"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1935 E., 2023/2134 K.
KARAR : Davalı itirazları - Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Kayseri 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/382 E., 2023/566 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 05.11.2012 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten bir çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin evliliğin başından itibaren davalıyı mutlu etmek ve evlilikten doğan tüm sorumluluklarını yerine getirmek için elinden geleni yaptığını, davalının ise daha evliliğin ilk aylarında değişmeye başlayarak eve karşı ilgisiz ve sorumsuz kaldığını, davalının alkol kullandığını, ne müvekkiline ne de ortak çocuklarına hiçbir ilgi göstermediği gibi üzerlerinde baskı kurarak adeta zindan hayatı yaşattığını, ayrıca eve ekonomik olarak da destekte bulunmadığını, davacının çoğu zaman evlere temizliğe giderek kazandığı çok cüzi miktardaki düzensiz bir gelirle geçimini sürdürmeye çalıştığını, davalının sürekli olarak müvekkiline karşı kaba ve aşağılayıcı davranışlarda bulunduğunu, davacıya ve ailesine karşı ağıza alınmayacak hakaretler ettiğini, müvekkile psikolojik, ekonomik ve cinsel şiddet uyguladığını, bu durumun halen devam ettiğini, söz konusu evliliği devam ettirme konusunda ne fayda ne de imkan kalmadığını, müvekkilinin her defasında sabrederek ve çoğu zaman mağdur taraf kendisi olmasına rağmen eşiyle konuşarak evliliklerini kurtarmaya çalışmışsa da davalıda hiçbir değişim olmadığı gibi her defasında daha cüretkar olmaya başladığını, artık fiziksel şiddet dahi uygulamaktan çekinmez hale geldiğini, tüm bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, ortak çocuk için aylık 2.500,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili için aylık 2.500,00 TL yoksulluk nafakasına, 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak davalı davaya cevap vermemiş duruşmalarda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; iddia ve savunmalar, tanık anlatımları ve toplanan tüm delillere göre: davalının eşi ve çocukları ile ilgilenmediği, davacıya küfür ettiği, evin geçimine katkıda bulunmadığı, düzenli bir gelirinin bulunmadığı, yaşanan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyet hakkının davacı anneye verilmesine, baba ile yatısız olacak şekilde kişisel ilişki tesisine, davacı için aylık 1.250,00 TL tedbir nafakası, 1.500,00 TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuk için aylık 750,00 TL tedbir, 1.000,00 TL iştirak nafakasına ve davacı lehine 25.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakaları ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının düşük olduğunu belirterek verilen kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; tensip zaptı ve sosyal inceleme raporu tebliğ edilmeden hüküm kurulduğu, dava dilekçesi tebliğinin usulsüz yapıldığı, müvekkiline yüklenen kusurların gerçekleşmediği, erkeğin tam kusurlu olduğuna ilişkin tespitin hatalı olduğu, ortak çocuğun velâyetinin davacıya verilmesinin hukuka aykırı olduğu, idrak çağındaki çocuğun velâyet hususunda görüşünün sorulması gerektiği, hükmedilen tedbir, yoksulluk, iştirak nafakalarının ve maddî - manevî tazminat miktarlarının yüksek olduğunu belirterek davanın kabulü ve fer'îleri yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kusur belirlemesinde, boşanmaya karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı, nafakalara hükmedilmesinde ve miktarlarında isabetsizlik bulunmadığı, eldeki dosyada velâyete ilişkin sosyal inceleme raporu alındığı, alınan raporda ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin çocuğun yararına olacağının belirtildiği, idrak çağındaki ortak çocuğun sosyal inceleme raporu düzenlenirken alınan beyanında annesi ile kalmak istediğini beyan ettiği görülmekle Mahkemece yapılan velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesinin yerinde olduğu, hükmedilen tazminat miktarları, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, evliliğin devam ettiği süre, kusur durumu ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında az olduğu, kadının bu yönlere ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davacı kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, davacı vekilinin sair yönlere, davalı vekilinin tüm yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekilince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar, velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.