Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8199 E. 2023/5955 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Edinilmiş mallara katılma rejimi tasfiyesinde, davalı-davacı erkeğin annesinden aldığı iddia edilen maddi yardımların ve ganyan bayi teminat bedelinin tasfiyeye dahil edilip edilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı-davacı erkeğin annesinden aldığı maddi yardımların tasfiyeye konu malların ediniminde doğrudan kullanıldığına dair somut delil sunulamadığı ve ganyan bayi teminat bedelinin davalı-davacı erkeğin babasının adına olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1178 E., 2022/1327 K.

...

...

...

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile kabul edilen yönde hüküm kurulmasına

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen değer artış payı ve katılma alacağı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kısmen kabulü ile kabul edilen yönde hüküm kurulmak suretiyle, ganyan bayi teminat bedelinin mal rejiminin tasfiyesinde göz önünde bulundurulması talebinin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.... kadın vekili dava dilekçesinde; davalı-davacı adına 45 ada 4 parsel 13 nolu bağımsız bölüm, ... plakalı araç ve banka hesaplarında nakit para bulunduğunu, ayrıca yargılama sürecinde tespit edilecek ve belirtilecek davalı-davacı adına başkaca hesaplarda para bulunması halinde mevcut paraların da tasfiye hesabında dikkate alınmasını gerektiğini, davalı-davacının katılma alacağını eksiltmek amacı ile banka hesaplarındaki birikimlerini çekmesi halinde bu miktarlarında tasfiyede nazara alınması gerektiğini, davalı-davacının müvekkilinin rızası dışında yaptığı ve tespit edilecek karşılıksız kazandırmaların da eklenecek değer olarak tasfiye hesabında nazara alınması gerektiğini belirterek; fazlaya ilişkin talep ve sair yasal hakları saklı kalmak kaydı ile, edinilmiş mal rejiminin tasfiyesini, belirsiz alacak davası olarak ikame edilen davada müvekkili lehine hesap edilecek katılma alacağının yapılacak yargılama sonucunda hesaplanacak ve halihazırda tasfiye konusu edilmeyen katılma alacağı miktarına yönelik harcın tamamlanmak kaydı ile şimdilik 25.000,00 TL'nin talep tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

2.... kadın vekili cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde; her şeyin davalı-davacının annesi tarafından alındığı iddiasının doğru olmadığını, tarafların her ikisinin de devlet memuru olup yıllarca çalıştıklarını ve her şeyi alacak maddî güçlerinin bulunuğunu; 10.12.2013 tarihinde çekilen 50.000,00 TL'lik kredinin tamamı ile ... ve ... plakalı araçların alındığı iddiasının doğru olmadığını, araçlardan birinin 8.000,00 TL'ye, diğerinin ise 12.500,00 TL'ye alındığını, geri kalan paranın ise davalı-davacının şahsi borçlarının ödenmesi için kullanıldığını, kredi borcunun birlikte ödendiğini; 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ve çekilen kredilerin davalı-davacının annesi tarafından ödendiğini iddiasının da doğru olmadığı, kredinin taraflarca ödendiğini, ayrıca taşınmaz alınırken tarafların müşterek olarak aldıkları aracı 27.500,00 TL karşılığında peşinat olarak verdiklerini, çekilen kredinin 45.000,00 TL'sinin taşınmazın edinilmesi için kullanıldığını, geriye kalan 10.000,00 TL'sinin ise eve masraf yapıldığını, davalı-davacının annesinden para alınmadığını 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise müvekkilinin takıları ile peşinatın ödendiğini, geriye kalan tutar için ise kredi çekildiğini; davalı-davacı genel mahkemede dava konusu yapabileceği bir şeyi. hiç alakası olmayan bu davada dile getirdiğini, ganyan bayi ya da onun için verilen paranın bu dava ile bir ilgisi olmadığını; müvekkilinin birden fazla evlilik birliği içerisinde kredi çektiğini, kredilerin davalı-davacının şahsi borçlarını kapatmak amacıyla kullanıldığını, müvekkilinin tek başına üç krediyi ödeyemeyemediğinden 18.12.2012 tarihinde krediyi 47.000,00 TL olarak yapılandırdığını ve işbu krediyi müvekkilinin babası ve kardeşinden aldığı yardımla kapattığını ileri sürmüştür.

3. ... kadın vekili 12.07.2019 tarihli dilekçesinde; 04.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda sonuç bölümünde tarafların kendi adına kayıtlı araç ve taşınmaz kendilerinde kalmak kaydıyla birbirlerinden alacakları mahsup edildiğinde müvekkilinin alacağının 110.927,40 TL hesaplandığı, müvekkilinin davalı adına kayıtlı araç için 1.427,40 TL, taşınmaz için 175.000,00 TL olmak üzere toplam 176.427,40 TL katılma alacağı; davalı-davacının ise taşınmaz için 52.500,00 TL, araç için 13.000,00 TL olmak üzere toplam 65.500,00 TL katılma alacağı bulunduğu, alacakların mahsup edildiğinde müvekkilinin 110.927,40 TL alacağı olduğunu belirterek; bilirkişi raporu doğrultusunda herkesin adına kayıtlı taşınmaz ve aracın kendisinde kalması kaydıyla tarafların alacakları birbirinden mahsup edildikten sonra müvekkilinin geriye kalan 110.927,40 TL alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; tasfiye konusu taşınır ve taşınmaz malların sadece eşlerin kazanımları ile alınmadığını, müvekkil adına kayıtlı ... plakalı araç ile ... adına kayıtlı ... plakalı araç alınırken 50.000,00 TL kredi çekildiğini ve bu iki aracın alındığını, kredinin ödemesi başladıktan birkaç ay sonra boşanma davası açıldığını, kredinin müvekkili tarafından ödendiğini; 45 ada 4 parsel 13 nolu bağımsız bölümün 72.500,00 TL'ye alındığını, 55.000,00 TL'sinin kredi ile geri kalan kısmının ise müvekkilin annesinden aldığı nakit para ile tamamlandığını, 2005 yılında da müvekkilinin ihtiyacı olması sebebiyle annesi Nevşehir'de bulunan evlerini satarak bu satıştan da 62.000,00 TL civarında para verdiğini, bu parayı da tarafların kullandığını; müvekkilinin memur olması sebebi ile davacı-davalının babası adına ve müvekkil tarafından işletilmek üzere iki adet ganyan bayi açıldığını, bu bayilerden birinin kapatılması sonucu firmadan alınan teminat olan 16.300,00 Doların işletmenin davacı-davalının babası adına olması sebebi ile onun hesabına yatırıldığını ve müvekkiline teslim edilmediğini, kapatılmamış olan ganyan bayinin ise halen davacı-davalının babasının adına olup müvekkili tarafından işletildiğini; ... adına kayıtlı 128 ada 1 parsel sayılı taşınmaz alınırken de müvekkilinin annesinin yardım ettiğini belirterek; mal rejiminin tasfiyesini, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile ve bilirkişi raporu doğrultusunda arttırmak üzere şimdilik 15.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili ikinci cevap dilekçesinde; müvekkilin annesinin Nevşehir'de bulunan 3 ada 86 parsel sayılı taşınmazı 18.10.2007 tarihinde 72.000,00 TL'ye sattığını ve bedelini müvekkilin hesabına gönderildiğini ve tarafların ihtiyacı için kullanıldığını, taraflar adına çekilen kredilerin sadece tarafların gelirleri ile ödenmeyeceğini, taşınmazların müvekkilinin annesi tarafından alındığına ya da kredilerin müvekkilin annesi tarafından ödendiğine ilişkin bir beyanları bulunmadığını, çekilen kredileri ödemede zorluk çeken tarafların müvekkilin annesinden yardım aldıklarını; müşterek aldıkları aracın 128 ada 1 parsel sayılı taşınmaz satın alınırken değil, 45 ada 4 parsel 13 nolu bağımsız bölüm alınırken satıldığını, aracın taşınmaz alınırken 22.500,00 TL olarak sayıldığını, çekilen yedi yıllık kredinin beş yılda kapatıltıldığını, tarafların evlilik süresince aldığı maaş ile hem geçim sağlayıp hem de bu kadar malvarlığı yapmaları maddî destek olmadan mümkün olmadığını; davacı-davalının çektiği 47.000,00 TL'lik krediden müvekkilin haberi olmadığını, ilk kredi olan 25.000,00 TL'nin taraflar adına alınan aracın alımı için kullanıldığını, 3.500,00 TL'lik kredinin ise müşterek ihtiyaçlar için kullanıldığını, 29.000,00 TL'lik kredinin de ganyan bayi için gerekli olan 16.300,00 Dolar teminat bedeli yatırıldığını, ganyan bayi kapatılınca iade edilen teminat bedelinin davacı-davalının babasının hesabına yattığını ileri sürmüştür.

3.Davalı-davacı erkek vekili 12.11.2018 tarihli dilekçesinde; müvekkilinin ... plakalı araç yönünden 15.145,20,00 TL değer artış payı alacağı ile 1.427,40 TL katılma alacağı, ... plakalı araç yönünden 13.000,00 TL katılma alacağı, 128 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden 52.500,00 TL katılma alacağı, 45 ada 4 parsel 13 parsel sayılı taşınmaz yönünden 84.455,00 TL değer artış payı alacağı ile 132.772,50 TL katılma alacağı olmak üzere toplam 299.300,10 TL olduğu, davacı-davalının payına düşen bakiye miktarın 199.699,90 TL olduğu ve müvekkilinin herkesin adına kayıtlı malları adlarına kalmak şartı ile bakiye olarak 99.600,20 TL alacağı bulunduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava dilekçesinde talep edilen toplam 15.000,00 TL’nin, değer artışı talebinin eklenerek 84.600,20 TL ile birlikte toplam 99.600,20 TL'nin faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 18.11.2019 tarih ve 2016/359 Esas, 2019/812 Karar sayılı kararı ile, 45 ada 4 parsel 13 nolu bağımsız bölümün 18.04.2005 tarihinde, 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 14.12.2004, ... plakalı aracın 11.03.2014 tarihinde edinildiği, ... plakalı aracın edinim tarihi dosya içerisinde bulunmasa da evlilik birliği içerisine alındığının anlaşıldığı, boşanma davasının açıldığı tarihte taşınmazlar ve araçların tarafların adına kayıtlı olduğu, bilirkişi ek raporuna göre davacı- davalının katılma alacağının araç için 1.427,40 TL, taşınmaz için 175.000,00 TL olmak üzere toplam 176.427,40 TL olduğu, davalı-davacının katılma alacağının taşınmaz için 52.500,00 TL, araç için 13.000,00 TL olmak üzere toplam 65.500,00 TL olduğu, tarafların alacaklarının birbirinden mahsubu neticesinde farkın 110.927,40 TL'ye tekabül ettiği, sonuç olarak davacı-davalının davalı-davacıdan 110.927,40 TL katılma alacağı olduğu, her ne kadar evin alınmasında davalının annesinin 17.500,00 TL yardım ettiği iddiasında bulunulmuş ise de buna ilişkin somut bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, bu iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle; davacı-davalının davasının kabulü ile, 176.427,40 TL'nin karar tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı-davacıdan tahsiline; davalı-davacının katılma alacağının kısmen kabulü ile, 65.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itiabren işleyen yasal faizi ile birlikte davacı-davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine; takas-mahsup talebinde bulunulduğundan sonuç olarak 110.927,40 TL'nin karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı-davacıdan alınarak davacı-davalıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 17.05.2021 tarih ve 2020/179 Esas, 2021/779 Karar sayılı kararı ile, İlk Derece Mahkemesince araçların ve taşınmazların değerinin tespit ettirildiği, dosyanın hesap bilirkişilerine gönderildiği, son bilirkişi raporu doğrultusunda ... vekilinin 07.07.2019 tarihli dilekçesi ile dava değerinin 110.927,40 TL'ye yükseltildiği, artırılan miktar üzerinden harcın tamamlandığı, davalı-davacı vekilinin ise 14.05.2019 tarihli dilekçesi ile dava değerinin 99.600,20 TL'ye yükseltildiği ve artırılan miktar üzerinden harcın tamamlandığı, İlk Derece Mahkemesince karşılıklı alacakların takas ve mahsubunun yapılarak davacı-davalının davasının kabulüne karar verildiği, davalı-davacı erkeğin ... Bankasından çektiği 50.000,00 TL'lik kredi ile araçların alındığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığı, hesap bilirkişisi tarafından boşanma dava tarihine kadar ödenen kredi miktarının oranlanarak boşanma dava tarihinden sonra ödenen kısmın davalı-davacı erkeğin kişisel malı olarak kabul edildiği ve katılma alacağı hesabında göz önünde bulundurulduğu, davalı-davacı erkeğin annesinin yaptığı iddia edilen yardımların kişisel mal olarak artık değere katılma alacağının hesabında göz önünde bulundurulması için bağışlanan miktarın doğrudan edinilen malın alımı için kullanılması gerektiği gibi somut delillerle ispat edilmesinin gerektiği, soyut tanık beyanlarının yeterli olmayacağı, ... kadının babası adına açılan ganyan bayi için teminat olarak yatırıldığı ve taraflara iade edilmediği iddia edilen 16.300,00 Doların taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinde göz önünde bulundurulmasının mümkün bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna hakkaniyet ilkesine uygun bulunduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizin 07.03.2022 tarih ve 2021/5643 Esas, 2022/2074 Karar sayılı kararı ile, İlk Derece Mahkemesince, araçlar ve taşınmazlar nedeniyle tarafların katılma alacağının hesaplanarak alacakların takas ve mahsubu yapılarak bakiye katılma alacağın davalı-davacı erkekten tahsiline karar verildiği, ganyan bayi teminat bedeline yönelik olarak olumlu olumsuz bir karar verilmediği, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-davacı erkek vekilinin başvurusununun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi uyarınca esastan reddine karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde, ganyan bayi teminat bedeline yönelik olarak taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinde göz önünde bulundurulmasının mümkün bulunmadığından İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı belirtilerek gerekçe düzeltilmesi yapıldığı halde, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmek suretiyle, gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratıldığı belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün bozulmasına, bozma sebebine göre davalı-davacı erkek vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince karşılıklı alacakların takas ve mahsubunun yapılarak davacı-davalının davasının kabulüne karar verildiği, davalı-davacı erkeğin çektiği 50.000,00 TL'lik kredi ile araçların alındığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığı, hesap bilirkişisi tarafından boşanma dava tarihine kadar ödenen kredi miktarının oranlanarak boşanma dava tarihinden sonra ödenen kısmın davalı-davacı erkeğin kişisel malı olarak kabul edildiği ve katılma alacağı hesabında göz önünde bulundurulduğu, davalı-davacı erkeğin annesinin yaptığı iddia edilen yardımların kişisel mal olarak artık değere katılma alacağının hesabında göz önünde bulundurulması için bağışlanan miktarın doğrudan edinilen malın alımı için kullanılması gerektiği gibi, somut delillerle ispat edilmesinin gerektiği, soyut tanık beyanlarının yeterli olmayacağı, ... kadının babası adına açılan ganyan bayi için teminat olarak yatırıldığı ve taraflara iade edilmediği iddia edilen 16.300,00 Doların taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinde göz önünde bulundurulmasının mümkün bulunmadığı, ancak İlk Derece Mahkemesince bu hususun değerlendirilmediği gerekçesiyle; davalı-davacı erkek vekilinin ganyan bayi teminat bedeli dışındaki başvurusunun esastan reddine, davalı-davacı erkek vekilinin ganyan bayi teminat bedeline ilişkin başvurusunun kabulü ile, davalı- davacı tarafın ganyan bayi teminat bedelinin mal rejiminin tasfiyesinde gözönünde bulundurulması gerektiğine ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepler

Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; tarafların 45 ada 4 parsel 13 parsel sayılı taşınmazı satın alırken çekilen kredinin aylık ödemelerini tarafların toplam geliri kadar olduğunu, tarafların iki tane çocuğunun olduğu da göz önünden bulundurulduğunda sadece maaş ile kredi ödemesinin yapılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle müvekkilinin annesinden yardım alındığının tartışmasız olduğunu, aksinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca müvekkilinin annesinden alınan 19.677,34 TL ile kredinin erken kapatıldığını; araçların bankadan çekilen kredi ile alındığını, araçların edinme değerlerinin tespit edilmediğini, kredinin boşanma dava tarihinde kadar 8 aylık taksitinin ödendiğini, boşanma dava tarihinden sonra ödenen krediler yönünden de müvekkili lehine alacak hesaplanması gerektiğini; müvekkilinin annesine ait taşınmazın satış parasının müvekkilinin hesabına yatırıldığını, Mahkemece müvekkilinin annesinden yardım aldığına dair somut delil olmadığına yönelik gerekçesinin yerinde olmadığını; raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediğini, hangi raporun neden hükme esas alındığının açıklanmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini; ganyan bayi teminat bedelinin ödenmesi için müvekkilince kredi çekildiğini, teminat bedelinin ganyan bayinin kapatılması üzerine davacı-davalının babasına iade edildiğini, kredinin taraflarca ödendiğini, ganyan bayi teminat bedelinin de edinilmiş mal olduğunu ve tasfiyeye dahil edilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tasfiyeye dahil edilmesi gereken mallar, kişisel mal savunması ve ispatı, kişisel mal denkleştirmesi, alacağın miktarı noktasında toplanmaktadır. Dava, değer artış payı ve katılma alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 186 ncı maddesinin üçüncü fıkrası, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 09.05.1960 tarih ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...

...