Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10947 E. 2023/1771 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı açılan boşanma davasında, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik olup olmadığı, kusurun kimde olduğu, erkek yararına tazminata hükmedilmesinin ve kadının fer'i taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun bulunarak, temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1283 E., 2022/2227 K.

DAVACI-DAVALI : ... vekili Av. ...

DAVALI-DAVACI : ... vekili Av. ...

DAVA TARİHİ : 05.12.2018 - 27.02.2019

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında

hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/1189 E., 2021/203 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı – davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının çalışmaya başladıktan sonra eve geç gelmeye başladığını, sorumluluklarını yerine getirmediğini, fazla mesai yaptığını söylediğini ancak bunun doğru olmadığını öğrendiğini, davalının sadakatsizliğini öğrendiğini, davacının evi terk ettiğini, evde başka biriyle yaşamaya başladığını, Ü. T. adlı bu kişiyle başka eve taşındığını, haber vermeden kredi çektiğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi gereğince olmadığı takdirde 163 üncü maddesi gereğince olmadığı takdirde 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, iftira attığını, şiddet uyguladığını, eve bakmadığını, hakaret ettiğini ve bıçak çektiğini ileri sürerek asıl davanın reddine, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince karşı davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, çocuklar yararına aylık 800,00 TL ve 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 80.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının başka bir erkek şahısla gönül ilişkisinin bulunduğu, geceleyin geç saatlerde olacak şekilde sıralı mesajlaşma ve arama yoğunluğuna yönelik telefon kayıtları ile uyumlu tanık anlatımları ayrıca tanık U. K.'in beyanına göre kadının Ü.T. isimli erkek şahısla aynı evde kaldıklarının anlaşıldığı, zina kusurunu işlediği; tanık Y. H. ile tanık Y. Ö.'ün beyanlarına göre erkeğin kadına şiddet uyguladığı gerekçesi ile tarafların 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince davalarının kabulü ile erkeğin 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesi gereğince açılan davasının kabulüne, erkeğin 4721 sayılı Kanun’un 163 üncü maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, ağır kusurlu kadının tedbir ve yoksulluk nafaka talebi ile tazminat taleplerinin reddine, yasal koşulları oluştuğundan erkek yararına 15.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata , erkek yararına kabul edilen her iki talep nedeniyle iki ayrı vekâlet ücretine, kadın yararına erkeğin reddedilen boşanma talebi ile kadının kabul edilen davası nedeniyle iki ayrı vekâlet ücretine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kısa karar ile gerekçe arasında çelişki olduğunu, kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü ile aleyhine hükmolunan vekâlet ücreti, haysiyetsiz hayat sürmeye yönelik davanın reddi ve lehine hükmolunan tazminat miktarlarının az olduğunu ileri sürerek karar kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, kusur belirlenmesi aleyhine hükmolunan tazminatlar ile yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın esasıyla ilgili ve tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı anlaşıldığı gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin (1) inci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince erkeğin tüm, kadının ise aşağıdaki bentler dışında kalan istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

2. Erkeğin dava dilekçesinde boşanma nedenlerini terditli olarak açıkladığı, bu tür davalarda tek dava ancak birden fazla talebin mevcut olduğu, zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılacağı, bu sebeple boşanma kararı verilmesinin doğru olduğu, böyle bir durumda artık diğer özel sebeplerin veya genel boşanma sebebinin şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılamayacağını ve bununla ilgili ayrıca bir hüküm oluşturulmasının da gerekmediği; erkeğin birden fazla hukuki sebebe dayanmış olmasının, birden fazla davası bulunduğu anlamına gelmeyeceği, bu nedenle terditli davalarda, tüm talepler yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması ile iki ayrı dava varmış gibi erkek lehine iki ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat ve evlilikte geçen süre dikkate alındığında erkek yararına takdir edilen manevî tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’nun 353 maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince kadının açıklanan yönlere ilişkin istinaf başvurularının kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karışıklığa neden olmaması için hükmün tümünün kaldırılmasına erkeğin 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesi ve kadının 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereğince boşanma davalarının kabulüne, tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, kadının yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına 15.000,00 TL maddî 15.000,00 TL manevî tazminata, kabul edilen davalar nedeniyle tarafların her ikisi yararına ayrı ayrı tek vekâlet ücretine ve yargılama giderlerine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı - davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı - davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat ve nafaka taleplerinin reddi ile erkek yararına hükmedilen tazminat ve miktarlarının hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkek yararına tazminata karar verilmesinin ve miktarının kadının fer'î taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 161 inci ve 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı - davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.