"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/683 E., 2024/346 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen direnme kararı hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; mirasbırakan babaları ...'ın 2705 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 payı ile 2688 ada 180 parsel sayılı taşınmazını oğlu olan davalı ...'e satış, 2740 ada 2 parseldeki 3 nolu bağımsız bölümü ise gelini olan davalı ...'e ölünceye kadar bakım akdi ile temlik ettiğini, tüm temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adlarına tescilini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı ...; mirasbırakanın dava konusu taşınmazları vefa borcu ve minnet duygularıyla temlik ettiğini, ölümüne kadar birlikte yaşadıklarını, tüm bakım ve ihtiyaçlarını karşıladığını, ayrıca mirasbırakanın sağlığında davacılara da maddi yardımlarda bulunduğunu, başka taşınmazlar da bıraktığını; davalı ...; mirasbırakanın taşınmazı bakım karşılığında devrettiğini, yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 06.05.2015 tarihli ve 2014/52 Esas 2015/187 Karar sayılı kararı ile; 2740 ada 2 parseldeki 3 nolu bağımsız bölüm yönünden taşınmazın ölünceye kadar bakım akdi ile davalı ...'e temlik edildiği ve davalı ... tarafından akdin yükümlülüklerinin yerine getirildiği gerekçesiyle davanın reddine, davalı ...'e satış suretiyle devredilen diğer taşınmazlar yönünden ise muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 28.06.2018 tarihli ve 2015/13414 Esas, 2018/11596 Karar sayılı kararı ile; "...somut olayda, davalı ...'in, babası olan mirasbırakanın tüm ihtiyaçlarını karşılaması nedeniyle minnet duygusu ile taşınmazın kendisine devredildiğini savunduğu, tarafların annesi olan davalı tanığı ...'ın beyanlarından da mirasbırakana davalılar tarafından bakıldığı dosya kapsamı ile sabittir. Hemen belirtilmelidir ki; satışa konu edilen bir malın devrinin belirli bir semen karşılığında olacağı kuşkusuzdur. Semenin (bir başka ifade ile malın bedelinin) ise mutlaka para olması şart olmayıp belirli bir hizmet ya da emek de olabileceği kabul edilmelidir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 29.4.2009 günlü 2009/1-130 sayılı kararı). Esasen, yukarıda da değinildiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 günlü 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinin kabulü gerekir. Başka bir ifade ile murisin iradesi önem taşır. O halde, yukarıda değinilen somut olgular, açıklanan ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde mirasbırakan ...'ın gerçek irade ve amacının diğer mirasçıdan mal kaçırma olmadığı, kendisine özenle bakan oğlu davalıya minnet duyguları ile çekişmeli taşınmazları temlik ettiği, temlikin, bakım, hizmet ve emek karşılığı gerçekleştirildiği kabul edilmelidir. Hâl böyle olunca, davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B.Mahkemece Verilen Direnme Kararı
Mahkemenin 27.02.2019 tarihli ve 2019/1 Esas, 2019/110 Karar sayılı kararı ile; önceki gerekçe tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.
C. Hukuk Genel Kurulunca Verilen Birinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2022 tarihli ve 2020/1-127 Esas, 2022/1185 Karar sayılı kararıyla; "...direnme konusu taşınmazlara ilişkin açılan davada eksik harç tamamlatılmadan yargılamaya devamla davanın esası hakkında karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi ilk kararda harcı tamamlanmayan bu değer üzerinden vekâlet ücretine karar verilmiş olması, direnme kararında ise söz konusu eksiklik fark edilerek çelişki oluşturacak şekilde karar verilmiş olması da doğru değildir....” gerekçesiyle direnme kararının usul yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Hukuk Genel Kurulu Kararı Sonrası Verilen İkinci Direnme Kararı
Mahkemenin 22.02.2023 tarihli ve 2022/574 Esas, 2023/80 Karar sayılı kararıyla; bozma kararı doğrultusunda eksik harç tamamlatılarak önceki gerekçe tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.
E. Hukuk Genel Kurulunca Verilen İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen direnme kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 08.11.2023 tarihli ve 2023/1-855 Esas, 2023/1073 Karar sayılı kararı ile; “...dosya kapsamı ile dinlenen diğer tanık beyanlarından temliklerin mirasbırakanın tüm malvarlığını oluşturmadığı, murisin sağlığında çocuklarının her birine ekonomik olarak katkı sağladığı, davalıların murisin yanında davacılardan daha sık bulunduğu, tüm bakım ve ihtiyaçlarını karşıladıkları, mirasbırakanın diğer çocuklarına yapılan maddi yardımları telafi etmek adına dava konusu tasarrufları yapma ihtiyacı duyduğu, mirasbırakan ...'ın gerçek irade ve amacının diğer mirasçıdan mal kaçırma olmadığı, temlikin, bakım, hizmet ve emek karşılığı gerçekleştirildiği sonucuna varılmıştır. Öte yandan mirasbırakanın temlik tarihindeki asıl amaç ve iradesinin mal kaçırmak olmadığı hususu mahkemece de kabul edilmiş olmasına rağmen bu kabule rağmen temlik işleminin nihayetinde bu sonucu doğurduğu yönünde hatalı ve çelişkili gerekçe ile de yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Hâl böyle olunca, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi doğru olmamıştır...” gerekçesiyle direnme kararının bozulmasına karar verilmiş, davacılar vekilinin karar düzeltme istemi Hukuk Genel Kurulunun 06.03.2024 tarihli ve 2024/1-140 Esas, 2024/165 Karar sayılı kararı ile reddedilmiştir.
F. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma kararı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece mirasbırakanın sağlığında bakım ve gözetime ihtiyacı olup olmadığının değerlendirilmediğini, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamıyla mirasbırakanın ölünceye kadar kendi ihtiyaçlarını gördüğünün ve bakıma muhtaç olmadığının anlaşıldığını, yine tüm çocuklarının mirasbırakanla eşit oranda ilgilendiklerini, dolayısıyla taşınmazların minnet ve bakım karşılığı devredildiğinin kabul edilemeyeceğini, evlatların anne-babaya bakmasının ahlaki ödev olduğunu, mirasbırakanın mal kaçırma kastıyla gerçekte bağışlamak istediği taşınmazlarını davalı tarafa tapuda devrettiğini, kira geliri ve emekli maaşı olan mirasbırakanın taşınmaz satmaya da ihtiyacı olmadığını, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
09.09.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.