"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ: 19.04.2022
SAYISI : 2021/36 E., 2022/69 K.
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş; kararın bir kısım davalılar ..., ..., ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; 19.04.2022 tarihli ek karar ile bir kısım davalılar vekilinin temyiz isteğinden vazgeçilmiş sayılmasına karar verilmiş, ek kararın bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 25.03.2024 tarihli kararı ile ek karar ortadan kaldırılarak nispi temyiz harcının tamamlanması için dosya Mahkemesine geri çevrilmiş ve eksik harcın tamamlandığı anlaşılmış olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; dava konusu 777 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitine Hazine tarafından itiraz edilmesi üzerine Çatalca Kadastro Mahkemesinin 1973/226 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında 26.03.1975 tarihinde taşınmazı resmi olarak satın aldığını, ancak satış kaydı dikkate alınmadan Kadastro Mahkemesinin kararı ile taşınmazın davalıların mirasbırakanları adına tescil edildiğini, ayrıca taşınmazı satın aldığı tarihten itibaren nizasız, fasılasız ve malik sıfatıyla kendisinin kullandığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., ..ve ...; Kadastro Mahkemesinde kararının kesinleşme tarihi itibariyle 20 yıllık sürenin dolmadığını, bahsedilen satıştan haberleri olmadığını, dava hakkının zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini istemişlerdir.
Davalı ..., ....ve...; davayı kabul ettiklerini bildirmişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.06.2015 tarih, 2015/10 Esas, 2015/470 Karar sayılı kararıyla; 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 14.09.2020 tarih 2019/1648 Esas, 2020/4074 Karar sayılı kararıyla; kadastro tespitinin 15.04.1972 tarihinde yapıldığı, 16.03.1975 tarihinde de davacının taşınmazı kayden satın aldığı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık sürenin eldeki davada uygulanamayacağı gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemenin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; davacının usulüne uygun olarak Tapu Müdürlüğünde resmi akit ile taşınmazı davalıların murisinden devraldığı, bu şekilde zilyetliğin de davacıya devredildiği, davacıya yapılan devir sonucu taşınmazın davacı adına tescil edilmesi gerekirken tescilin yolsuz olarak davalıların murisleri adına yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma kararından sonra bozma kararı ve diğer evraklar taraflara tebliğ edilmeden karar verildiğini, zilyetliğe ilişkin bir iddia olmamasına rağmen Mahkemece ileri sürülmeyen bir nedene dayanılarak davanın kabul edildiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 777 parsel sayılı taşınmazın 15.04.1972 tarihinde 1/2’şer paylı olarak davalıların murisleri ... ve Nebiye Yener adlarına tespit edildiği, dava dışı Hazine tarafından tespite itiraz edilmesi üzerine Çatalca Tapulama Mahkemesinin 1973/226 Esas sayılı dosyasında yargılamaya başlandığı, yargılama devam ederken davalıların murisleri Ahmet Lütfü ve Nebiye’nin dava konusu taşınmazdaki paylarının tamamını davacı ... ’a 26.03.1975 tarih ve 477 yevmiye numaralı resmi akit ile satış suretiyle temlik ettikleri, Çatalca Tapulama Mahkemesinin 30.12.1977 tarih, 1973/226 Esas, 1977/141 karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, kararın 02.03.1978 tarihinde kesinleştiği ve dava konusu taşınmazın 777 parsel olarak hükmen davalıların murisleri adına tescil edildiği, 777 parsel saylı taşınmazın 30.06.2021 tarih, 14439 yevmiye nolu işlem ile 144 ada 5 parsel olduğu anlaşılmaktadır.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın, bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; bir kısım davalılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle:
Bir kısım davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, Aşağıda yazılı 4.101,55 TL bakiye onama harcının temyiz eden bir kısım davalılardan alınmasına,Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,20.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.