"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/434 E., 2023/1322 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Arhavi Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/48 E., 2022/266 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve bileştirilen davalarda davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde; Artvin ili, Arhavi ilçesi, Arılı köyü çalışma alanında bulunan 164 ada 4, 6 parsel, 165 ada 1 parsel, 128 ada 3 parsel, 136 ada 4 parsel, 108 ada 1 parsel, 111 ada 11 parsel, 111 ada 5 parsel, 112 ada 2, 5 parsel ve Küçükköy köyü 183 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına, Arılı köyü 164 ada 3 parsel 136 ada 3 parsel, 111 ada 4 parsel, 112 ada 2, 3 parsel ve Küçükköy köyü 183 ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına; Arılı köyü 164 ada 5 parsel, 167 ada 1 parsel, 136 ada 1 parsel, 111 ada 10 parsel, 112 ada 6 parsel, 182 ada 2 parsel, 183 ada 10, 2, 55 parsel ve Küçükköy köyü 183 ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ... ... mirasçıları adına tespit edildiğini, ancak taşınmazların ortak mirasbırakan ...'tan kaldığını ve ... terekesinin taksim edilmediğini, davalıların diğer mirasçılara yer vermemek adına kadastro sırasında taşınmazları kendi adlarına tescil ettirdiğini, davacıların da miras payının bulunduğunu ileri sürerek taşınmazların tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tescilini talep etmiştir.
Davacı vekili bilahare sunduğu dilekçelerle 108 ada 1 parsel ve 182 ada 2 parsel numaralarının hatalı bildirildiğini, çekişmeye konu taşınmazların esasen 109 ada 1 parsel ve 182 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar olduğunu bildirmiştir.
Davacı ... 30.03.2021 tarihli dilekçesi ile davaya konu taşınmazların annesi ve kardeşleri arasında taksim edildiğini, taksim sırasında annesi ... ...'ın dava konusu taşınmazlardan herhangi bir hak talep etmediğini, buna rağmen haberi olmaksızın eldeki davanın açıldığını belirterek davadan feragat etmiş, bu davacı yönünden davanın tefrikine karar verilmiştir.
Davacı vekili 21.10.2021 tarihli dilekçe ile çekişmeli 136 ada 4 parsel sayılı taşınmazda paydaş olan ...'ın davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
Birleştirilen 2021/79 Esas sayılı davada davacı ... vekili dava dilekçesinde; Artvin ili, Arhavi ilçesi, Arılı köyü çalışma alanında bulunan 164 ada 4, 6 parsel, 165 ada 1 parsel, 128 ada 3 parsel, 136 ada 4 parsel, 109 ada 1 parsel, 111 ada 11 parsel, 111 ada 5 parsel, 112 ada 2, 5 parsel ve Küçükköy köyü 183 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına (136 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payla ... eşi ... adına); Arılı köyü 164 ada 3 parsel, 136 ada 3 parsel, 111 ada 4 parsel, 112 ada 2, 3 parsel ve Küçükköy köyü 183 ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına tespit edildiğini, ancak taşınmazların ortak mirasbırakan ...'tan kaldığını, davalı ...'ın muhtarlık döneminde yapılan kadastro tespitinde taşınmazların davalılarca kendi aralarında paylaşılarak adlarına tescil ettirildiğini, oysa davacı ve diğer mirasçıların da miras payının bulunduğunu ileri sürerek taşınmazların tapu kaydının iptali ile miras payı oranında davacı adına tescilini talep etmiştir.
Birleştirilen 2021/78 Esas sayılı davada davacı ... vekili dava dilekçesinde; Artvin ili, Arhavi ilçesi, Arılı köyü çalışma alanında bulunan 164 ada 4, 6 parsel, 165 ada 1 parsel, 128 ada 3 parsel, 136 ada 4 parsel, 109 ada 1 parsel, 111 ada 11 parsel, 111 ada 5 parsel, 112 ada 2, 5 parsel ve Küçükköy köyü 183 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına; Arılı köyü 164 ada 3 parsel, 136 ada 3 parsel, 111 ada 4 parsel, 112 ada 2, 3 parsel ve Küçükköy köyü 183 ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına; Arılı köyü 164 ada 5 parsel, 167 Ada 1 parsel, 136 ada 1 parsel, 111 ada 10 parsel, 112 ada 6 parsel, 182 ada 1 parsel, 183 ada 10, 2, 55 parsel ve Küçükköy köyü 183 Ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ... ... mirasçıları adına tespit edildiğini, ancak taşınmazların ortak mirasbırakan ...'tan kaldığını ve ... terekesinin taksim edilmediğini, davalıların diğer mirasçılara yer vermemek adına kadastro sırasında taşınmazları kendi adlarına tescil ettirdiğini, davacının da miras payının bulunduğunu ileri sürerek taşınmazların tapu kaydının iptali ile miras payı oranında davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Asıl davada davalılar vekili cevap dilekçesinde; mirasbırakan ...'in ..., ..., ... ... ve ... adlı 4 çocuğunun bulunduğunu, ... ...'nın 1954 yılında bekar vefat ettiğini, ...'nin çocuksuz öldüğünü, mirasbırakanın ... ...'nın ölümünden kısa süre sonra tüm evlatlarının katılımıyla taşınmazlarını taksim ettiğini, ...'nin çocuksuz olması nedeniyle taşınmazlardan herhangi bir talepte bulunmadığını ve haklarını kardeşlerine bıraktığını, mirasçılardan ...'in daha sonra çocukları arasında taksim yaptığını, ... çocuklarından ...'ın ... kızı ...'nin evlatlığı olduğunu, ... çocuklarından davacılar murisi ...'nin eşinin aynı köyden olup köyde birçok arazilerinin bulunması nedeniyle babadan gelen arazilerden hak talep etmediğini, yine ... çocuklarından Hanıme’nin de herhangi bir hak talebinde bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Birleştirilen 2021/78 Esas sayılı davada davalılar vekili cevap dilekçesinde; asıl davadaki savunmalarını tekrarlamış, ...'ın taşınmazları çocukları arasında taksim ettiğini, ... çocuklarından ...'ın kök murisin kızı ... Öztabak'ın evlatlığı olduğunu, ... çocuklarından davacılar murisi ...'nin eşinin aynı köyden olup köyde birçok arazilerinin bulunması nedeniyle babadan gelen arazilerden hak talep etmediğini, davacı ...’nin de taksim sırasında herhangi bir hak talebinde bulunmadığını, daha önce feragat ettiği bu hak yönünden talepte bulunamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.
Birleştirilen 2021/79 Esas sayılı davada davalılar vekili cevap dilekçesinde; asıl davadaki savunmalarını tekrarlamış, ... ... mirasçıları tarafından taksim yapıldığını, davalı ...'ın bizzat ablasıyla konuşarak taşınmazları miras payları oranında paylaşmayı teklif ettiğini, davacının murisinin ise evliliğinden ötürü eşinin taşınmazlarıyla bile ilgilenmediğini bu sebepten herhangi bir taşınmaz istemediğini dile getirdiğini, davalı ...’nın kadastro tespitleri sırasında da davacı ve ailesine kadastro tespitlerinde ablasının adının yazılabileceğini belirttiğini ancak kendilerinin murisin hak istemediği taşınmazlardan kendilerinin de hak talep etmelerinin mümkün olmadığını söyleyerek bunu istemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mirasbırakanın sağlığında taşınmazlarını paylaştırdığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davalarda davacılar vekilleri tarafından ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl dosyada davacılar arasında bulunan ...'ın Mahkemeye sunduğu feragat dilekçesinde dava konusu taşınmazların anne ve kardeşleri arasında taksim edildiğini, taksim sırasında annesi ... ...'ın dava konusu taşınmazlardan hiçbir hak talep etmediğini, eldeki davanın kendisinden habersiz olarak açıldığını beyan ettiği, yapılan keşifte dinlenen beyanlara göre ...'in sağlığında yerlerini iki oğlu ... ve ...’e paylaştırdığı ve zilyetliğini teslim ettiği, ... ve ...'in daha sonra bu yerleri kendi çocukları arasında paylaştırdıkları ve yine kız çocuklarının yer talebinde bulunmadıkları, bu hususun yakın akraba konumundaki tanıklar ve yerel bilirkişilerin görgüye dayalı beyanları ile açıkça doğrulandığı, taşınmazların ölene kadar ... ve ... tarafından kullanılmasının zilyetliğin teslim edilmediği anlamına gelmediği, baba oğul arasında kısa elden teslim yoluyla da zilyetliğin teslim edilebileceği, mirasbırakanın sağlığında yaptığı taksim işleminin hukuki niteliği itibarıyla bağışlama olduğu, tüm bu nedenlerle Yerel Mahkemece asıl ve birleştirilen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle asıl ve birleştirilen dosyalarda davacılar vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Asıl davada davacılar vekili temyiz dilekçesinde; kök muris ...'tan bu yana hiçbir taksim yapılmadığını, davalıların diğer mirasçılara yer vermemek adına adlarına tespit yaptırdığını, hükme esas alınan tanık beyanlarının duyuma dayalı olduğunu, somut veriye dayanmayan beyanlara itibar edilemeyeceğini, davacı ...'ın eşinin baskısı nedeniyle davadan feragat ettiğini, davalı ... hakkında tüm mirasçılarla dava açılmasının husumet nedeniyle olanaksız olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Birleştirilen 2021/79 Esas sayılı davada davacı ... vekili temyiz dilekçesinde; dava dilekçesindeki hususları tekrarlamış, kök muris ...'tan bu yana hiçbir taksim yapılmadığını, kadastro tespiti sırasında kız kardeşlerin hariç tutularak tüm taşınmazların haksız bir şekilde davalılar adına tespit edildiğini, kız çocuklarına hiçbir pay verilmediğinin aşikar olduğunu, taksimden söz etmenin mümkün olmadığını, tespit sırasında hayatta bulunmayan Ümmiye Şeker’in kızı davacı ...'e haber verilmediğini, taşınmazları ölene kadar kullanan ... ve ...'in bu taşınmazları kimseye bağışlamadığının da açıkça ortada olduğunu, ... ...'ın taşınmazları ölünceye kadar tek başına kullandığını, ...'ın okulunu bitirdikten sonra Ankara'da ikamet ettiğini, ...'ın ise 20 sene önce memlekete geldiğini, ...'ın ise oğlu ...'dan yardım aldığını, dava açmaya hazırlanan ... ...'ün son anda davalıların baskısı ve menfaat anlaşması ile vazgeçtiğini, yine ...’ün davalılar tarafından ikna edildiğini, davalılar tarafından taksim savunması getirilmişken Mahkemece bağış yapıldığı gerekçesiyle karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalı ... yönünden verilen kararın hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Birleştirilen 2021/78 Esas sayılı davada davacı ... vekili temyiz dilekçesinde; 2021/79 Esas sayılı dosya yönünden verilen temyiz dilekçesindeki hususları tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun/HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dosyanın incelenmesinden; çekişmeli taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar ..., ..., ... ve ... ... adına tespit edildiği, kadastro tespitlerinin 2011 ve 2012 yıllarında (26.11.2011, 19.01.2012, 26.01.2012) kesinleştiği, ... ...'ın ölümü üzerine kendisi adına kayıtlı taşınmazların 05.01.2021 tarihinde mirasçılarına intikal ettiği, asıl ve birleştirilen davaların 2021 yılında hak düşürücü süre içerisinde miras yoluyla gelen hakka dayanılarak açıldığı, kök mirasbırakan ... ...'ın 1973 yılında öldüğü, çocuklarından ... ...'nın kendisinden önce ölmesi nedeniyle geriye 3 çocuğunun kaldığı, çocuklarından ...'nin de çocuksuz öldüğü, asıl ve birleştirilen davalardaki tarafların kök mirasbırakanın diğer iki çocuğu olan ... ve ... mirasçıları olduğu, dinlenen bir kısım tanıkların da kök mirasbırakanın mirasçısı olduğu anlaşılmıştır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup asıl ve birleştirilen davalarda davacılar vekilleri tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Asıl ve birleştirilen davalarda davacılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye onama harçlarının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.