Logo

1. Hukuk Dairesi2024/681 E. 2025/1834 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vakıf malının kamulaştırılması nedeniyle, kamulaştırma bedelinin Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca davacı vakfa ödenip ödenmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin yargılama sırasında Hazineye aktarılmasına karar verildiği ve davacının davayı Hazineye yönelttiği gözetilerek, HMK’nın 125. maddesi gereğince Hazine hakkındaki davanın kabulüne ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/350 E., 2022/378 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; 2492 ada 8 parsel sayılı ... Sultan Vakfından olan taşınmazın 1/2 payının ... oğlu ..., 1/2 payının Mustafa oğlu Aziz adlarına kayıtlı olduğunu, taşınmaz maliklerinin gaip olduğundan İstanbul Defterdarının kayyım tayin edildiğini, taşınmazın kamulaştırıldığı ve kamulaştırma bedeli 65.865,00 TL’nin kayyım hesabına aktarıldığını ileri sürerek 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi gereği 65.865,00 TL’nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı; davacının %10 taviz bedelini isteyebileceğini, kamulaştırma bedelinin tamamını isteyemeyeceğini, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 02.05.2013 tarihli ve 2011/331 Esas, 2013/173 Karar sayılı kararıyla; iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kayyım vekili tarafından temyiz isteminde bulunulması üzerine, Dairenin 11.12.2014 tarih 2014/10715 Esas, 2014/19440 Karar sayılı kararı ile; eksik araştırma ile karar verildiği, kabule göre de dava dilekçesinde talep olmadığı halde kayıt maliklerinin gaipliğine karar verilmiş olması ve davalı Kayyımın davada yasal hasım konumunda olduğundan harç, yargılama gideri ve bu giderlerden sayılan vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.

Mahkemenin 01.10.2015 tarihli 2015/106 Esas, 2015/334 Karar sayılı davanın kabulüne ilişkin olarak verilen kararına karşı davalı kayyım vekilince temyiz isteminde bulunulması üzerine, Dairenin 25.06.2020 tarihli 2017/2719 Esas, 2020/3107 Karar sayılı kararı ile; bozmaya uyulmasına rağmen bozmaya uygun işlem yapılmadığı, kayıt maliklerinin mirasçılarının bulunup bulunmadığının Nüfus Müdürlüğünden araştırılmadığı, taşınmazın ilk tesisinden itibaren tüm tapu kayıtları, kadastro tespit tutanağı, tespite ve kayıt malikleri adına tescile esas belgelerin getirilmediği, ... Sultan Vakfının niteliği ve taşınmazın icareteynli veya mukataalı taşınmazlardan olup olmadığının tespit edilmediği, kabule göre de davalı Kayyımın harçtan muaf olmadığı bozma ilamının maddi hataya dayalı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Kayyım aleyhine açılan davanın husumetten reddine, dahili davalı Hazine aleyhine açılan davanın taşınmazın evveliyatı ... Sultan Vakfına ait olduğundan kamulaştırma bedelinin davacı hesabına ödenmesi gerektiği gerekçesiyle kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Dahili davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; eksik araştırma ile karar verildiğini, tapu kaydının tedavülleri ile getirilmediğini, Vakfa ilişkin bilgiler istenerek uzman bilirkişiden rapor alınmadığını, iddianın ispat edilemediğini, emniyet araştırması ve ilan yapılmadığını, yeni bir dava dilekçesi ile taraf değişikliği yapılması gerekirken usul ve yasaya aykırı işlem yapıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, 5737 sayılı Kanun'un 17. maddesi uyarınca vakfına dönmesi gerektiği ileri sürülen taşınmazın kamulaştırılması nedeniyle kamulaştırma bedelinin tahsili isteğine ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, dava konusu kamulaştırma bedelinin yargılama sırasında İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.12.2013 tarih 2011/345 Esas, 2013/414 Karar sayılı, 20.02.2014 tarihinde kesinleşen kararı ile Hazineye aktarılmasına karar verildiği, davacı vekilinin 17.03.2021 tarihli dilekçe ile davayı davalı olarak Hazineye yönelttiğini beyan ettiğinden HMK’nın 125. maddesi gereğince Hazine hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı gözetildiğinde, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Dahili davalı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin "j" bendi gereğince temyiz eden dahili davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

09.04.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.