"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/201 E., 2022/620 K.
DAVA TARİHİ : 22.12.2020
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Van 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/418 E., 2021/503 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 09.01.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davalı ... geldi. Vekilleri gelmedi. Karşı taraf davacı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin evlilik birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, kadına karşı sorumsuz davrandığını, kadının temel ihtiyaçlarının dahi erkeğin ailesi tarafından sağlandığını, erkeğin sadakat yükümlülüğünü yerine getirmediğini, erkeğin ailesinin kadına ağır hakaret ve küfürler ettiğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğe yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, kadının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, boşanmayı gerektirecek bir sebebin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların evlendikten sonra İzmir iline yerleşerek davalının ailesi ile birlikte yaşamaya başladıkları, erkeğin babasına ait iş yerinde çalıştığı ve fakat işe düzenli şekilde gitmediği, çalışma konusundaki isteksizliğinin taraflar arasında huzursuzluğa yol açtığı, erkeğin "Çalışmayı sevmiyorum, çalışmak istemiyorum, Ayfer beni böyle kabul etsin, baba parası yiyeceğim" minvalinde sözler sarf ederek çalışma noktasındaki isteksizliğini ortaya koyduğu, davalının düzenli şekilde çalışmaması nedeniyle davacı kadının ihtiyaçlarını karşılama noktasında da isteksiz ve yetersiz kaldığı, davacı kadına kendisinden değil, ailesinden istemesi gerektiğini söyleyerek kadını diğer aile bireylerinden talepte bulunmak durumunda bıraktığı, tarafların dönem dönem Van iline davacı kadının ailesini ziyaret etmek için geldiklerinde erkeğin davacı kadına bağırıp çağırdığı, "Buna bakmayın, bunun bir kulağından girer, diğerinden çıkar, kafası boş" şeklinde rencide edici sözler sarf ederek ailesinin yanında küçük düşürdüğü, bazen de küserek kadını yalnız bırakıp dayısının evine gittiği, erkeğin annesinin tarafların evliliğine olması gerekenden daha fazla müdahil olduğu, erkeğin de annesinin etkisi ve yönlendirmesi altında kaldığı, annesinin olumsuz tutum ve davranışlarına kayıtsız kaldığı, tarafların fiili ayrılığına neden olay anı ve sonrasında davacı kadının ve kadının aile bireylerinin davalı erkekten ziyade erkeğin annesi ile muhatap olup onunla telefon görüşmeleri yapmalarının da bu hususu doğruladığı, bu bağlamda davalının annesinin davacı kadının, ailesi ile telefonla görüşmesini kısıtladığı, tarafların 2020 yılı Ekim ayında davalının annesiyle birlikte Van iline geldikleri, davalının annesinin bir süre kaldıktan sonra İzmir'e döndüğü, tarafların bir müddet daha Van'da kaldığı, akabinde davalı erkeğin de İzmir'e döndüğü, giderken davacı kadına "Benden para mara isteme, para yok sana para veremem" dediği, gittikten sonra yaptıkları telefon görüşmelerinde davacı kadına "Seni istemiyorum, boşanacağım" şeklinde sözler sarf ettiği, taraflar arasında o süreçte davacı kadının birkaç gün daha Van'da kalmak istemesi nedeniyle de tartışma yaşandığı, bunun üzerine davacı kadının davalıdan evini ayırarak bir iş bulup çalışmasını istediği, kadının bu talebinin davalı ve ailesi tarafından kabul edilmediği, hatta davacının bu talebine karşılık davalının annesinin "Baban seninle zina ederse ancak o zaman evi ayırırım","Eğer seni bir daha götürürsem, babamla zina yapayım, sen babanla zina yap" minvalinde kötü sözler sarf ettiği, davalı erkeğin ise annesinin bu söylemlerine sessiz kaldığı, boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının haksız olduğunu, kadının erkeğin ailesiyle isteyerek kaldığını, boşanma nedeninin ispatlanamadığını, davalının tanıklarına itibar edilmediğini, davalının kusursuz olduğunu, mahkemenin yetkisiz olduğunu, gerekçenin hatalı olduğunu ileri sürerek; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince hukuki nitelendirmenin davadaki ileri sürülüş ve dosya kapsamına uygun olarak belirlendiği, delillerin toplandığı, delillerin değerlendirilmesinin dosya kapsamına uygun bulunduğu, taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmaların tartışılarak gerekçeli kararın oluşturulduğu, ihtilafa uygulanması gereken yasal mevzuatın doğru olarak tespit edildiği, tarafların mevcut kusur durumuna göre karar gerekçesinin yerinde olduğu, karar gerekçesiyle hüküm fıkrasının birbiriyle uyumlu olduğu ve hükmün yasal unsurları taşıdığı, kararın usul ve kanuna uygun bulunduğu gerekçesiyle erkeğin tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, gerekçesiz olduğunu, davacının tanık beyanlarının görgüye dayalı olmadığını, tanık beyanlarının çoğunun dava açıldıktan sonraki sürece ait olduğunu, tanık beyanlarına karşı beyanda bulunmak için süre verilmediğini, kadının kusurlu olduğunu, erkeğin kusurunun ispatlanmadığını, erkeğin itirazlarının, beyanlarının, tanıklarının anlatımlarının dikkate alınmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürerek; hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; boşanma davasında kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğe kusur yüklenmesinin ve davanın kabulüne karar verilmesinin dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.