Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10769 E. 2023/1570 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen manevi tazminat miktarının azlığı nedeniyle yapılan temyiz üzerine, Yargıtay’ın bozma kararına uyularak belirlenen yeni manevi tazminat miktarının davalı erkek tarafından temyiz edilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma ilamına uyularak hükmedilen manevi tazminat miktarının belirlenmesinde, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırının gözetilerek, davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1897 E., 2022/1964 K.

DAVA TARİHİ : 20.08.2019

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının kadın yararına takdir edilen manevî tazminat miktarının az olduğundan bahisle bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak kadın lehine 50.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ÜFE oranında artırılmasına, 12.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminat yasal faizi ile birlikte karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 25.02.2021 kararı ile erkeğin paylaşmış olduğu fotoğraf ile sadakatsizlik sınırına varmayan güven sarsıcı harekette bulunduğunu, pavyona giderek eve geç geldiğini, hakaretlerde bulunduğunu, ekonomik olarak tehditlerde bulunduğunu belirterek erkeğin tamamen kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ve tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için aylık 750 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ÜFE oranında artırılmasına, 12.000,00 TL maddî ve 12.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı; davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusuru, manevî tazminat miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusuru, davanın kabulünü, kadın için tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.01.2022 tarihli kararı ile kadının manevî tazminatın miktarına ilişkin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; kadın lehine 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine ve davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin ise sair istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi ve manevî tazminat miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemiz 25.05.2022 tarihli ilamında, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen manevî tazminatın az olduğu belirtilerek hükmün bozulmasına ve sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla bozma ilamına uyularak kadın lehine 50.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekilince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek hükmün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık kadın yararına hükmedilen manevî tazminatın miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü madddesi, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası; 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.