Logo

1. Hukuk Dairesi2024/2284 E. 2024/3632 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi irsen intikâl yoluyla mirasçılara geçen taşınmazın, kadastro çalışmaları sırasında diğer mirasçılar adına tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın davalıya satıldığı iddiasının ve zilyetliğin devrinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın davalıya satıldığına ve mirasbırakanın taşınmazı davalıya dayanarak fer’i zilyet olarak kullandığına dair tespitin mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarıyla sabit olması, bozma kararına uyulması ve kararda hukuki isabetsizlik bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/67 E., 2023/63 K.

HÜKÜM : Kısmen Kabul - Kısmen Ret

Taraflar arasında kadastro öncesi irsen intikâl nedenine dayalı mirasçılar arasında pay oranında tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma ilâmına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Erzincan ili, İliç ilçesi, ... köyünde kain 204 ada 1 ve 6 parsel ile 186 ada 4 parsel sayılı taşınmazların 06.03.1998 tarihinde ölen ortak mirasbırakanları ...'dan mirasçılarına irsen intikâl ettiği hâlde kadastro çalışmaları sırasında hatalı şekilde yalnızca davacının kardeşi davalı ... ile diğer kardeşi ...'in mirasçıları olan dahili davalılar adına değişen paylarda tespit ve tescil edildiğini, dava konusu taşınmazların davalı ve dahili davalılar adlarına olan tapu kayıtlarının davacıların kök mirasbırakanı ...'ın veraset ilâmındaki miras payları oranında iptali ile miras payları oranında davacılar adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmazı 15.10.1985 tarih ve "Gayrimenkul Arsa Satış ve Anlaşma Tutanağı" başlıklı belgeye istinaden mirasbırakan babaları ...'dan davalı ... ve dahili davalıların babası ...ile birlikte satın aldıklarını, satıştan davacıların haberi olduğunu, haricen satış senedine istinaden de 204 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı ... ve kardeşi ...'in mirasçıları adlarına tespit ve tescil edildiğini, 1 parsel sayılı taşınmazdaki eski evi davalı ... ve kardeşi ...'in onararak iki katlı ev yaptıklarını, mirasbırakanları ... ve eşinin ölene kadar birinci katta oturduklarını, 204 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tarafların amcaları ve ortak mirasbırakanları ...'in ortak malı olduğunu, davalı ...'nün 30 yıldır 1 parseldeki evine geçebilmek için 6 parselde bulunan geçiti kullandığını, bu paylaşım sonucunda davacı ...'in dedelerinden kalan harman yerine iki katlı betonarme ev yaptığını, 186 ada 4 parsel sayılı taşınmaz hakkında ise İliç Kadastro Mahkemesinin 2007/49 Esasına kayden açılan davanın davalı ... lehine sonuçlandığını belirterek davanın reddini istemiştir.

2. Dahili davalı ... cevap dilekçesinde özetle; 204 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan iki katlı kargir evin değersiz olduğunu, kendilerine dedelerinden irsen intikâl ettiğini, evin 1985 yılında yıkılarak mirabırakan babası ... ve amcaları davalı ... tarafından birlikte onarıldığını, sonraki yıllarda evin herkes tarafından ortak kullanıldığını, kök mirasbırakan dedeleri ...'ın ileride sorun olmaması için bu evi ... ve ...'ye sattığını, devre ilişkin senedi sunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 24.06.2015 tarihli ve 2013/50 Esas, 2015/782 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 186 ada 4 parsel sayılı taşınmaz hakkında İliç Kadastro Mahkemesinin 2007/49 Esas ve 2011/14 Karar sayılı kararının 10.09.2013 tarihinde kesinleştiği, mahalli bilirkişi beyanlarına göre dava konusu 204 ada 1 ve 6 parsel sayılı taşınmazların tarafların ortak mirasbırakanı ...'a ait olduğu, dolayısıyla davacıların da veraset ilâmındaki payları oranında haklarının olduğu, davalıların satın alım savunmasına dayanak olarak sundukları 1985 tarihli tapu harici devir senedinde belirtilen üst katta bulunan evin, senedin düzenlenme tarihinden sonra yapılmış olduğunun mahalli bilirkişiler ... ve davalı ...'nün beyanlarından anlaşılması sebebiyle 1985 tarihli senede itibar edilmediği gerekçesiyle davanın 204 ada 1 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kabulü ile 186 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden kesin hüküm varlığı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 26.02.2018 tarihli ve 2015/19765 Esas, 2018/1260 Karar sayılı kararı ile; dava konusu 204 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu taşınmaz yönünden onanmasına; 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise taşınmazın davalı tarafa satılıp satılmadığının ve satılmış ise zilyetliğin devredilip devredilmediğinin, taşınmazın kimden kime ne zaman intikâl ettiğinin, kim tarafından ne zamandan beri ne şekil ve sıfatla kullanıldığının, satışın ne zaman gerçekleştiğinin, taşınmaz üzerindeki evin hangi tarihte yapıldığının, öncesinde taşınmaz üzerinde iki katlı evin bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, davalının sunduğu harici satış senedinin keşif sırasında uygulanmayıp kapsamının belirlenmediği, tanık gösterildiği hâlde ...'ın dinlenmediği, tanık olarak beyanlarının alınmadığı gerekçesiyle, 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden Mahkemenin yukarıda belirtilen kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Temyize Konu Karar

Mahkemenin 21.11.2019 tarihli ve 2019/175 Esas, 2019/175 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmına uyularak 24.06.2019 tarihinde 1 kadastro, 1 ziraat, 1 inşaat bilirkişisi, senet mümzileri ve taraf tanıkları refakatinde yeniden keşif yapıldığı, 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde zemin ve bir normal kattan oluşan kargir yapı olarak inşa edilmiş iki katlı mesken bulunduğu, davalıların dayandığı senedin okunduğu, tespit bilirkişisi ...'ın iki katlı evin alt katını mirasbırakan ...'in yapıp kullandığını, 1992-1993 yıllarında üst katın davalı ... tarafından yapıldığını, ...'in ölümüyle alt katı eşi ... ve oğlu ...'in kullandığını, ...'in ölümünden sonra alt katı kimsenin kullanmadığını beyan ettiği, mahalli bilirkişi ...'nun evi ... ve eşinin kullandığını, senet düzenlendikten sonra da kullanmaya devam ettiklerini beyan ettiği, senet mümzi ...'nın senet yapılana kadar evi ... ve eşinin kullandığını, senetten sonra da kullanmaya devam ettiklerini, senet tarihinde fiilen tek katlı ev olmasına rağmen senede iki katlı ev yazıldığını beyan ettiği, senedin tanzim edildiği tarihte taşınmaz üzerinde tek katlı ev olmasına rağmen fiilen mevcut olmayan ikinci kattaki eve değer biçildiği, senet mümzii ...'ın senet tanzimine ilişkin beyanlarının tutarlı olmadığı, diğer senet mümzileri Kazım Muştu ve ...'ın öldüğü, senedin tanziminden ölümlerine kadar taşınmazı mirasbırakan ... ve eşi ...'nın kullandığı, dava konusu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmazın zilyetliğinin senet ile davalılara devredilemediği gerekçesiyle 204 ada 6 ve 186 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 11.04.2022 tarihli ve 2021/4437 Esas, 2022/2967 Karar sayılı kararı ile; dava konusu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 15.10.1985 tarihli senede istinaden davalı ... ve dahili davalılar mirasbırakanı ...'e satıldığı, taşınmaz içinde iki katlı ev bulunduğu, her ne kadar birinci katı kök mirasbırakan ... tarafından ölünceye kadar kullanılmış ise de, evin ikinci katının davalı ... tarafından yapıldığı, birinci katının ise dahili davalıların mirasbırakanı ... tarafından tamir ettirildiği göz önünde bulundurulduğunda, mirasbırakan ...'in taşınmazı ...'in hakkına dayanarak (fer'i zilyet olarak) kullandığı, taşınmaz içerisindeki evin ikinci katının bir kısım davalılar tarafından yapıldığının anlaşılmasına göre zilyetliğin devredilmediğinden söz edilemeyeceği ve davanın reddi gerektiği gerekçesiyle, davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile temyize konu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozma İlâmına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 22.06.2023 tarihli ve 2023/67 Esas, 2023/63 Karar sayılı kararı ile; dava konusu 186 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden öncesinde karar verildiğinden ve bu taşınmaz hakkında kesin hüküm bulunduğundan dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dava konusu 204 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tarafların ortak mirasbırakanı ...'e ait olduğu ve mirasçılar arasında taksimi yapıldığına dair delil bulunmadığı gerekçesiyle bu taşınmaz yönünden davanın kabulüne, dava konusu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise 15.10.1985 tarihli senetle bu taşınmazın ... ve ...'e satıldığı, evin ikinci katının davalı ... tarafından yapıldığı, birinci katının ise ... tarafından tamir ettirildiği, mirasbırakan ...'in taşınmazı ...'in hakkına dayanarak (fer'i zilyet olarak) kullandığı, bu taşınmaz yönünden yapılan tespitin mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tarafların mirasbırakanı ... tarafından davalı ... ve dahili davalılar mirasbırakanı ...'e satıldığına dair davalılarca ibraz edilen 15.10.1985 tarihli senedin sahte olduğunu, senet tanzim edildiği tarihte taşınmaz üzerinde tek katlı ev var iken senette iki katlı ev olduğunun yazıldığını, davalıların da bu hususu kabul ettiğini, ikinci kattaki evin 1990 yılından sonra yapıldığını, senetteki değerlerin yüksek olduğunu, senet mümzisi ...'nın beyanına göre senet tanzim tarihinde davalı ...'nün köyde olmadığını, ...'nın beyanlarının gerçeğe aykırı olduğunu, kağıt kalemin zor bulunduğu köy yerinde daktiloyla senet düzenlenemeyeceğini, keşifte dinlenen tüm mahalli bilirkişi ve tanıkların senet tarihinde evin tek katlı olduğunu beyan ettiklerini belirterek Mahkemenin yukarıda belirtilen kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; kadastro öncesi irsen intikâl nedenine dayalı mirasçılar arasında pay oranında tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası.

2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanunun Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) uygulanacağı davalar yönünden 1086 sayılı Kanunun 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyize konu Erzincan ili, İliç ilçesi, ... köyünde kain 204 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında 131,74 m2 yüz ölçümüyle iki katlı kargir ev vasfıyla, senetsizden, kök mirasbırakan ... oğulları davalı ... ve diğer davalılar mirasbırakanı ...'e cedlerinden intikâlen ve taksimen 20 yılı aşkın zilyetlikleri ve tasarruflarında olduğu, ...'in 15.02.2002'de, eşinin de 2005'te ölümüyle mirasçıları ..., ..., ..., ... ve ...'i bıraktıkları, ... oğlu ...'in de 1991'de öldüğü ancak mirasçılarının tespit edilemediği gerekçesiyle 1/2 payı davalı ..., 1/10'ar payı dahili davalılar ..., ..., ..., ... ve ...'un ölü eşi ... adlarına 26.04.2007 tarihinde tespit edildiği, 06.8.2007 ilâ 05.09.2007 tarihleri arasındaki aslı ilân süresi içinde itiraz edilemeyen tespitin 06.09.2007 tarihinde kesinleşmesiyle tespit malikleri adına 06.09.2007 tarihinde tapuda tescil edildiği anlaşılmaktadır.

3. Dosya kapsamından; Mahkemenin 24.06.2015 tarihli ve 2013/50 Esas, 2015/782 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 186 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine dair hükmün taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleştiği, Mahkemenin aynı kararıyla dava konusu 204 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne ilişkin hükmün davalı ... vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 26.02.2018 tarihli ve 2015/19765 Esas, 2018/1260 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin aynı ilâmı ile dava konusu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne ilişkin hükmün bozulduğu, bozma ilâmına uyulmak suretiyle Mahkemesince temyize konu 204 ada 1 parsel sayılı taşınmaz bakımından yeniden yapılan yargılama sonunda bu taşınmazın 5.10.1985 tarihli senede istinaden mirasbırakan tarafından ... ve ...'e satıldığı, taşınmaz üzerindeki evin ikinci katının evin ikinci katının davalı ... tarafından yapıldığı, birinci katının ise ... tarafından tamir ettirildiği, mirasbırakan ...'in taşınmazı fer'i zilyet olarak ...'in hakkına dayanarak kullandığının mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile sabit olduğu gerekçesiyle 204 ada 1 parsel yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

4. Temyizen incelenen kararın bozma ilâmına uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Alınması gereken 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İliç Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

20.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.