"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, erkeğin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1975 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının olduğunu, kadının, birlik görevini ihmâl ettiğini, baskıcı olduğunu, hakaret ettiğini, yatağını ayırdığını iddia ederek davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı erkek vekili tarafından sunulan dava dilekçesini kabul etmediklerini, erkeğin, birlik görevini ihmâl ettiğini, birlikte yaşamaktan kaçındığını, alkol kullandığını, kumar oynadığını, sadakat yükümlülüğünü ihlâl ettiğini, boşanmak istemediğini, davanın reddine ve kadın yararına aylık 5.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda davalı kadına yüklenecek kusurlu bir davranışın varlığının ispatlanamadığı, her ne kadar ... 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/135 Esas, 2020/546 Karar sayılı kararında tarafların karşılıklı olarak birbirlerini yaraladıkları sabit ise de bu olayın boşanma davası açıldıktan sonra meydana geldiği ve hükme esas alınamayacağı, dinlenen tanık beyanları uyarınca davacı erkeğin güven sarsıcı davranışının ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine, kadın yararına dava tarihi itibariyle hükmedilen tedbir nafakasının ise karar tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, her ne kadar ... 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/135 Esas, 2020/546 Karar sayılı dosyasında eylem tarihinin boşanma davası açıldıktan sonra olsa da bu dosya ile taraflar arasında husumetin oluştuğu ve evlili birliğinin sarsıldığının ispatlandığı belirtilerek hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek tedbir nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince yapılan kusur belirlemesinin ve davanın reddine karar verilmesinin doğru olduğu, her ne kadar davalı kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmişse de davalı kadının yurt dışından emekli maaşı alıp almadığı hususunun araştırılmadığı gibi kadının taşınmazlardan gelir elde ettiğine ilişkin dosyada somut bir delil de bulunmadığı, bu anlamda kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kadın yararına karar kesinleşinceye kadar 1.000,00 TL tedbir nafakasına, davacı erkek vekilinin ise istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesinin kısmen kabul kararının hatalı olduğu, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği ve kadın yararına karar kesinleşinceye kadar tedbir nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen boşanma davasında, taraflar arasında evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verecek nitelikte davalı kadından kaynaklanan geçimsizlik bulunup bulunmadığı, davanın kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, davalı kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 323 üncü ve devam maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ve 371 inci maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.