Logo

1. Hukuk Dairesi2024/227 E. 2025/355 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İnançlı işlemle devredilen taşınmazın borcun ödenmesini müteakip geri devri konusunda anlaşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında imzalanan protokoller ve ödemelerin gerçekleştiğine dair deliller değerlendirilerek, borcun tamamının ödendiği ve taşınmazın geri devri gerektiği kabul edildiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2121 E., 2023/1571 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölcük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/99 E., 2022/200 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ... ile dava dışı ... ... ... ve ... arasında bir protokol imzalandığını, bu protokol gereğince dava dışı ... ... ... ve ...'e davalı ... tarafından ürünler verildiğini ve karşılığında protokolde belirtilen çeklerin alındığını, protokolde çek numarası, vadesi ve miktarı yazılı olan çeklere karşılık müvekkili ...'ın maliki bulunduğu Kocaeli ili, Gölcük ilçesi, ... Mahallesi, 472 ada 16 parselde bulunan (3 katlı betonarme apartman ve arsa 4 parça) taşınmazın davalı ...'a teminat olarak devredileceğini, çekler ödendiğinde taşınmazların yeniden müvekkiline iade edileceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmeye konu çek bedellerinin tamamının ödenmesine rağmen davalı tarafça davaya konu taşınmazın müvekkiline iade edilmediğini belirterek dava konusu 472 ada 16 parsel sayılı taşınmazın (3 katlı betonarme apartman ve arsa 4 parça) davalı adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, olmadığı takdirde dava konusu taşınmazın bedelinin tespit edilerek dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili ile dava dışı ... Turizm Gıda İnş. A.Ş. arasındaki ticari ilişkiden ... borç nedeniyle, davalı müvekkil ile dava dışı şirket yetkilileri ... ... ... ve ... arasında 12.03.2019 tarihli protokol imzalandığını, protokolde belirtilen toplam 880.000,00 TL tutarlı 6 adet çekin müvekkiline verildiğini, ayrıca, çeklerin karşılığında teminat olarak davacıya ait Kocaeli, Gölcük ilçesi, ... Mahallesi 472 ada 16 parselde bulunan 3 katlı betonarme apartman ve arsa olmak üzere 4 parça taşınmazın davalı müvekkiline devredildiğini, ancak protokolde belirtilen çeklerin ödenmediğini, bunun üzerine bir kısım çekerin vade tarihlerinin ertelendiğini, bir kısım çeklerin ise karşılıksız çıkması üzerine 21.02.2020 tarihinde bir protokol daha imzalandığını, kalan borcun protokole bağlandığını, bu protokolde de dava konusu taşınmazın teminat olarak gösterildiğini, söz konusu protokolde belirtilen borcun ödenmediğini, çeklerin tahsil edilemediğini, bu nedenle teminat olarak verilen tapunun iade edilmesinin de mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olayda dava dışı ... ... ... ve ...'e davalı ... tarafından ürünler verildiği, bu sebeple aralarında bir protokol imzalanarak protokolde belirtilen çeklerin alındığı, yine tapusunu teminat olarak devrettiği, 12.03.2019 tarihli protokol ve dava konusu taşınmazların teminat amacıyla davalı adına devredildiği konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, davacı taraf davalı asile verilen çekler ile tüm borcun ödendiğini iddia ettiği, davalı tarafın ise 880.000,00 TL borcun bir kısmının ödenmediğini iddia ettiği, dava konusunun bedel itibariyle senet ile ispat sınırlarında kaldığı, protokolde bahsi geçen çekler ile ilgili bankalara müzekkere yazılarak çeklerin ödenip ödenmediğinin sorulduğu, davalının Türkiye İş Bankası 312658 seri numaralı 250.000,00 TL bedelli çek ve Türkiye İş Bankası 3126520 seri numaralı 250.000,00 TL bedelli çekleri tahsil ettiği, Yapı ve Kredi Bankası'na ait 7494308 seri numaralı 126.800,00 TL bedelli çek ve 8637504 seri numaralı 150.000,00 TL bedelli çekin ödendiği, cevap dilekçesi ekinde sunulan 12.03.2019 tarihli protokolde Yapı Kredi Bankası 6633892 seri numaralı 30.10.2019 vade tarihli 150.000,00 TL bedelli çek yanında "ödendi" şeklinde not bulunduğu ve davalı ...'a yapılan toplam ödeme miktarının 926.800,00 TL olduğu, davalı ...'a tüm borcun ödenmesine rağmen davalının dava konusu taşınmazların tapularını davacı adına iade etmediği, davacının davasında haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı ile dava dışı protokol tarafları arasında 12.03.2019, 30.09.2019, 21.02.2020 tarihlerinde imzalandığı anlaşılan inanç sözleşmesi bulunduğu, taraflarca bu sözleşmelerin varlığının inkar edilmediği, uyuşmazlığın çözümü açısından varlığı ve geçerliliği kabul edilen bu sözleşmelerin tüm hükümleri nazara alınmak suretiyle değerlendirme yapılması gerektiği, sözleşme tarihi ile tapu kayıtları incelendiğinde taşınmazın inanç sözleşmesi doğrultusunda davacı adına kayıtlı iken davalıya satış suretiyle devredildiği, davalı vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesinde kendilerine 700.000,00 TL ödeme yapıldığını bildirmekle söz konusu bu miktarda bedelin dava konusu borç ilişkisi kapsamında ödendiği konusunda bir ihtilaf olmadığının anlaşıldığı, taraflar arasında düzenlenen 21.02.2020 tarihli protokolde 3 adet vadesi geçmiş yazılmış ve 1 adet 28.12.2020 vadeli çekin iade edilip yerine 30.04.2020, 30.06.2020 vadeli toplam 500.000,00 TL bedelli çekin alındığı, dava konusu 472 ada 16 parsel sayılı taşınmazın, borcun tamamı bittiğinde iade edileceğinin belirtildiği, çeklerin ödendiği konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, uyuşmazlığın çözümü açısından varlığı ve geçerliliği kabul edilen bu sözleşmelerin tüm hükümleri nazara alınmak suretiyle değerlendirme yapılması gerektiği, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü yönünde verilen kararda özellikle 21.02.2020 tarihli protokol de gözetilerek bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu, kararın gerekçesinde de açıkça ifade edildiği üzere, yalnızca 21.02.2020 tarihli protokol dikkate alınarak hüküm tesis edildiğini, oysa taraflar arasında düzenlenmiş olan 12.03.2019 tarihli, 30.09.2019 tarihli ve 21.02.2020 tarihli üç adet protokol mevcut olduğunu, müvekkilinin alacağının tamamını tahsil edemediğini, anlaşma gereği dava konusu taşınmazın tapu kaydının davacıya devri borcun tamamının ödenmesi şartına bağlandığından ve henüz borcun tamamı ödenmemiş olduğundan davacı yanın haksız talebinin reddi gerekirken verilen hükmün hakkaniyete ve hukuka aykırı olduğunu, istinaf incelemesinde, 30.04.2020-30.06.2020 vadeli toplam 500.000,00 TL bedelli çeklerin ödenmesi hususunda ihtilaf bulunmadığından Yerel Mahkeme kararının isabetli olduğu sonucuna varılmışsa da söz konusu çeklerin 12.03.2019 tarihli protokol ile düzenlenen 6 adet çekten yalnızca 4 çeke karşılık geldiğini, bu 4 çekin haricinde kalan 30.07.2019 vade tarihli 6633889 seri numaralı 130.000,00 TL bedelli ve 30.10.2019 vade tarihli 6633892 seri numaralı 150.000,00 TL bedelli çekler hakkında herhangi bir inceleme yapılmadan hüküm tesis edildiğini, nitekim 30.07.2019 vade tarihli 6633889 seri numaralı 130.000,00 TL miktarlı çek bedelinin müvekkiline ödenmediğini, Yerel Mahkeme tarafından yargılama sırasında 12.03.2019 tarihli protokolde bahsi geçen 6633889 seri numaralı ve 6633892 seri numaralı çek hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmadan davanın kabulüne karar verildiğini, Bölge Adliye Mahkemesinin söz konusu eksik inceleme içeren Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına hükmetmesi gerekirken istinaf başvurumuzun esastan reddine yönelik verilen kararın hatalı olduğunu, ayrıca gerekçeli kararda görüldüğü üzere Yerel Mahkemenin, kararını müvekkile 926.800,00 TL ödeme yapıldığı kanaatine dayandırdığını, Yerel Mahkemenin yanlış kanaat oluşturarak hayatın olağan akışına aykırı şekilde müvekkiline borç miktarının da üstüne ödeme yapıldığını kabul ettiğini, yalnızca bu husus bile değerlendirmenin ne denli hatalı olduğunu ispatlar nitelikte olduğunu, Yerel Mahkemenin 21.02.2020 tarihli protokol gereğince dava dışı ...'e teslim edilen 7494308 ve 8637504 seri numaralı çeklerin de müvekkil tarafından tahsil edildiğini kabul ederek hesaplama yaptığını, oysa bahsi geçen çeklerden kaynaklı alacağın müvekkili tarafından alındığını ispata yarar hiçbir somut bilgi ve belge bulunmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir.

Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Dosya içeriğinde yer alan bilgi ve belgelerden; 12.03.2019 tarihli protokol ile davalı ...'ın dava dışı ... ... ... ve ...'e verdiği ürünler karşılığında toplam 880.000,00 TL bedelli 6 adet çekin davalı ...'a verildiği, ayrıca protokol kapsamında davalı ...'ın alacağını teminat altına almak üzere dava dışı ... ... ... ve ... Değer borcu karşılığında dava konusu 472 ada 16 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1, 2, 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin 13.03.2019 tarih ve 2900 yevmiye numaralı resmi senet ile davalıya devredildiği, çeklerin ödenmesi durumunda taşınmazların iade edileceğinin kararlaştırıldığı, sonrasında bir kısım çeklerin ödenmemesi, bir kısım çeklerin vadesinin ve bedelinin revize edilmesi, bir kısım çeklerin ise karşılıksız çıkması üzerine önce 30.09.2019 ve en son olarak 21.02.2020 tarihlerinde imzalandığı anlaşılan protokollerin bulunduğu, taraflar arasında söz konusu protokollerin varlığının inkar edilmediği, taraflar arasında en son düzenlenen 21.02.2020 tarihli protokolde 3 adet vadesi geçmiş yazılmış ve 1 adet 28.12.2020 vadeli çekin iade edilip yerine 30.04.2020 -30.06.2020 vadeli toplam 500.000,00 TL bedelli çekin alındığının, dava konusu taşınmazların borcun tamamı bittiğinde iade edileceğinin belirtildiği, bu çek bedellerinin de davalı ...'a ödendiği anlaşılmıştır.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 49.951,69 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.