Logo

1. Hukuk Dairesi2024/3582 E. 2025/542 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ölmüş kişilere karşı açılan tapu iptali ve tescil davasında dava şartı olan taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Ölü kişilere karşı dava açılamayacağı ve bu kişilerin mirasçılarının davaya dahil edilmesinin de mümkün olmadığı, taraf ehliyeti bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin, davanın husumetten reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/146 E., 2024/677 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Ardahan ili, Merkez ilçe, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 126 ada 6 parsel sayılı taşınmazın yarı yarıya malik olacak şekilde davalılar ... ve ... adına tescil edildiğini ancak bu taşınmazın davacının annesi ... ... ile davalıların babası ... ...’ya ait olduğunu, tapuda kayıtlı olduğunu, davacının annesinin de miras payı olduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile annesi ... mirasçıları adına miras hisseleri oranında tapuya tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... mirasçıları ve davalı ... mirasçıları ayrı ayrı sundukları beyan dilekçesi ile; murislerinin çok önce öldüğünü, davacının dayılarının öldüğünü bildiğini, buna karşın ölü kişiye karşı dava açtığını, Mahkemece mirasçı olarak davaya dahil edilmeden kendilerine dava dilekçesi gönderilmesinin usule aykırı olduğunu, açılan davanın öncelikle husumetten reddini, esas olarak da murislerinin diğer ... ... mirasçılarının miras hisselerini satın aldıklarını hatta davacının annesine miras payı karşılığı olarak başka bir taşınmaz verildiğini, davacı ve annesinin dava konusu taşınmazda bir hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafın dayandığı eski tapu kaydının 3 hudut itibari ile dava konusu taşınmaza uygun olduğunun mahalli bilirkişilerce doğrulanmış olduğu, eski tapu kaydında davacı ...'ün murisi olan ...'ün 1/13 payı olduğu, davacının iddiasını ispat ettiği ve tapulu taşınmazların zilyetlik yoluyla iktisabının mümkün olmadığı gerekçesiyle 126 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının 1/13 payının iptali ile 1/13 payın ...'ün veraset ilamındaki mirasçıları adlarına miras payları oranında, geri kalan 12/13 payın ise tapu malikleri olan ... ve ... üzerinde bırakılmak suretiyle tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafından davanın 20.04.2017 tarihinde ... ve ...'ya husumet yöneltilerek açıldığı, buna karşılık davalı olarak gösterilen ...'nın 20.01.1991 tarihinde, ...'nın ise 15.07.1999 tarihinde (dava tarihinden çok önce) öldüğü, HUMK’un 38. maddesi delaletiyle TMK’nın 28. maddesi hükmü ve 04.05.1978 tarihli 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince kural olarak ölü kişiye karşı dava açılamayacağı, aynı şekilde kural olarak ölü kişi aleyhine dava açılması halinde davanın mirasçılara yöneltilmesinin de mümkün olmadığı, zira ölü kişinin taraf ehliyetinin bulunmadığı, somut uyuşmazlıkta 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesinin uygulanma koşullarının da bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken ölü ... ve ... mirasçılarının davaya dahil edilmek suretiyle davanın esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle davalıların istinaf isteminin kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın 6100 sayılı HMK'nın m.114/1-d bendi uyarınca ve 115/2. maddesi gereğince dava şartı (taraf ehliyeti) yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

Davacı temyiz dilekçesinde özetle; HMK'nın 124. maddesi gereğince dava dilekçesinde tarafın eksik ya da yanlış gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa hakimin, karşı tarafın rızasını almadan taraf değişikliğine gidebileceğinin düzenlendiğini, davalı ... ve ... mirasçılarının veya ölü yakınlarının tarafınca bilinemeyeceğini, bu hatanın yargılama sırasında giderildiğini, İlk Derece Mahkemesinde yargılamanın 3 yıl sürdüğünü, İstinaf Dairesinde de incelemenin 4 yıl sürdükten sonra davanın usulden reddine karar verilmesinin kanuna ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek ve re'sen tespit edilecek sair nedenlerden dolayı temyiz başvurusunun kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılmış tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Ardahan ili, Merkez ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmalarında 126 ada 6 parsel sayılı 1.378,12 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz ev, ahır ve arsası vasfıyla 1/2'şer hisse oranında ... ve ... adına irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilmiştir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacının temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.