"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/359 E., 2022/752 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/223 E., 2021/351 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; Sinop ili, ... ilçesi, ... köyü 153 ada 6 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, komşu 153 ada 5 parsel sayılı taşınmazın ise ... adına kayıtlı olduğunu, ölümü ile mirasçılarının tamamı tespit edilemediğinden fiilen kullanan oğlu mirasçı ... adına dava açıldığını, diğer davalıların tespiti ile davaya dahil edilmesi gerektiğini, kadastro çalışmalarında kendisine ait bir kısım arazinin davalının mirasbırakanı ... adına tescil edildiğini, yakın zamanda davalının tel çit çekmesi üzerine durumu öğrendiğini ileri sürerek 153 ada 5 parsel sayılı taşınmazda gerçek hak durumu tespit edildiğinde sınır düzeltilerek tapunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiş, 02.09.2018 tarihli dilekçe ile ...’in belirlenen diğer mirasçılarının davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ...; davacının iddia ettiği kısmın babası tarafından davacının babası ...’dan 30 yıl önce satın alındığını, babası ve sonrasında kendilerinin kullandığını, sınırında elma ve erik ağaçları olduğunu, çocukluğunda bu ağaçlar kuruduktan sonra sınır kullanım nedeniyle belli olduğundan tarafların kendi yerlerini kullanmaya devam ettiğini, 10 yıl önce ise baz istasyonları yapmak üzere telekomünikasyon şirketlerinin müracaatta bulunduğu ve anlaşma yapıldığını, kendi taşınmazlarına direk dikilmesine müsaade ettiklerini, davacı tarafın bu direkler dikildikten sonra baz istasyonlarının taşınmazlarının yanında olması nedeni ile kendilerinin de para almak istediğini, 4 yıl önce kadastro ekiplerini çağırarak, aplikasyon yaptırıldığı, sonrasında sınırı duvar direk ve tel avlu ile çevirdiğini, zaten eski sınır nasıl ise aynı şeklide devam etmekte olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
... Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.11..2021 tarihli ve 2018/223 E., 2021/351 K. sayılı kararı ile; her iki parselin sınıra yakın kısımlarının boş arsa mahiyetinde olduğu, arazilerin fiili kullanım şekli aynı olup tel örgü dışında sınırın ayırt edici bir özelliği bulunmadığı, mahalli bilirkişi ve tanıkların sınırı gösteremediği, sadece davacının eşi olan tanığın davacının haklı olduğunu beyan ettiği, hava fotoğraflarının incelenmesinden tanıkların eskiden sınırda bir adet erik ağacı bulunduğu yönündeki beyanlarının net olmadığı, bir kısım tanıklarca erik ağacının sınırda değil davalı parselde olduğunun belirtildiği, ayrıca hava fotoğraflarında erik ağacının ve sınırın tespitinin mümkün olmayacağı anlaşıldığından vazgeçildiği, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
... Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun iddiaları teyit eder nitelikte olmasına rağmen Mahkemece hatalı olarak hükme esas alınmadığını, tanık ifadelerinin lehine olduğunu, hava fotoğraflarının bilirkişilerce değerlendirilmesine ilişkin ara karardan hukuka aykırı olarak rücu edildiğini, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadığını, tapudan gelen evrakların, keşif sırasında dinlenen tanık beyanları ile bilirkişilerin gerekli inceleme ve araştırmayı yaparak sınırı tespit ettiğini, ancak yapılan tüm tespitlerin dikkate alınmayarak aleyhine ifade veren bir kaç tanığın beyanına itibar edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 09.06.2022 tarihli ve 2022/359 E., 2022/752 K. sayılı kararıyla; davacı tarafın çekişmeli bölümdeki edinme koşullarını ispat edemediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 353/1-b-1. maddesi gereğince istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçelerinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla istinaf kararının gerekçesiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddeleri.
3. Değerlendirme
Sinop ili, ... ilçesi, ... köyü 153 ada 5 parsel sayılı 23.558,79 m2 miktarlı ahşap ev, iki adet samanlık ve ambar, ahır, çeşme, tarla nitelikli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 261,76 m2 kısmının dava konusu edildiği, 153 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmalarında senetsizden, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinden davalıların mirasbırakanı ... adına tespit edildiği, tutanakta zilyedin taşınmaza 1975 yılında ev, ambar, samanlık, çeşme inşa ettiği ve ölü olup mirasçıları belirlenemediğinden adına tespit yapıldığının belirtildiği, tespitin dava açılmadığından 01.07.2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması HMK'nın 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle,
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.