Logo

1. Hukuk Dairesi2024/2138 E. 2024/3436 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, dava konusu taşınmazın bir kısmının yargılama sırasında devredilmesi nedeniyle HMK 125. maddesi uyarınca davacının seçimlik hakkının kullanılıp kullanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın bir kısmının yargılama sırasında devredildiği gözetilerek, HMK’nın 125. maddesi hükmü uyarınca davacıya seçimlik hakkının hatırlatılması ve buna göre karar verilmesi gerektiği, bu hususun gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 1995/250 E., 1996/38 K.

HÜKÜM : Kısmen Kabul-Kısmen Ret

Taraflar arasında görülen kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... dava dilekçesinde; dava konusu 221, 232, 234, 235, 2176 ve 2972 parsel sayılı taşınmazların davalı tarafla müşterek murisleri olan ...'den geldiğini ancak kadastro tespiti sırasında taşınmazların yalnızca davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazlarda kendisine pay verilmediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının muristen gelen miras payı oranında iptali ile adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Dahili davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekili davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tefrikle eldeki davanın konusu olan 221 parsel sayılı taşınmazın davacı ile davalıların müşterek murisi ...'ten geldiği, murisin terekesi taksim edilmediği halde kadastro tespiti sırasında taşınmazda davacıya pay verilmediği, yargılama sırasında taşınmazın dahili davalı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırıldığı ve davalılardan ... dışındaki tapu maliklerinin kamulaştırma nedeniyle Karayolları Genel Müdürlüğü'ne ferağ verdikleri göz önünde bulundurularak, davanın kısmen kabulüne, 221 parsel sayılı taşınmazın davalı ... ve dahili davalı Karayolları Genel Müdürlüğü adına olan tapu kaydının iptali ile 3/36 payın davacı ..., 3/36 payın davalı ... ve 30/36 payın ise dahili davalı Karayolları Genel Müdürlüğü adına tapuya kayıt ve tesciline, diğer davalılar aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Dahili davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eldeki davada vekil eden idarenin taraf sıfatının bulunmadığını, öte yandan davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı (HMK) Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 125 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. Kadastro sonucunda Malatya İli, Hekimhan İlçesi, ... köyü çalışma alanında bulundan eski 221 (151 ada 10) parsel sayılı taşınmaz, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 32 pay itibariyle 8 payı Fadime, 3'er payı ise ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Yargılama sırasında ... dışındaki tapu malikleri taşınmazdaki paylarını Karayolları Genel Müdürlüğüne devretmiş; böylece taşınmazın 3/32 payı davalı ... adına, 29/32 payı ise Karayolları Genel Müdürlüğü adına tescil edilmiştir. Bilahare Karayolları Genel Müdürlüğü adına kayıtlı pay tahsisen Hazine adına tescil edilmiştir.

2. Somut olayda; dava konusu taşınmazın davacı ile davalıların müşterek murisi ...'ten geldiği ve murisin vefatından sonra tüm mirasçıların katılımıyla usulüne uygun bir taksimin yapılmadığı dosya kapsamıyla sabittir. Davacının muris İsmail'den gelen miras payı 96/1152 (3/36) olup kadastro çalışmaları sonucunda dava konusu taşınmazda davacıya pay verilmediği, Mahkemece hükümle birlikte davacıya 12/1152 payın davalı ...'nün, 84/1152 payın ise Karayolları Genel Müdürlüğü'nün payından verildiği ancak 84/1152 payın, kadastro sonucunda davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına tespit ve tescil edilen, daha sonra adı geçenler tarafından Karayolları Genel Müdürlüğü'ne ferağ verilen davacıya ait fazla payların (12x7=84) toplamı olduğu anlaşılmıştır.

3. Bilindiği üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 125/1 inci maddesi; "Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:

a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.

b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür." hükmünü içermektedir.

Anılan düzenleme, kendiliğinden (re'sen) gözetilmesi zorunlu bir usul kuralı olup Mahkemece davacı tarafa seçimlik hakkı hatırlatılarak davayı ne şekilde sürdüreceği sorulmalı ve sonucuna göre işlem yapılmalıdır.

4. O halde; Mahkemece dava konusu taşınmazın güncel tapu kayıtları ve dayanak tüm belgeler (resmi akit vs.) dosya arasına alınmalı, dava konusu taşınmazdaki 29/32 payın yargılama sırasında dava dışı üçüncü kişiye devredildiği gözetilerek, HMK'nın 125 inci maddesi hükmü uyarınca davacı tarafa seçimlik hakkı hatırlatılarak davayı ne şekilde sürdüreceği sorulmalı, bu yöndeki usuli eksiklik giderildikten sonra işin esası hakkında karar verilmelidir. Mahkemece değinilen husus göz ardı edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Dahili davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazlarının değinilen yönlerden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,

Temyiz eden davalı harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

13.05.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.