"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/333 E., 2016/16 K.
HÜKÜM : Kabul - Tavzih Talebi Ret
Taraflar arasında görülen tapu kaydında yanlış yazılan payın düzeltilmesi davası sonunda davanın kabulüne dair verilen hükmün kesinleşmesinden sonra davacı tarafça tavzih talebinde bulunulması üzerine, tavzih isteminin reddine ilişkin olarak verilen ek karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I.DAVA
Davacı; dava konusu 684 parsel sayılı taşınmazla ilgili Pendik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.10.1993 tarih 1993/549 E., 1993/482 K. sayılı ilamının infazı sırasında tapuda payların hatalı olarak tescil edildiğini ileri sürerek tapu sicilindeki yanlışlığın TMK'nın 1027. maddesine göre düzeltilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
İstanbul Anadolu 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.10.2013 tarihli ve 2012/783 Esas, 2013/522 Karar sayılı kararıyla; Tapu Müdürlüğünce hükmen tescil işleminin yapılmasında tapu kütüğünde ve Mahkeme kararında belirtilen payda miktarında hata yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı ... adına kayıtlı 199/4608 paydan 50/4608 payın, davalı ... adına kayıtlı 103/4608 paydan 50/4608 payın iptaline, iptal edilen toplam 100/4608 payın ... adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 16.02.2015 tarihli ve 2014/3321 Esas, 2015/2226 Karar sayılı kararıyla; "Toplanan deliller ve tüm dosya içeriği ile Pendik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.10.1993 tarih 1993/549 E., 1993/482 K. sayılı kararı ile, ... uhdesinde bulunan 4944/215040 paydan 2472/215040 payın ... adına hükmen tesciline, 2472/215040 payın da ... üzerinde bırakılmasına karar verilmesine karşın 16.11.1993 tarih ve 5064 yevmiye numaralı işlemle 2472/110592 payın ... adına hükmen tescil edildiği ve 2472/110592 payın ... üzerinde hükmen bırakıldığı, böylece çekişme konusu 2 pafta 684 parsel sayılı 37.000 m² yüzölçümlü taşınmazın tapu kaydında paylar toplamı ile paydanın eşit olmadığı saptanarak davanın kabul edilmiş olması kural olarak doğrudur. Ne var ki, başlangıçta ...’ın kayden malik olduğu 4944/215040 payın yarısı haricen ...’e satılmış olup ...’in payını 01.04.2008 tarih ve 3480 yevmiye ile davalı ...'a; ...’ın payını 25.10.2007 tarih, 9558 yevmiye no ile diğer davalı ...’e sattığına ve artık ... taşınmazda pay sahibi olmadığına göre, düzeltilmiş paylar davalılar ... ve ... adına yazılması gerekirken HMK 26.maddesi gözardı edilerek istek olmadığı halde ... adına pay tescili doğru değildir. " gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İstanbul Anadolu 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.01.2016 tarihli ve 2015/333 Esas, 2016/16 Karar sayılı kararıyla; Tapu Müdürlüğünce hükmen tescil işleminin yapılmasında tapu kütüğünde ve mahkeme kararında belirtilen payda miktarında hata yapıldığı, ...'ın taşınmazdaki payını 25.10.2007 tarihinde davalı ...'e sattığı, artık ...'ın taşınmazda pay sahibi olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu 684 parsel sayılı taşınmazda davalı ... adına kayıtlı 199/4608 paydan 50/4608 payın, davalı ... adına kayıtlı 103/4608 paydan 50/4608 payın iptali ile tapu sicilinden terkin edilmesine karar verilmiş, Dairece karar onanmış, davalıların karar düzeltme isteği 24.12.2018 tarihinde reddedilerek karar kesinleşmiştir.
C.Tavzih Talebi
Davacı, 11.11.2022 tarihli tavzih talep dilekçesinde; dava konusu 684 parsel sayılı taşınmazla ilgili Pendik 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.10.1993 tarih 1993/549 Esas, 1993/482 Karar sayılı ilamının infazı sırasında tapuda payların hatalı olarak tescil edildiğini, bu hatanın düzeltilmesi için açılan davada İstanbul Anadolu 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.01.2016 tarihli 2015/333 Esas, 2016/16 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile davalı ... adına kayıtlı 199/4608 paydan 50/4608 payın, davalı ... adına kayıtlı 103/4608 paydan ise 50/4608 payın iptal edilerek tapu sicilinden terkinine karar verildiğini, kararın derecattan geçerek kesinleştiğini, ancak hükmün infaz aşamasında anılan karar ile de hatanın giderilmediğini, halen taşınmazda 8/645120 pay fazlalığının oluştuğunu, hatanın düzeltilmesi için davalılar adına kalan 8/645120 payın davalılardan eşit oranda iptal edilmesi gerektiğini ileri sürerek hüküm kesinleştikten sonra tavzih talebinde bulunmuştur.
D. Tavzih Talebi Üzerine Mahkeme Ek Kararı
Mahkemenin 23.11.2022 tarihli ek kararıyla; tavzih istenilen konunun teknik bilgi gerektirdiği gerekçesiyle tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
V.TEMYİZ
A.Mahkemece Verilen Ek Karara Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme kararının infaz edildiğini, ancak yine de taşınmaz üzerindeki hisse hatasının giderilemediğini, mahkeme kararı uygulandıktan sonra davalılardan ...'in 7420/645120 payı ve Levent Arat'ın 20860/645120 payı olmak üzere taşınmazın toplam 645128/645120 paylı olduğu ve 8/645120 pay fazlalığının oluştuğu, oluşan pay hatasının giderilebilmesi için davalılar üzerinde kalan toplam 8/645120 payın daha davalılar payından eşit oranda iptal edilmesi gerektiğini, tavzih talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; tapu iptali ve terkin hükmünün tavzihi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 305. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen tavzih talebinin reddine ilişkin ek kararın usul ve kanuna uygun olduğu, özellikle, HMK'nın 305. maddesi gereğince hükmün icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her birinin hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın gederilmesini isteyebileceği, ancak tavzih talep edilen hükmün infaz edildiği, ayrıca hükümde düzeltilmesi talep edilen hususun tavzih yoluyla düzeltilemeyeceği gözetilerek talebin reddine karar verilmiş olması doğru olduğuna göre temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler ek kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan ek kararın ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j bendi gereğince temyiz eden davacıdan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.