"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/801 E., 2023/704 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kurşunlu Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/185 E., 2021/123 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın bir kısım davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı bir kısım davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Çankırı ili, .... ilçesi, ... köyünde kain 116 ada 34, 102 ada 46, 50, 81; 109 ada 50, 54, 93, 103, 104; 112 ada 3, 115 ada 40, 118 ada 52, 126 ada 55, 131 ada 25, 139 ada 60, 141 ada 11, 171 ada 5 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespiti sırasında, davalıların mirasbırakanı ...'ın tespit bilirkişileri, köy muhtarı ve ihtiyar heyetine haksız menfaat temin etmek suretiyle 1/2'şer paylarını kendi adına, bakiye payların da davacıların ortak murisi ... ...'nin mirasçıları davacılar ... ile diğer davacılar murisi ölü... ile ölü ... adlarına elbirliği hâlinde tespit ve tescilini sağladığını, aslında taşınmazların tamamının davacıların kök murisi ...'a ait olduğunu, ... ...'nin taşınmazların bir kısmını önceden satın aldığını, bir kısmının eşi ...'nin akrabalarından ... ...'ye intikâl ettiğini, bir kısmının da babası ...'tan tek çocuk ... ...'ye intikâl ettiğini, ... ...'nin satın alımına ilişkin delil olarak sunduğu Osmanlıca senetlerin dava konusu 109 ada 54, 115 ada 40, 131 ada 25 ve 139 ada 60 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin olduğunu ileri sürerek davalıların murisi ... adına kayıtlı 1/2'şer payların iptali ile davacıların ortak murisi ... mirasçıları olan davacı ..., ... ve... adlarına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar, benzer mahiyetteki cevap dilekçelerinde özetle; hak düşürücü sürenin dolduğunu, murisleri ...'ın 2003'teki kadastro tespitinden 30 yıl önce 1974 yılında öldüğünü, iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu, kadastro tespiti sırasında davalıların ailesinden kimsenin hazır bulunmadığını, davacıların hepsinin taşınmazlar başında hazır olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
2.Davalılar ...,...,..., vekili beyan dilekçesinde özetle; kadastro tutanaklarının son askı ilân gününün 17.11.2006 cuma günü olması sebebiyle, kadastro öncesi nedenlerle açılacak davanın son gününün 17.11.2016 olduğunu, eldeki davanın 18.11.2016 tarihinde 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, davalıların murisi...'ın tespitlerden önce 1974 yılında öldüğünü belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadastro tutanaklarının hepsinin 19.10.2006 ilâ 17.11.2006 tarihleri arasında askı ilâna çıkarıldığı, her ne kadar tutanakların 20.11.2006 tarihinde kesinleştiği yazmakta ise de 30 günlük yasal süre hesaplandığında tespitlerin 18.10.2006 tarihinde kesinleştiği, davanın da son gün olan 18.10.2016 tarihinde süresinde açıldığı, davacının delil olarak ibraz ettiği Osmanlıca evrakın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde yazılı belgelerden olmadığı, nitekim taşınmazların senetsizden tespit edildikleri, keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ve tanıkların beyanlarına göre davacı ... ailesi ile davalı ... ailesinin akraba oldukları....ailesinin taşınmazlarda hakkının olduğu, davacı ...'ın beyanına göre davalıların murisi ...'ın annesi ...'nın, davacıların kök murisi ...'ın kardeşi olduğu, taşınmazların bir kısmının ... ... tarafından satın alındığı, bir kısmının büyük dedeleri ...'tan intikâl ettiği, tespit sırasında taşınmazların yarısının ... adına tespit edildiğini öğrendiklerinde davalı aileyle anlaşmaya çalıştıkları, davalı ...'ın sunduğu anlaşma senedine göre tarafların anlaşmaya teşebbüs ettikleri, Mahkemece davacı tarafından sunulan Osmanlıca evrakın dava konusu taşınmazla irtibatlandırılmasının istenmesi üzerine davacı vekilinin belgeleri 5 adet taşınmazla irtibatlandırdığı, Osmanlıca evrak tercümeleri esas alınarak yeniden keşif yapmak için taleplerinin sorulması üzerine davacı ... ve davacı vekilinin 21.12.2021 tarihli celsede keşif taleplerinin olmadığını, zira köyde taşınmazların sınırında yer ... kişilerin ismini bilecek yaşta kimsenin bulunmadığını beyan ettikleri, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Bir kısım davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıkların dava konusu taşınmazın davacı ... ailesine ait olduğunu beyan ettikleri, icar parasının ... ailesine verildiğini, vergilerin ... ailesi tarafından ödendiğini, davacıların murisi ...'ın ... adında kardeşi olmadığını, davacıların kök murisi ...'ın tek çocuğunun ... ... olduğunu, Mahkeme aksi kanaatteyse Osmanlıca tapularla ilişkilendirilen taşınmazlar bakımından davayı kabul etmesi gerektiğini, sunulan Osmanlıca evrakta ... ...'nin bir kısım taşınmazı eşi ...'nin akrabalarından aldığının belgelendiğini, keşif yapılması gerekiyorsa Mahkemenin davacının beyanı ile bağlı olmadan keşif kararı vermesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ve tanıkların tamamının davalı ve davacı tarafların akraba olduklarını, ...'ın annesi ...'nın ... ailesine mensup olduğunu, mahalli bilirkişi H... Y...'ın ...'ın annesinin davacıların murisi ...'ın kardeşi olduğunu, her ikisinin de ... çocukları olduğunu, taşınmazlarda her iki tarafın da hakkı bulunduğunu beyan ettiği, davacı ...'ın davalıların babaannesi ...'nın, dedeleri ... 'ın kardeşi olduğunu, ... 'ın baba adının ... olup ... ... olarak bilindiğini, ... ...'ın 3 kızı 1 oğlu olduğunu, taşınmazların bir kısmının dedesi ... ...'tan intikâl ettiğini beyan ettiği, davacıların kök murisi ...'ın veraset ilâmında ve UYAP'tan çıkarılan nüfus kaydında sadece ... ... mirasçıları mirasçı olarak görünse de mahalli bilirkişi, tanık ve bir kısım davacıların beyanlarıyla ... ... ve ...'nın kardeş olduklarının beyan edildiği, UYAP'tan alınan nüfus kayıtlarında davacıların mirasbırakanı ... ... ile davalıların mirasbırakanı ...'ın annesi ...'nın her ikisinin de ana baba adının ... ve ... olduğu, bu durumun davacılar murisi ... ... ile davalılar murisinin annesi ...'nın kardeş olduklarını doğruladığı, davacıların tek başlarına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiaları ve taksimin kesin ve şüpheden uzak şekilde ispat edilemediği gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Bir kısım davacılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesini tekrar etmekle Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararın ortadan kaldırılmasını ve İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, miras yoluyla gelen hak, irsen intikâl ve satın alım nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369/1, 370 ve 371. maddeleri,
6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu'nun 190. maddesi,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya kapsamından, dava konusu Çankırı ili, .... ilçesi, .... köyünde kain 116 ada 34, 102 ada 46, 50, 81; 109 ada 50, 54, 93, 103, 104; 112 ada 3, 115 ada 40, 118 ada 52, 126 ada 55, 131 ada 25, 139 ada 60, 141 ada 11, 171 ada 5 parsel sayılı taşınmazların 2006 yılının 8. ve 11. aylarındaki kadastro tespiti sırasında senetsizden, 1'er hissesi davalıların ortak murisi ...'a 1'er hissesi davacıların ortak murisi ...'a cedlerinden intikâlen ve taksimen geldiği, 20 yılı aşkın nizasız, fasılasız ve malik sıfatıyla zilyetliklerinde iken...'ın 01.01.1975'te ölümüyle geriye ismi belirlenemeyen mirasçılarının kaldığı, hâlen mirasçılarının zilyetlik ve tasarruflarının devam ettiği, ... ...'nin de 04.11.1954 tarihinde ölümüyle geriye mirasçıları ..., ... ve ...'in kaldığı, mirasçı ...'in 26.12.1337'de ölümüyle kızı davacı ...'ın kaldığı, diğer mirasçılar ... ve ...'in ölümüyle de geriye ismi belirlenemeyen mirasçılarının kaldığı gerekçesiyle taşınmazların 1/2'şer payının ölü ... adına, 1/2'şer payının da el birliği halinde malik oldukları belirtilerek ... mirasçıları olan davacı ..., ölü..., ölü ... adlarına tespit edildiği, 19.10.2006 ilâ 17.11.2006 cuma günü arasındaki askı ilân süresinde dava açılmaksızın tespitlerin 20.11.2006 pazartesi günü kesinleştiği, eldeki davanın da 18.11.2016 tarihinde süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup bir kısım davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Bir kısım davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.