"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2012/1938 E., 2013/270 K.
Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen karar; davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... dava dilekçesinde; Bursa ili Kestel ilçesi ... Mahallesi 1580 parsel sayılı taşınmazın kocasının babası ... adına kayıtlı olduğunu, ...'in baba adının Kürt ... olmasına rağmen tapu kaydında ... olarak yer aldığını ileri sürerek ...'in baba adının ... olarak düzeltilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili yargılama sırasında, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamından kayıt maliki ... oğlu ...'in baba adının Kürt ... olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na karşı açılması gerektiğini, görevli mahkemenin hatalı olduğunu ve davacı tarafından öncelikle idareye başvurulması gerektiği belirtilerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, tapu kaydında düzeltim istemine ilişkindir.
1. Dava konusu Bursa ili Kestel ilçesi ... Mahallesi 1580 parsel sayılı taşınmaz, tapu kaydına istinaden ... oğlu ... adına tescil edilmiş, davacı, ...'in baba adının Kürt ... olarak düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
2. Bilindiği üzere; taşınmazların kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
3. Bu tür işlerde mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir:
1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen dava konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle), ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir.
2-Nüfus müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.
3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.
4-İstem konusunda tanıklar dinlenmelidir.
5-Tüm bu araştırmalar sonucu hâlâ kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılarak tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmelidir.
Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında talebin kabulü yoluna gidilmelidir.
Tapu Müdürlüğü ilgili sıfatıyla yasal hasım olduğundan, yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalıdır.
Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Mahkemece yukarıda açıklandığı şekilde bir araştırma yapıldığından söz etme imkanı yoktur.
Hal böyle olunca; dava konusu 1580 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağında bahsi geçen tapu kaydının istenilmesi, kayıt maliki ... oğlu ... ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılması, yukarıdaki ilkeler uyarınca araştırma yapılarak kayıt malikin davacının kocasının babası ... oğlu ... olup olmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Temyiz eden davalı ... harçtan muaf olduğundan, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-2. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
04.03.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.