Logo

1. Hukuk Dairesi2024/949 E. 2024/2361 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi döneme ilişkin olarak tapu iptali ve tescil davasında miras paylarının devri iddiasının ispat yükü ve delillerin değerlendirilmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların mirasçı olduklarını ispatlamaları üzerine, miras paylarının devredildiğini iddia eden davalının bu iddiasını ispatlaması gerektiği, mahkemenin ise pay devrine ilişkin senetlerin akıbetini ve davalı tarafından ileri sürülen diğer delilleri eksik araştırarak hüküm kurduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/447 E., 2021/920 K.

HÜKÜM : Kısmen Kabul

Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istekli davada, Mahkemece önceki tarihli bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı asıl ve birleşen dava davacıları vekili ile davalı vekili (duruşma istekli) tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 19.12.2023 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde, temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ile davacılar ... v.d. vekili Avukat ... geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve önceki geri çevirme kararı ile getirtilen evraklarla birlikte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Asıl dava dosyasında davacılar ..., ..., ... ve ... çekişmeli taşınmazların mirasbırakan ...’den intikal ettiği iddiasıyla miras yoluyla gelen hakka dayalı olarak taşınmazların miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır.

2.Bozma kararından sonra eldeki dava dosyası ile birleştirilen Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/186 Esas sayılı dava dosyasında davacılar ... ve ... ise çekişmeli taşınmazların mirasbırakan ...’den intikal ettiği iddiasıyla miras yoluyla gelen hakka dayalı olarak taşınmazların miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır.

II. CEVAP

Davalı ... dosya arasına sunduğu miras payının devrine ilişkin senetlere tutunarak davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/01/2014 tarih, 2012/695 Esas-2014/53 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulüne; dava konusu 183 ada 27 ve 103 ada 43 parsel sayılı taşınmazlar yönünden feragat nedeniyle, 103 ada 40, 44, 188 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise taşınmazların kök muristen intikal eden yerlerden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, çekişmeli 228 ada 5 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 435,23 metrekare yüzölçümündeki bölümü dışında kalan kısmının ve diğer taşınmazların tamamının mirasbırakan ...'dan intikal ettiği ve mirasçıları arasında taksim yapılmadığı gerekçesiyle tapu kayıtlarının iptali ile Şile Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/492- 583 Esas ve Karar sayılı mirasçılık belgesine göre 80 pay kabul edilerek 3'er payının davacılar ..., ... ve ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 16.03.2016 tarih 2015/10883 E., 2016/2709 K. sayılı kararıyla: "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmak için yetersiz olduğu belirtilerek, mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ile önceki keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar huzuru ile keşif icra edilmesi, dinlenecek yerel bilirkişiler ile tarafların tanıkları ayrı ayrı dinlenilip bu şahıslardan, taşınmazların evveliyatında kime ait olduğu, muris ...'a babası ...'ten mi yoksa üçüncü kişilerden mi intikal ettiği; taşınmazların muris olarak ...'ten mi kaldığı yoksa ...'dan mı intikal ettiği hususu etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak beyan alınması ve sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilerek önceki karar bozulmuştur.

C. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen temyiz incelemesine esas kararı ile bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, taşınmazların müşterek kök mirasbırakan ...'ten intikal ettiği ve davacıların yasal miras paylarının bulunduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulü ile,

1. Asıl dava yönünden dava konusu 183 ada 27 ve 103 ada 43 parsel sayılı taşınmazlar yönünden feragat nedeniyle, 103 ada 40, 44, 188 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise taşınmazların kök muristen intikal eden yerlerden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, dava konusu 228 ada 5 parselin teknik bilirkişi raporunda (B) ve (C) harfleri ile gösterilen toplam 1.527,06 metrekarelik bölümü ile, 101 ada 67, 103 ada 71, 83, 86, 104 ada 26, 105 ada 16, 106 ada 25, 50 52, 153 ada 13, 154 ada 2, 159 ada 33, 182 ada 13, 33, 50, 53, 183 ada 16, 187 ada 18, 188 ada 30,192 ada 1, 195 ada 39, 93, 98, 203 ada 1, 221 ada 18, 222 ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptaline, Şile Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/255 Esas 2018/273 Karar sayılı ilamına göre her bir taşınmaz 480 pay kabul edilmek suretiyle 9 payın davacı ... adına, 13'er payının davacılar ..., ... ... ve ... ... adına kayıt ve tesciline,

2. Birleştirilen dava yönünden dava konusu 228 ada 5 parselin teknik bilirkişi raporunda (B) ve (C) harfleri ile gösterilen toplam 1.527,06 metrekarelik bölümü ile 101 ada 67, 103 ada 71, 83, 86, 104 ada 26, 105 ada 16, 106 ada 25, 50 52, 153 ada 13, 154 ada 2, 159 ada 33, 182 ada 13, 33, 50, 53, 183 ada 16, 187 ada 18, 188 ada 30,192 ada 1, 195 ada 39, 93, 98, 203 ada 1, 221 ada 18, 222 ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptaline, Şile Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/255 Esas 2018/273 Karar sayılı ilamına göre her bir taşınmaz 480 pay kabul edilmek suretiyle 48'er payın davacılar ... ve ... adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

D. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen dava davacıları vekili ile davalı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

E. Temyiz Sebepleri

1.Asıl ve birleştirilen dava davacıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemenin taşınmazların kimden geldiği hususunda isabetsiz sonuca ulaştığı, dava konusu taşınmazların tarafların yakın mirasbırakanı ...’dan intikal ettiği, bu nedenle davacıların miras payının ...’ın veraset ilamına göre belirlenmesi gerektiği, öte yandan hükmün vekalet ücreti ve harçlara ilişkin dökümünde isabetsizlikler olduğu, bu yönde verilen tashih şerhinin de hatalar içerdiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Çekişmeli taşınmazların tarafların üst murisi ...’ten intikal ettiği, birleştirilen dava davacıları ... ve ..., asıl dava davacısı ... ile dava dışı Nurten ve mirasbırakan ...’ın eşi Kadire’nin dosya arasına sunulan senetler ile miras payını davalıya devrettiği, ancak bu hususun gözetilmediği, mahallinde dinlenen yerel bilirkişi ve tanıkların davacıların çekişmeli taşınmazlardaki miras payının davalıya devrettiği hususunu doğruladıkları, ayrıca dava konusu taşınmazlar üzerinde davalı tarafından meydana getirilmiş muhdesatlar bulunduğu halde bu hususun gözetilmediği, kararın mevcut haliyle infazının mümkün olmadığı ve hükmün ferilerinin yanlış hesaplandığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

F. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 15/3 üncü maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 677 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Kadastro sonucunda, .... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 67, 103 ada 40, 43, 44, 71, 83, 86, 104 ada 26, 105 ada 16, 106 ada 25, 50, 52, 153 ada 13, 154 ada 2, 159 ada 33, 182 ada 13, 33, 50, 53, 183 ada 16, 27, 187 ada 18, 188 ada 8, 30, 192 ada 1, 195 ada 39, 93, 98, 203 ada 1, 221 ada 18, 222 ada 3, 228 ada 5 parsel sayılı yüzölçümleri tapu kayıtlarında belirtilen taşınmazlar davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

2.Davacılar miras yoluyla gelen hakka dayalı olarak tapu iptali ve payları oranında tescil isteğinde bulunmuş, davalı ise miras payının devrine ilişkin senetlere tutunarak davanın reddini savunmuştur. Toplanan delillere ve mahallinde beyanları alınan yerel bilirkişi ve tanıkların yeknesak beyanlarına göre çekişmeli taşınmazların tarafların müşterek kök mirasbırakanı ...'ten geldiği duraksamasızdır. Şu halde davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Öte yandan taraflar arasındaki uyuşmazlığın kaynağı ise davacıların, kök mirasbırakan ...'ten miras yoluyla intikal eden paylarını davalıya devredip etmediği noktasında toplanmaktadır. Bilindiği üzere 3402 sayılı Yasa'nın 15 inci maddesi uyarınca taksim edilmemiş terekede mahfuz payların mirasçılar arasında devri mümkündür. Davacılar çekişmeli taşınmazların kök mirasbırakandan intikal ettiğini ispat ettiğine göre, şu halde somut olayda ispat külfeti ters dönmüş olup, davacıların miras payını devraldığını savunan davalının bu iddiasını ispat etmesi gerekmektedir. Davalı taraf savunmasına delil olarak 01.05.2007 tarihli satın alma senetlerine tutunmuştur. Senet içerikleri incelendiğinde birleşen dosya davacıları ... ve ... ile asıl dava davacılarından ... ve asıl dava davacılarının yakın mirasbırakanları ...'ın eşi Kadire'nin miras paylarını davalı ...'ye devrettiklerine dair senet içeriğini imzaları ile tesvik ettikleri anlaşılmaktadır. Dinlenen senet tanıkları beyanlarında senet içeriğini ve tarafların pay devri hususunda anlaştıklarını beyan etmişler, bir kısım senet tanığı ise pay devrinin şarta bağlı olarak yapıldığını anlatmıştır. Ne var ki Mahkemece bu yön üzerinde durulmamış, tespit gününden sonra fakat tapu kaydının kesinleşme tarihinden evvel düzenlenmiş senetlerin akıbeti belirlenmeden sonuca gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme sonucunda hüküm kurulması isabetsizdir.

3.Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece, yaşlı, tarafsız, taşınmazları ve tarafları iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tüm senet tanıkları ve fen bilirkişisi eşliğinde yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi, tanıklar ve senet tanıklarının ayrı ayrı beyanları alınmak suretiyle, taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne şekilde ve ne sıfatla kullanıldığı, taraflar arasında müşterek mirasbırakandan intikal ettiği anlaşılan çekişmeli taşınmazlara yönelik pay devri yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise şarta bağlı olup olmadığı ve pay devrinin akıbeti hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki bulunduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı; deliller değerlendirilirken eldeki dava dosyası yönünden delil teşkil eden Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.04.2010 tarihli 2009/569 Esas 2010/165 Karar sayılı dosyasında eldeki davanın konusu edilen taşınmazların tamamı hakkında mirasbırakan ...'in kızı ...'den gelen miras payının bulunduğunu öne sürerek dava dışı ... 'in davalı ...'e karşı miras payı oranında açtığı davada toplanan delillerde göz önüne alınmalı; fen bilirkişisinden, keşfi ve uygulamayı izlemeye elverişli rapor alınmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA,

Alınan peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince duruşmaya gelen temyiz eden davalı vekili için 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin asıl ve birleştirilen dava davacılarından alınmasına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,21.03.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.