"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/23 E., 2023/2419 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/151 E., 2021/286 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleştirilen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl ve birleştirilen davada davacılar; muris ...’in mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla ... ili, .... ilçesi, ... Mahallesinde bulunan ... (imar ile 142 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10; 143 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7; 145 ada 1, 2, 3, 4, 5; 146 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 parseller ile 144 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 165/2400 payı, 119 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 75900/915400 payı, 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 136000/648000 payı, 147 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 41550/501600 payını) parsel sayılı taşınmazlarını 01.03.1996 tarihli akitle ölünceye kadar bakma koşuluyla torunu davalıya temlik ettiğini, onun da 142 ada 6 parsel sayılı taşınmazı 29.11.1999 tarihinde dava dışı ...’ya devrettiğini, murisin temlik tarihinde 80 yaşında davalının ise 19 yaşında olduğunu, murisin akitten 4 yıl sonra öldüğünü, hiçbir zaman davalının bakım ve gözetimine ihtiyaç duymadığını, davalı ile birlikte yaşamadığını, murisin, oğlu...'in evinde yaşamını sürdürdüğünü, bazen de davalının büyük babası... ....'in evine gittiğini, ancak davalının evine ya da onun babası...'in evine hiç gitmediğini, devrin bakım amacıyla değil mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, olmazsa şimdilik 50.000,00 TL’nin miras payları oranında dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini, 142 ada 6 parsel sayılı taşınmazın değeri tespit edilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla miras paylarına isabet eden şimdilik 3.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini ve eşit paylarla ödenmesini istemişler, yargılama sırasında 03.12.2020 tarihinde ıslah dilekçesi ile bedele yönelik isteklerinin 438.631,66TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili ile .... ada 6 parsel için 13.156,25'er TL bedelin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili yönünde olduğunu bildirmişlerdir.
II. CEVAP
Asıl ve birleştirilen davada davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, iddiaların doğru olmadığını, muris ...’in torununun oğlu olduğunu, muris ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi imzaladığını, murisin sözleşme yaptıktan sonra kalça kemiğini kırdığını, sürekli yatarak tedavi olmak zorunda kaldığını, 1998 yılında evlendikten sonra muris ... ile murisin Eskişehir yolu üzerinde bulunan evine bitişik evde ikamet ettiğini, murisi hastaneye götürüp getirdiğini, sırtında taşıdığını, 1998 yılında işlettiği restorandan murisin ve misafirlerinin tüm yeme ve içme ihtiyaçlarını karşıladığını, murisin kalça kemiğini kırdığında....'in ve kendisinin evinde kaldığını, yatalak hasta olan murisin tüm ihtiyaçlarını karşıladığını, ölene kadar murisin yanından hiç ayrılmadığını, bakım alacaklısının ölümüne kadar çok kısa bir süre geçmesinin sözleşmenin geçerliliğine etkili olmayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; murisin bakıma muhtaç olmadığı, .... ve .... ile birlikte yaşadığı ancak tüm mirasçılarının ihtiyaç halinde kendisi ile ilgilendiği, murisin malvarlığının büyük bölümünü kapsar şekilde ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapmakta yararı bulunmadığı, sözleşmenin taşınmazları davalıya bağışlama amacıyla yapıldığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı asıl ve birleştirilen davada davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; murisin dava konusu taşınmazları torununun çocuğu davalıya temlikinin 01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı kapsamında mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, murisin, temlik tarihinde henüz öğrenci olan sevdiği davalıya oğlu...’un telkinleri ve yönlendirmesi ile yaptığı temlikî işlemde bakım amacının değil mal kaçırma iradesinin üstün tutulduğu, devredilen taşınmazların değeri ile geride kalan murise ait taşınmazların belirlenen değeri gözetildiğinde makul oranın aşıldığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/(1).b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, 27.12.2023 tahsis şerhi ile karar başlığında maddi hata olarak yazılan davacı vekilleri düzeltilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Asıl ve birleştirilen davada davalı vekili temyiz dilekçesinde; davalının muris ile 1996 yılında ölünceye kadar bakma sözleşmesi akdettiklerini, bakım alacaklısı murisin akit tarihinden ölümüne kadar bakım görevini yerine getirdiğini, murisin, sağlığında bakım görevinin yerine getirilmediğine ilişkin bir beyanda bulunmadığını, murisin yaşının verdiği güçlükler nedeniyle akit sonrasında talihsiz kazalar geçirdiğini ve bakım gözetime muhtaç durumda kaldığını, dinlenen davacı ve davalı tanık beyanlarından da bakım görevini yerine getirdiğinin kanıtlandığını, kararda iradenin muvazaa ile sakat olup olmadığının belirlenemediğini, murisin yaşı, sağlık durumu ve fiziki koşulları ve ilişkilerine dönük anlatımlar dikkate alınmadan karar verildiğini, murisi tedavisi sürecinde sırtında dahi taşıdığına ilişkin görgü ve beyanlar dosya kapsamında mevcut iken hatalı karar verildiğini, murise karşı tüm edim ve vefa borcunu yerine getirdiğini, eksik araştırma ve inceleme sonucunda verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Asıl ve birleştirilen dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel ve 3. kişiye devredilen taşınmaz yönünden bedel istemine ilişkindir.
Dosya içeriğinden; muris 1916 doğumlu ...’in 01.03.2000 tarihinde öldüğü, geride kendisinden önce ölen oğlu İdris’in çocukları asıl davada davacılar ..., ... ile dava dışı ... ve ..., dava dışı kızı ... ile oğlu... ve kendisinden önce ölen oğlu ...’un damadı ve torunları olan birleştirilen davada davacılar ..., ..., ... ve ...‘in mirasçı olarak kaldığı, davalının murisin oğlu...’un torunu olduğu, murisin, maliki olduğu 437, 692 ve 177 parsel sayılı taşınmazları 01.03.1996 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile davalı 1976 doğumlu ...’e temlik ettiği, 177 parselin 12.07.1999 tarihinde imar işlemi ile 142 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10; 143 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7; 145 ada 1, 2, 3, 4, 5; 146 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 parseller ile 144 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 165/2400 payı, 119 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 75900/915400 payı, 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 136000/648000 payı, 147 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 41550/501600 payı olduğu, davalının .... ada 6 parsel sayılı taşınmazı 29.11.1999 tarihinde dava dışı ...’ya satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun bulunduğu, özellikle dava konusu 437 ve 692 parsel sayılı taşınmazların 07.07.2023 tarihli 3402 sayılı Kanun gereğince yenileme işlemi ile sırasıyla 186 ada 15 ve 186 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar olup aynı şekilde davalı adına kayıtlı olduğundan infazda tereddüt oluşturmayacağı gözetildiğinde temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Asıl ve birleştirilen davada davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 138.550,34 TL bakiye onama harcının asıl ve birleştirilen davada davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.05.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.