Logo

1. Hukuk Dairesi2024/309 E. 2025/877 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hile nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hileli temlikten haberdar olduğu tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açmadığı, bu sürenin davalı tarafından açılan elatmanın önlenmesi davasının kendisine tebliğ edildiği tarihte başladığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/228 E., 2023/1698 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/18 E., 2022/289 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vasisi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vasisi; eşi olan davacı ... ...’nun, davalı ... ile maliki olduğu 2582 ada 19 parsel sayılı taşınmazdaki 3 nolu bağımsız bölümün 28.000,00 TL bedelle satışı hususunda anlaştıklarını, davalı ...’ın satış bedelinin 11.000,00 TL'sini hemen ödeyeceğini, geri kalan kısmını ise satıştan bir hafta sonra ödeyeceği yönünde davacıyı ikna ettiğini, bunun üzerine davacının, maliki olduğu 3 nolu bağımsız bölümü 14.09.2001 tarihinde satış suretiyle davalı ...’a devrettiğini, ancak ...’ın satış gününde davacıya sadece 4.000,00 TL ve 1.000,00 USD Dolar ödediğini, başka herhangi bir ödemede bulunmadığı gibi satıştan bir gün sonra da babası ve eniştesi ile birlikte davacıyı dövdüğünü, temlikin hile ile yapıldığını, ...’ın da taşınmazı kötü niyetli olarak diğer davalı ...’a satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, olmadığı takdirde bedelin satış tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ...; dava konusu taşınmazı 09.07.2020 tarihinde ticari alacağına karşılık dava dışı ... ...’dan 96.000,00 TL bedelle satın aldığını, satış bedelinin 35.000,00 TL'sini ...’ın banka hesabına havale yaptığını, geri kalan bedelin ise alacağına mahsup edildiğini, tapu kaydına güvendiğini ve iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ...; davacı ile dava konusu taşınmazın satışı hususunda anlaştıklarını, ancak taşınmaz üzerinde hacizler bulunduğunu, bu nedenle hacze dayanak borçların tarafından ödendiğini ve hacizlerin kaldırıldığını, ancak davacının kötü niyetli olarak taşınmazı boşaltmadığını, bu nedenle taşınmazı Haci ...’e sattığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Gebze 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.11.2022 tarih 2021/18 Esas, 2022/289 Karar sayılı kararı ile; davacının dava konusu taşınmazı 14.09.2001 tarihinde davalı ...’ya satış suretiyle devrettiği, Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/33 Esas sayılı dosyası ile taşınmazı satın alan ...'nın, taşınmazı satan ...'na karşı elatmanın önlenmesi davası açtığı, anılan dosyanın dava tarihinin 14.01.2003, karar tarihinin ise 18.09.2003 olduğu, ...'nun davalı ... tarafından aldatıldığını en geç bu davanın dava dilekçesinin kendisine tebliğ edilmesi sonucunda anlamış olacağı ve söz konusu dosyanın dava dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren 1 yıl içinde dava açması gerektiği, ancak davacının hak düşürücü süre geçtikten sonra eldeki davayı açtığı gerekçesiyle hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vasisi vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 01.12.2023 tarih 2023/228 Esas, 2023/1698 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece yapılan soruşturma ve toplanan deliller, yapılan keşif ve aldırılan bilirkişi raporu, dinlenen taraf tanıklarının beyanları, dosya içerisine celp edilerek incelenen Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/33 Esas ve Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/616 Esas sayılı dava dosyaları içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davacının davalı ... tarafından aldatıldığını en geç Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/33 Esas sayılı dosyasının açıldığına ilişkin dava dilekçesinin kendisine tebliği ile öğrenmiş kabul edilmesi gerektiği, anılan davanın 18.09.2003 tarihinde karara bağlandığı dikkate alındığında, eldeki davanın açıldığı tarih itibariyle 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu, bu itibarla Mahkemece davanın reddine yönelik verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/(1).b.1. maddesi uyarınca davacı vasisi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vasisi vekili temyiz dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmaz davacı adına kayıtlı iken davalı ... ile 28.000,00 TL bedelle satışı hususunda anlaştıklarını, davacıya satış bedelinin bir hafta içinde ödeneceği söylenerek taşınmazı devretmesi hususunda baskı yapıldığını, ancak devir sonrası satış bedelinin ödenmediğini, ...’ın kötü niyetli olarak taşınmazı devrettiğini, taşınmazın sürekli el değiştirdiğini, hiçbir alıcının taşınmazı görmediğini, halen taşınmazda davacının oturmaya devam ettiğini, davacının taşınmazın satışından sonra davalı ... ve yakınları tarafından darp edildiğini, temlikin davacının iradesi sakatlanarak yapıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ...’nun maliki olduğu 10219 parsel sayılı taşınmazdaki 3 nolu bağımsız bölümün kat irtifakına ayrılan 34/152 payını 14.09.2001 tarihinde davalı ...’ya satış suretiyle devrettiği, ...’ın da taşınmazı 29.04.2008 tarihinde ... ...’e, ...’nın 16.02.2016 tarihinde ... ...’a, ...’in 12.02.2019 tarihinde ... Şakrulu’ya, ...’ın 10.02.2020 tarihinde ... ...’ya, onun da 09.07.2020 tarihinde davalı ...’a satış suretiyle devrettiği, Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/33 Esas sayılı dosyası ile ... tarafından davacı ... aleyhine elatmanın önlenmesi ve tazminat istekli dava açıldığı, Mahkemece elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, tazminat talebinin ise kısmen kabulüne karar verildiği, anılan kararın 27.09.2004 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vasisi vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vasisi vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 345,55 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.