"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/488 E., 2023/928 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Of 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/156 E., 2022/314 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı mirasçı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl davada davacılar vekili ve birleştirilen davada davacı vekili; tarafların babaları ...'nun 02.12.1983 tarihinde vefat ettiğini, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında, davacılara babaları ...'ndan miras kalan 132 ada 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına tescil edildiğini, 132 ada 11, 12, 13, 14 parselin geldisinin aynı olup sonradan bölündüğünü, babalarından kalan 132 ada 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazların tüm mirasçılar arasında veraset ilamı gereği tescil edilmiş iken dava konusu 132 ada 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazların erkek evlatlar tarafından hukuka ve veraset kararına aykırı olarak kendi adlarına tescil ettirildiğini, taraflar arasında miras taksimi yapılmadığını ileri sürerek çekişmeli taşınmazlara ait tapu kayıtlarının miras payları oranında iptali ile taşınmazların mirasçılar adına payları oranında tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili; açılan davaya bir itirazları bulunmamakla birlikte taleplerinin doğru olduğunu ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini, taşınmazda tüm mirasçıların hakları bulunduğunu miras taksimi bulunmadığını, 13 parsel sayılı taşınmazda kendilerinin de hakkı bulunduğunu öne sürerek dava konusu taşınmazların birleştirilerek yasal tüm mirasçıların paylarının tescil edilmesini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesinde; kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacıların murisin tüm mirasçılarını temsil etmediğinden miras payı oranında açılan davanın reddi gerektiğini, dava dilekçesinde dava değerinin gösterilmediğini, kadastro tespitlerinden önce 1998-2001 yılları arasında kendisine ait olan 13 numaralı parselde ve kardeşi ...'na ait 14 numaralı parselde onun isteği ve talimatı ile birbirine bitişik 4 katlı villa yaptırdığını, murisin davadan 35 sene önce vefat ettiğini, taşınmazların murisin ölümünden sonra haricen ve rızaen paylaşıldığını ve bu paylaşımın 30 yıldır fiilen uygulandığını, dava konusu edilen 132 ada 13 parsel sayılı taşınmazda davacıların malik sıfatıyla bir gün bile zilyetliklerinin bulunmadığını, yapılan paylaşımın adaletli olduğunu, taksimin fiilen yıllardır uygulandığını, davacıların iddialarının haksız ve yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 08.05.2019 tarihli ve 2018/184 Esas, 2019/256 Karar sayılı kararı ile; davalıların bu parselleri uzun yıllardan bu yana kullandığı ve davacılar tarafından hiç bir müdahale ve hak talebi olmamasına rağmen yıllar sonra açılmış bulunan bu davada taraflar arasında ariyet sözleşmesinin varlığının kabul edileceğini, tanıklardan ...'ın tarafların kardeşi olması ve davalılara ev yaptırırken evin arazisinin ve evin kendilerine ait olacağını, kardeşler arasında yapılmış olan taksimat sonucu 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazların davalılara kaldığını beyan ve kabul ettiklerini doğruladığı belirlenerek davanın reddine karar verilmiş; davacılar vekili ve katılma yoluyla davalı ... vekilinin istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 08.11.2019 tarihli ve 2019/1558 Esas, 2019/2009 Karar sayılı kararı ile; mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarının tümü ve fen bilirkişi huzuruyla yeniden keşif yapılması gerektiği, yapılacak keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraflarca bildirilen tanıklardan ayrı ayrı mirasbırakan ... ...'in terekesinin ölümünden sonra tüm mirasçılarının ya da yasal temsilcilerinin katılımı ile paylaşılıp paylaşılmadığının paylaşılmış ise davaya konu taşınmazın hangi mirasçının payına isabet ettiğinin belirlenmesi gerektiği ve çekişmeli 132 ada 14 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliki ...'nun vekili eliyle açılan davayı kabul ettiğini bildirdiği ve vekilin de vekaletnamesinde kabul yetkisinin olduğu, davalının usulüne uygun olan kabulüne değer verilmeksizin ve davalının kabulüne neden değer verilmediği hükmün gerekçesinde açıklanmaksızın redde karar verilmesinin hatalı olduğu belirlenerek karar kaldırılmış ve Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazların asıl ve birleştirilen dava davacıları ve davalıların ortak murisi olan ...'ndan kaldığı, murisin ölümünden sonra eşi Fahriye'nin taşınmazları kullandığı, bir mirasçının sürdürmüş olduğu zilyetliğin tüm mirasçılar adına sürdürmüş sayılacağı; mirasçıları arasında tüm mirasçıların katılımı ile gerçekleşen geçerli bir miras taksimatı yapılmadığı gerekçesiyle asıl dava ve birleştirilen davanın kısmen kabulü ile Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesi 132 ada 13 ve 132 ada 14 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının davacıların muris ...'nun veraset ilamındaki payları oranında iptali ile davacıların muris ...'nun veraset ilamındaki payları oranında davacılar ve birleştirilen dosya davacısı adına tapuya kayıt ve tesciline,132 ada 13 parsel üzerindeki betonarme binanın ...'na ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine, 132 ada 14 parsel üzerindeki betonarme binanın ...'na ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kararın sadece davalı ... tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti istemine yönelik yapılmış olmasına göre Mahkemece davacıların taşınmazın arzı ve muhdesatların keşfen belirlenen değeri üzerinden tamamlama harcını yatırmış oldukları belirlenerek kabulüne karar verilen tapu iptal ve tescil istemi yönünden HMK'nın 326/2. maddesi uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması nedeni ile tarafların haklılık oranına göre yargılama giderinin ve bu miktar üzerinden vekalet ücretinin hesaplanması gerekir iken muhdesatların değerleri hesaplanmak sureti ile vekalet ücretinin hesaplanmasının isabetsiz olduğu belirlenerek davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulü ile Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesi 132 ada 13 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın 6 pay kabul edilerek 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına tapuya kayıt ve tesciline; Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesi 132 ada 14 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmaz 6 pay kabul edilerek 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına,1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına, 1/6 payın ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 132 ada 13 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin ...'na 132 ada 14 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin ...'na ait olduğunun Kadastro Kanunu'nun 19/2. maddesi gereğince beyanlar hanesine şerh verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Mirasçı ... vekili temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesi kararında hatalı olarak 1/6 pay esasına dayanılarak hüküm kurulduğunu, dosyada mübrez muris ...'nun veraset ilamındaki paylar dikkate alınmayarak veraset kararına aykırı olarak hüküm tesis edildiğini, yine kararda yargılamanın devam süresinde vefat eden muris ... eşi davacı ...'nun miras payından hiç bahsedilmemesi sebebiyle ve miras dağılımının hangi mirasçılık belgesine göre gerçekleştirildiğinin anlaşılmaması sebebiyle hatalı bir sonuç ortaya çıktığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Trabzon ili, Of ilçesi, ... köyü 132 ada 13 parsel sayılı 389,13 metrekare yüz ölçümündeki iki katlı kargir ev ve çay bahçesi vasfındaki taşınmaz ... adına, Trabzon ili Of ilçesi ... köyü 132 ada 14 parsel sayılı 236,70 metrekare yüz ölçümündeki iki katlı kargir ev ve çay bahçesi vasfındaki taşınmaz ... ... ... adına tescil edilmiştir.
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre mirasçı ... vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Asıl ve birleştirilen davada davacılar, çekişmeli taşınmazlara ait tapu kayıtlarının miras payları oranında iptalini talep etmiş olmalarına rağmen Bölge Adliye Mahkemesinin hangi pay esasına ilişkin hüküm kurduğu anlaşılamamış olup yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370. maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Mirasçı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
2. Mirasçı ... vekilinin temyiz itirazının değinilen yönden kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (a ve b) numaralı bendinin tümden çıkartılarak yerine “Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesi 132 ada 13 ve 132 ada 14 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının asıl ve birleştirilen davada davacıların murisi ...'nun veraset ilamındaki payları oranında iptali ile davacıların Muris ...'nun veraset ilamındaki payları oranında davacılar ve birleştirilen dosya davacısı adına tapuya kayıt ve tesciline,” cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden mirasçı ...'na iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.