önceki bilirkişi raporları da irdelenerek somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalıdır.

6. Fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselinin konumlarını gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, yapılan araştırma ve inceleme sonucu taşınmazın öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde önceki bozma ilamlarında da açıkça belirtildiği gibi meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça bir değer taşımayacağı düşünülmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Mahkemece, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,

Temyiz eden davalı ... harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Kars 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

04.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.