Logo

1. Hukuk Dairesi2024/1399 E. 2025/2129 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasçılıktan çıkarılan davacının, murisin sağlığında yaptığı ve muvazaalı olduğunu iddia ettiği taşınmaz satışlarının iptali ve tescili istemiyle açtığı davada aktif husumetin bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, mirasçılıktan çıkarmaya ilişkin düzenleme şeklinde vasiyetname iptal edilmediği sürece mirasçı sıfatının bulunmaması ve bu nedenle dava açma ehliyetinin olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2606 E., 2023/2178 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 13. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/114 E., 2022/216 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; babası olan muris ...’ın 12 ada 13 ve 14 parseli dava dışı vekili ... aracılığıyla davalılara temlik ettiğini, murisin devir tarihinden 3 yıl önce Bakırköy 21. Noterliğinin 29.12.2005 tarih, 48695 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde vasiyetnamesi ile dava konusu taşınmazları bir kısım davalı ile dava dışı kişilere bıraktığını, aynı vasiyetnamede kendisini mirasçılıktan çıkardığını, vasiyetnamenin hukuken gerçek bir irade beyanını yansıtmadığını ileri sürerek dava konusu 12 ada 13 ve 14 parsellerdeki satışların iptali ile kendisi ile birlikte tüm yasal mirasçılar adına mirasçılık belgesindeki payları oranında tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Bir kısımı davalılar vekili; davacının taraf sıfatı bulunmadığını, geçerli vasiyetname ile mirastan ıskat edildiğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

Davalı ... ve ...; devir işlemleri ile kardeşleri ...’ın ilgilendiğini, murisin dava konusu taşınmazları paylaştıracağını belirttiğini, satış bedelinin ödenmediğini, vasiyetnamenin muris etki altında bırakılarak düzenlendiğini ifade etmişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; murisin Bakırköy 21. Noterliğinin 48695 yevmiye numaralı 29.12.2005 tarihli düzenleme şeklinde vasiyetnamesi ile davacıyı mirasçılıktan çıkardığı, vasiyetnamenin iptal edilmediği, mirasçılıktan çıkartılan davacının mirasçı sıfatı taşımadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesi kararının davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; ıskatın iptaline yönelik açılan davanın reddedildiği, eldeki davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davacının istinaf isteğinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz dilekçesinde özetle; mirasçılık belgesinin aksi ispatlanmadığı müddetçe geçerli olduğunu, dosya içerisinde mevcut muris ...'a ait Bakırköy 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/1159 Esas, 2018/1027 Karar sayılı mirasçılık belgesinde de aksinin ispatlanmadığını, mirastan çıkarma nedeninin de muvazaaya konu olabileceğini, aktif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, muris muvazaasının mirastan çıkarma işlemi ile de yapılabildiğini, tanıklar ... ve ...’in yapılan satış ve mirasçılıktan çıkarılma işleminin açıkça muvazaalı olduğunu beyan ettiklerini, Bölge Adliye Mahkemesi kararında geçen vasiyetnamenin farklı bir vasiyetname olduğunu, kararın bu yönü ile de hatalı olduğunu, davalılar ... ve ...’in işlemlerin muvazaalı olduğunu ifade ettiklerini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.

Muris ...’ın 24.10.2012 tarihinde öldüğü, geride davacı ile davalılar ..., ..., ... ve ... ile dava dışı mirasçıları ..., ... ve ...’ın kaldığı, davalı ...’nin murisin 2005 yılında ölen oğlu ...’in, davalı ...’ın dava dışı mirasçı ...’ın eşi, davalı ...’nin de anılan mirasçının oğlu olduğu, murisin dava konusu 12 ada 13 parseli paylı olarak davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ...’e; 12 ada 14 parseli paylı olarak davalılar ..., ..., ... ve ...’ye 30.12.2008 tarihinde satış suretiyle temlik ettiği, Bakırköy 21. Noterliğinin 29.12.2005 tarih, 48695 yevmiye nolu vasiyetnamesi ile davacıyı ve davacının altsoyunu mirasçılıktan çıkardığı anlaşılmaktadır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup özellikle Bakırköy 21. Noterliğinin 29.12.2005 tarih, 48695 yevmiye nolu vasiyetnamesi iptal edilmediği sürece mirasçılıktan çıkarılan davacının açtığı davanın dinlenmeyeceği gözetilerek karar verildiği anlaşıldığından davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacının temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.