Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10436 E. 2023/1283 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında belirlenen iştirak nafakası miktarının çocuğun ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve kanuna uygun sebepler gözetilerek, çocuğun ihtiyaçları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak hükmedilen iştirak nafakası miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının iştirak nafakası yönünden bozulmasına diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; iştirak nafakası yönünden yeniden karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin annesine verilmesine, 3.000,00 TL tedbir ve iştirak, 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 500.000,00 TL maddî ve 500.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili iddiaların asılsız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 13.06.2019 tarihli ve 2017/321 Esas, 2019/399 Karar sayılı kararıyla; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, davacı kadın yararına nafaka koşulları oluşmadığı, tazminat koşulları oluştuğu, ortak çocuğun yüksek yararı gereğince velâyetinin annesine verilmesi ve çocuk yararına nafakaya hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin annesine verilmesine, ortak çocuk ve babası arasında kişisel ilişki kurulmasına, 650,00 TL tedbir-750,00 TL iştirak nafakasına, davacı kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat miktarları, iştirak nafakası miktarı, kişisel ilişki yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı erkek vekili tarafından ise kusur tespiti, iştirak nafakası, maddî ve manevî tazminat ve ortak çocuk adına kayıtlı araç hakkında çocuk malları kapsamında hukuki işlemlerin yapılmaması yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 03.02.2022 tarih, 2020/599 Esas 2022/137 Karar sayılı kararı ile; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda kadının hafif, erkeğin ağır kusurlu olduğu, iştirak nafakası miktarının az olduğu, maddî tazminatın az olduğu, çocuğun sürekli bakım ve gözetime muhtaç olması dikkate alındığında düzenlenen kişisel ilişkinin çocuğun ihtiyaçlarına uygun olmadığı, ortak çocuk adına kayıtlı araç hakkında mahkemece çocuk mallarının korunması hakkında her hangi bir karar oluşturulmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinin düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümünün kaldırılmasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî tazminata, davalı baba ile ortak çocuk arasında yatısız kişisel ilişki kurulmasına, çocuk adına kayıtlı mal varlığı bulunduğu takdirde gereken önlemlerin alınması içinİlk Derece Mahkemesine ihbarda bulunulmasına, tarafların diğer istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın tarafından; sadece 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinden boşanma kararı verilmesi, kusur belirlemesi, tazminatların ve iştirak nafakasının miktarı ile kişisel ilişki düzenlemesi yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadına verilen tazminatlar ve müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakası yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 29/06/2022 tarih, 2022/3573 Esas, 2022/6397 Karar sayılı ilamıyla; Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde; ortak çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları, tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında iştirak nafakası miktarının az olduğu anlaşıldığından iştirak nafakası miktarına yönelik erkeğin istinaf talebinin reddine, iştirak nafakası miktarına yönelik kadının istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının 2 nolu bendinin iştirak nafakası yönünden kaldırılmasına, müşterek çocuk için kararın kesinleştiği tarihten itibaren aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasının her ay erkekten tahsil edilerek kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verildiği belirtilmesine rağmen hüküm kısmında tarafların iştirak nafakasına yönelik istinaf talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış olmasının doğru görülmediği, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların bozma kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersiz olduğu gerekçesiyle kararın iştirak nafakası yönünden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ortak çocuk yararına hükmedilen nafaka miktarının az olduğu gerekçesiyle davacı kadının istinaf talebinin kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının iştirak nafakasına ilişkin kısmının kaldırılmasına, ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, davalı erkeğin iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili; ortak çocuğun özel eğitim alması gerektiğini, çocuk yararına hükmedilen nafaka miktarının çok az olduğunu, dava dilekçesindeki talepleri doğrultusunda karar verilmesi gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; iştirak nafakası miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, boşanma istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, iştirak nafakası miktarının ortak çocuğun ihtiyaçlarına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 182 nci ve 330 uncu maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.03.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.