"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/597 E., 2022/1046 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/38 E., 2021/767 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, aile konutu olan ve davalı eşi adına kayıtlı taşınmaza müvekkilinin bilgisi ve muvafakati dışında banka lehine ipotek tesis edildiğini belirterek aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taşınmaz üzerine tesis edilen ipotekten habersiz olmasının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 23.05.2017 tarih ve 2016/134 Esas, 2017/411 Karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmaz üzerine davalı banka lehine ipotek tesis edilen taşınmazın aile konutu olduğu, davalı bankanın davacı tarafından imzalandığı iddia edilen davacının ipotek tesisine muvafakat ettiğine dair 13.03.2015 tarihli belgedeki imzanın davacıya ait olmadığının ortaya çıktığı, davalı bankanın basiretli bir tüccar gibi davranmadığı, aile konutu üzerinde ipotek tesis edilirken davacının, rızasının alınmamış olduğunu ispatladığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 13.11.2020 tarih ve 2018/996 Esas, 2020/1505 Karar sayılı kararı ile davalı banka vekilinin rapora karşı itirazları nedeniyle Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi'ne adı yazılı belgedeki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığına ilişkin yeniden inceleme yaptırılarak taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp sonucuna göre yargılama yapılarak uygun bir karar verilmesi gerekirken, itiraza uğrayan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmasının ... görülmediği gerekçesiyle davalı banka vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının diğer yönler incelenmeksizin kaldırılmasına, belirtilen eksiklikler giderilerek yeniden hüküm kurulması amacıyla dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının ipotek tesisine muvafakat ettiğine dair imzanın davacının eli ürünü olup olmadığının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderildiği ve rapor sonucuna göre inceleme konusu belgede davacıya atfen atılı imza ile davacının mukayese imzaları arasında farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın mevcut imzalara kıyasla davacının eli ürünü olmadığı tespit edildiğinden ve rapor göz önüne alındığında, aile konutu üzerinde ipotek tesis edilirken banka tarafından davacının rızasının alınmamış olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı eş adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın dayanağı olan ve imza incelemesinde uyulması gereken asli unsurlar olmaksızın düzenlenen Adli Tıp Raporunun, ilk bilirkişi raporunun tamamen aynısı olup denetime elverişli bir incelemeye dayanmadığını ve hüküm kurmaya yeterli olmadığını, raporda değerlendirmeye dayanak olarak gösterilen belgelerin incelemeye esas kabul edilmesi mümkün bulunmadığından anılan raporun hükme esas alınmasının hukuka aykırı olduğunu, imzaların kendisine ait olduğunu duruşmada ikrar eden davacının ... niyetli olmadığı gibi huzurdaki davada tamamen hakkın kötüye kullanıldığını, davacının 01.10.2015 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile ipotekten haberdar olduğunu, kötü niyetli bu davayı açtığını ileri sürerek davanın kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı banka vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde de belirttiği sebeplerle davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, aile konutu üzerine konulan, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Uyuşmazlık davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup Davalı banka vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.