"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/841 E., 2022/2100 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : İnegöl 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/293 E., 2020/24 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının, erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarına da bakıp gözetme sözü verdiğini, ancak sözünden döndüğünü, bu nedenle çocuklarının babaannesi ile yaşamak zorunda kaldığını, kendi çocuğuna da kötü davrandığını ve şiddet uyguladığını, iş yeri kuralları gereği mesaiye kalmasının sürekli bir tartışma ve huzursuzluğa dönüştürdüğünü, sürekli gezmek istediğini, çok yüksek faturalı telefon görüşmeleri yaptığını, bu şekilde bir konuşma trafiğinin normal olmadığı ve ... sarsıcı nitelik arz ettiğini, aşırı makyaj malzemeleri ve gereksiz giyim eşyaları aldığını, aile içinde yaşanan olayları komşu ve çevresine anlattığını, ailesi ile yakınlarını müşterek konutta istemediğini, ... düşürdüğünü, tehditle cevap verdiğini, ev işleri ile ilgilenmediğini, kendisini mutfağa kilitleyip bıçak ile intihar etmekle tehdit ettiğini ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; kayınvalidesinin çocuklarına sürekli olarak fiziksel şiddet uyguladığını, kendisinin çocuklarına şiddet uygulamadığını, çocuğunun rahatsız olması sebebi ile bu durumların normal olduğu tedavisi ve bakımlarının davacı erkek tarafından yapılmamış olması nedeni ile kendisine kaldığını,ilk eşinden olma kızı Havva ... Temtek'in engelli ve özürlü olduğunu, çocuğunun tedavisi için rehabilitasyon merkezi ve okula gidip gelme konusu gezme olarak mahkemeye taşındığını, çocuğunun rahatsız olması sebebi ile bu durumların normal olduğunu tedavi için evden ayrılmak zorunda kaldığını bu durumu davacı erkeğin bildiğini, boşanmak istemediğini, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin ayırılık kararı aldığı ve bu kararı uygulamak için sebep arayışı içinde delil toplamaya çalıştığı, taraflar arasındaki sorunların, davacı erkeğin gün aşırı mesaiye kalmasından ve devamında yaşanılan tartışmalardan kaynaklandığı, davacı erkeğin eşine zaman ayırma noktasında bir çabasının bulunmadığı, telefon faturasının iki kez yüksek gelmesini bahane ederek davalı kadını evden gitmesi yönünde ailesi ile birlikte baskı altına almaya çalıştığı, kadın emniyete başvurunca davacı erkeğin ailesiyle kalmaya başladığı ve davalı kadını ortak konuttan ayrılması yönünde baskı altına almaya çalıştıkları, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, tarafların ekonomik sosyal durumu değerlendirilerek kadın yararına tedbir nafakasına hükmedildiği gerekçesi ile davanın reddine ve kadın yararına500,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek vekili, davanın kabulü gerektiğini, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı kadının kusurlu davranışlarının davacı erkek tarafından ispatlanamadığından dolayı davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davalı kadının cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde açıkça dayanmadığı vakalarında davacı kocaya kusur olarak yüklenerek davanın reddine karar verilmesinin ... olmadığı, bu nedenle İlk Derece Mahkemesinin ret gerekçesinin bu şekilde düzeltilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi hüküm tamamı ile kaldırılarak 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) ... alt bendi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle, davanın ... süredir devam ettiğini, 4 aylık fiili birlikteliğin sürdüğü evlilikte halen nafaka ödediğini, makul yargılama süresinin aşıldığını, bu süre zarfında tarafların bir araya gelmediğini, mahkemece tanık beyanlarına itibar edilmemesinin, aynı doğrultuda verilen ve birbiri ile çelişmeyen tanık anlatımlarının değerlendirmeye alınmamasının verilen kararın güvenilebilirliğini ve tarafsızlığını zedelediğini, kadının süresinden sonra cevap verdiğini dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, davalı kadının iki kere tanık listesi verdiğini, kadının sorumsuzca davranışı ile yüksek meblağlı telefon faturası geldiğini, kadının, gerçeğe aykırı iddialarla uzaklaştırma kararı aldığını, iftira atılarak alınan uzaklaştırma kararında kadının yine kusurlu görülmediğini, uzaklaştırma kararının, kadının gerçeğe aykıdır beyanda bulunması sebebiyle kaldırıldığını, önceki eşinin video ve resimlerini ortak konuta getirerek kıyasladığını ve kayınvalidesine ... düşürdüğünü, tanık anlatımları ile iddiaların ispatlandığını, davalı kadının kendi öz çocuğuna olan şiddet içerikli davranışlarının çocuklarının psikolojisini olumsuz yönde etkilediğini, kendi çocukları ile aynı evi paylaşamadığını, boşanmak için para istediğini, ... saatlerce dışarda gezdiğini ve bilgi vermediğini, kadın yararına nafakaya hükmedilmesinin kanuna aykırı olduğunu, kadının tek ve tam kusurlu olduğunu belirterek; davanın reddi ve nafaka yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmesinin yasal şartlarının oluşup oluşmadığı, miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 ..., 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 ..., 330 uncu ve 336 ncı maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 ... ve 371 ... maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.