"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1502 E., 2022/1448 K.
DAVA TARİHİ : 27.05.2021- 28.06.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şefaatli Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/51 E., 2022/54 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden esas hakkında hüküm kurulmasına, davacı-karşı davalı kadın vekilinin tüm, davalı-karşı davacı erkek vekilinin ise diğer yönlere ilişkin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olup; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 13.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf davacı- karşı davalı ... mirasçısı ... ve vekili gelmediler. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava, cevaba cevap (karşı davada cevap) dilekçesinde özetle; tarafların 2015 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocuklarının olmadığını, erkeğin, hakaret ve tehdit ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, cimri olduğunu, iftira attığını, kadının hastalığı ile ilgilenmediğini, birlik görevini ihmal ettiğini, karşı dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 3.000,00 TL tedbir nafakası, 3.000,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminat, ev eşyalarının kadına aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde ise bedel iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap, karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, evlilikten maddî beklenti içerisinde olduğu ve yerine getirilmediği için ortak konutu terk ettiğini, erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarını istemediğini, baskıcı olduğunu, iftira attığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, erkek yararına 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, hakaret ve tehdit ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı, birlik görevini ihmal ettiği, kadının ise erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarını ve akrabalarını istemediği, görüşmelerini engellediği, erkeğin önceki evliliğinden olan çocuğuna iftira attığı, bu hususun tüm dosya kapsamından ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın da kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadının, ev hanımı olduğu, gelirinin olmadığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir nafakası, 1.500,00 TL yoksulluk nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak kadın yararına 30.000,00 TL maddî tazminat, 30.000,00 TL manevî tazminat, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu dikkate alınarak tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, dinlenen tanık beyanları ve dosya kapsamından kadının, ev eşyalarının kendisine ait olduğunu ispatlayamaması sebebiyle ev eşyalarına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, tazminat miktarlarının çok düşük olduğu, ev eşyalarına ilişkin talebinin ispatlanmasına rağmen reddine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; tazminatların miktarları ve ev eşyası alacağı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; lk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının ispatlanamadığı, kadının davasının reddi gerektiği, nafaka konusunda kararda çelişki olduğu, tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi tarafından kusurlu vakıaların tespitinde hata yapıldığı, dosya kapsamına göre erkeğin, eşinin boğazını sıkarak şiddet uyguladığı ve tehdit ettiği, kadının ise eşinin akrabalarını ve önceki evlilikten olan çocuklarını istemediği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu, kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında kadın yararına nafaka ve tazminata hükmedilmesinin ve miktarlarının isabetli olduğu belirtilerek; davalı-karşı davacı erkek vekilinin vakıalara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi karar gerekçesinin yukarıda belirtildiği şekilde düzeltilmesine, davacı-karşı davalı kadın vekilinin tüm, davalı-karşı davacı erkek vekilinin ise diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ise ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davalarında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü için gerekli şartların mevcut olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci maddesi ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.