Logo

2. Hukuk Dairesi2023/10017 E. 2024/6853 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davalarında, boşanmaya sebep olan olaylarda kimin kusurlu olduğu, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/910 E., 2023/1948 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 13. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/365 E., 2020/168 K.

Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı davalı dava dilekçesinde özetle; kadın ile aralarında şiddetli geçimsizlik olduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, 50.000,00 TL tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir .

Davacı davalı vekili birleşen dosya cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, emekli olduğunu, borçlarının olduğunu, davayı kadının isteği üzerine açtığın , kadının oğlunun sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığını, kadının bu duruma sessiz kaldığını, hatalarını yüzüne vurduğunu, kınadığını, hatalarını yüzüne vurduğunu savunarak birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir .

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalı davacı kadına 30.05.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup davalı davacı kadın süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

Davalı davacı vekili birleşen dosya dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının erkek aleyhine İzmir 15. Aile Mahkemesi'nin 2018/525 esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, erkeğin barışmak istemesi üzerine davadan feragat ettiğini, erkeğin kadına duygusal şiddet uyguladığını, bıçak fırlattığını, kadına ve oğluna hakaret ettiğini, evden kovduğunu iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 600,00 TL tedbir nafakasına, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, 75.000,00 TL maddî tazminat ile 75.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin dava dilekçesinde herhangi bir delil sunmadığı, erkeğin ev eşyalarını kırmak yolu ile uyguladığı fiziksel şiddet uyguladığı ve birlikte yaşama ve birlik giderlerine katılmaktan kaçındığı , evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin tam kusurlu olduğu, tarafların sosyal ekonomik durumları, kusur dereceleri gerekçesi ile asıl davanın reddine birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı kanunun 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, aylık 500,00 TL tedbir yoksulluk nafakasına, 10.000,00 TL maddî tazminat ile 10.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir .

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davacı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, kusur belirlemesi, kabul edilen birleşen dava, maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve miktarları bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğe yüklenen kusurlu davranışların görgüye dayalı tanık beyanları ile gerçekleştiği, kadının ise boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışının kanıtlanmadığı, mahkemece kararda yazılı olduğu şekilde dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı davalı erkek vekili temyiz başvurusunda özetle; reddedilen asıl dava, kusur belirlemesi, kabul edilen birleşen dava, maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve miktarı bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın reddi ile birleşen davanın kabulü, maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,169 uncu ve 175 inci maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci, 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.