"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1313 E., 2023/1260 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 24. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/180 E., 2022/368 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile 23.12.2001 tarihinde evlendiklerini bu evliliklerinden 2003 doğumlu ... ile 2009 doğumlu ... isminde ortak çocuklarının olduğunu, davalının alkol bağımlısı olduğunu, davalının alkol bağımlılığından müvekkiline ilgisiz davrandığını, sevgisiz, soğuk davranması, küçük düşürücü, onur kırıcı söz ile davranışlarda bulunduğunu, davalının alkol bağımlılığından ortak çocukların da olumsuz etkilendiklerini, davalının her gün işten eve geldiğinde alkol kullandığını, davalının kazandığını alkole verdiği için evin ve ortak çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını, davalının alkol kullanımı nedeniyle tarafların yaklaşık 6-7 yıldır ayrı odalarda kaldıklarını, müvekkilinin çalışmak istemesi durumunda davalının sen n anlarsın diyerek karşı geldiğini, davalının ortak çocukların okul toplantılarına katılmadığını, aile bireyleri olarak akşam yemeği dahi yiyemediklerini, eşine ve çocuklarına vakit ayırmadığını belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, manevî tazminat, aylık 2.000,00 TL tedbir, iştirak ile aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; karşı tarafın iddia ve beyanlarını kabul etmediklerini, tarafların 23.12.2001 yılında evlendiklerini, ... ve ... adında müşterek iki çocuklarının olduğunu, evlilik birliğinin sarsılmasına ve geçilmez hale gelmesine davacı- davalı eşin müvekkiline karşı ilgisiz, sevgisiz, soğuk davranması, yatağını ayırması, müvekkiline küçük düşürücü sözler söylemesi, incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler nedeniyle kavga etmesi, onur kırıcı sözler sarf etmesi nedeniyle olduğunu, müvekkilinin eşine üst düzey sevgi ve saygı gösterdiğini, çocuklarının ve ailesinin geçimini sağlamak için gece gündüz çalıştığını ancak eşi tarafından hiçbir zaman takdir edilmediğini, müvekkilinin alkol bağımlısı olmadığını, zaman zaman aile ve arkadaş ortamlarında alkol aldığını, çoğu zamanda davacı/davalı eşin müvekkiline eşlik ettiğini, müvekkilinin 2016 yılında krizle birlikte kuyumcu işletmesini kapatmak zorunda kaldığını, gece geç saatlere kadar çalışmak zorunda kaldığını, iş için sürekli şehir dışına çıktığını bu nedenle alkol almasına zamanın ve bütçesinin olmadığını, davacı/davalı eşin öğlen 13:00'e kadar uyuduğunu, öğleden sonra arkadaşlarıyla takıldığını, akşamları da içki masası kurarak gece geç saatlere kadar içtiğini, davacı/davalı eşin müvekkilinin bilgisi dışında kürtaj olduğunu, davacı/davalı eşin kürtaj olarak müvekkilinin fikrine, düşüncesine ve arzusuna değer vermediğini, davacı/davalı eşin müvekkilini yok saydığını, kıymet vermediğini gösterdiğini, karşı eşe babasından miras olarak ev kaldığını ve bu evden kira aldığını müvekkilinden sakladığını, davacı/davlı eşin geçirdiği rahatsızlıktan dolayı 20 gün boyunca evde kıpırdamadan yattığını bu süre zarfında müvekkilinin eşi ve çocuklarıyla ilgilendiğini, karşı eşin hasta bakımını sağladığını, davacı/davalı eşin müvekkiline karşı vurdum duymaz davranışlar sergilediğini, müvekkilini yanına yakıştırmadığını, markete giderken dahi yanında yürümek istemediğini, müvekkilinin kendisine dokunmasına izin vermediğini, karşı eşin eşlik görevlerini yerine getirmediğini, evin bütün sorumluluklarını müvekkiline yıktığını, evlilik birliğinin sona ermesinde ve çekilmez bir hal almasında davacı-davalı eşin tam kusurlu olduğunu belirterek, asıl davanın reddine, karşı davalarının ve feri taleplerinin kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî toplam 200.000,00 TL tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı- davacı erkeğin aşırı alkol kullandığı, kazancının büyük kısmını alkol için harcadığı, ortak çocuklarla ilgilenmediği; davacı/davalı kadının ise eşine "sen erkek misin, hiçbir şeyi beceremiyorsun" şeklinde aşağılayıcı sözler söylediği, eşi ile birlikte her gün alkol kullandığı, tarafların her ikisinin de birbirlerinden uzaklaştığı, birbirlerine soğuk ve ilgisiz oldukları, yataklarını ayırdıkları, gerçekleşen bu duruma göre tarafların evlilik birliğinin eylemlerinin yoğunluğu ve derecesi de nazara alınarak her iki tarafın da kusuru bulunmakla birlikte davalı/davacı erkeğin kusurunun davacı/davalı kadına nazaran daha ağır olduğu, tarafları bu aşamadan sonra bir arada yaşamaya zorlamanın artık kanunen de mümkün görülmemesine göre her iki davanın da kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk lehine hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra aylık 400,00 TL'ye artırılarak iştirak nafakası olarak devamına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri ile davalı - karşı davacı erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı - karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde; karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuk lehine hükmedilen nafakaların miktarları, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ve kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarları yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı - karşı davacı erkek tarafça asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafakalar ile erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların son yıllarda yataklarının ayrı olduğu, İlk Derece Mahkemesince davalı-karşı davacı erkeğe yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlar yanında erkeğin ayrıca kadını aşağıladığı, bu vakıanın da davalı-karşı davacı erkeğe kusur olarak yüklenmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince davacı-karşı davalı kadına yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlar da dikkate alındığında boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı- karşı davacı erkeğin, davacı- karşı davalı kadına nazaran daha fazla kusurlu olduğu, iştirak nafakaları ile tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile davacı- karşı davalının kusur belirlemesi, ortak çocuk yararına hükmedilen nafakaların ve kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarları yönünden istinaf talebinin kabulüne, davacı- karşı davalının sair, davalı- karşı davacının tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, gerekçenin düzeltilmesine, kadın lehine aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına, 90.000,00 TL maddî ve 80.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili; karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuk lehine hükmedilen nafakaların miktarları, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, tazminatların miktarları yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafakalar ve erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz talebinde bulunulmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davaların kabulü, tazminatlar ve nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı, 182 nci ve 330 uncu maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.