Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10521 E. 2023/1286 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulup kurulmayacağı, kurulan kişisel ilişki süresinin yeterliliği ve bozma sonrası yapılan yargılamada vekalet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin bozma kararına uyularak verilen kararında, çocukların beyanları ve uzman görüşü doğrultusunda kişisel ilişki düzenlemesi yapılması, bozma sonrası yargılamada vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişki düzenlemesi yönünden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kısmen kabulü ile kişisel ilişki yönünden yeniden hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babasına verilmesine, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; asıl davanın reddini istemiş, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin annelerine verilmesine, her çocuk için ayrı ayrı 750,00 TL tedbir- 1.000 TL iştirak, 1.250,00 TL tedbir-1.500,00 TL yoksulluk nafakasına, 250.000,00 TL maddî- 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 28.09.2021 tarihli ve 2019/736 Esas, 2021/844 Karar sayılı kararıyla; asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuklar Elif ve Baturay'ın velâyetlerinin annelerine verilmesine, Elif ile babası arasında yatısız kişisel ilişki kurulmasına, Baturay ile babası arasında kişisel ilişki kurulmasına yer olmadığına, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir, 300,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir, 450,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı erkek vekili, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat, velâyet ve kişisel ilişki; davalı-davacı kadın vekili asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat miktarları yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 24.03.2022 tarihli ve 2022/513 Esas, 2022/524 Karar sayılı kararıyla; davacı-davalı erkeğin tüm istinaf taleplerinin ve davalı-davacı kadının nafaka miktarları ve maddî-manevî tazminat miktarlarının azlığına dair istinaf talepleri dışında kalan tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümlerinin kaldırılmasına, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir- iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir- yoksulluk nafakasına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî, 35.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, velâyet ve kişisel ilişki, hükmedilen nafakalar ve tazminatlar, reddedilen tazminatlar yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 29.06.2022 tarih ve 2022/4451 Esas, 2022/6462 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Elif ile baba arasında yatılı ve daha doyurucu bir kişisel ilişki kurulması ve müşterek çocuk Baturay’ın mahkeme tarafından da dinlenmesi, görüşünün sorulması ve sonucuna göre kişisel ilişki yönünden bir karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle kararın bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların 09.09.2009 doğumlu ortak çocuğu Baturay'ın beyanı uzman eşliğinde bizzat alındığı, çocuğun babası ile görüşmeyi kesin olarak istemediğini beyan ettiği, uzmanın bu görüşe itibar edilebileceğini belirttiği, ortak çocuk Elif'in beş yaşını doldurduğu, babası ile arasında yatılı kişisel ilişki kurulması gerektiği gerekçesiyle ortak çocuk Elif ile babası arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk Baturay ile babası arasında kişisel ilişki kurulmasına yer olmadığına, bozma sonrası duruşma açılarak bozma doğrultusunda hüküm oluşturulduğundan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.03.2021 tarih 2021/2-96 Esas, 2021/205 karar sayılı ilamı gereğince kendisini vekille temsil ettiren davacı-karşı davalı lehine vekalet ücreti tayinine yer olmadığına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili, ortak çocuk Baturay'ın annesinin etkisi altında kalarak beyanda bulunduğunu, Elif ile babası arasında kurulan kişisel ilişkinin yetersiz olduğunu, duruşma açılarak karar verilmiş olmasına rağmen müvekkili yararına vekâlet ücretine hükmedilmediğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kişisel ilişki yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ortak çocuklar ile babaları arasında kişisel ilişki kurulması gerekip gerekmediği, kurulan kişisel ilişki süresinin yeterli olup olmadığı, bozma sonrası zorunlu olarak Bölge Adliye Mahkemesinde açılan duruşma nedeni ile vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı, 174 üncü, 175 inci, 182 inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı- davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Sinan'a yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.