Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1313 E. 2023/5401 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, tarafların kusur oranları, zina iddialarının ispatı, boşanmanın fer'ileri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi uyuşmazlık konusu olmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin zina yaptığı sabit görülüp davasının reddine karar verilmesine rağmen, davalı kadın yararına bu dava için vekâlet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı görülerek kararın vekâlet ücreti yönünden bozulmasına, diğer yönlerden ise onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1827 E., 2022/1977 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 14. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/741 E., 2022/439 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl, karşı, birleşen ve birleşen boşanma davasına karşı açılan davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, tarafların sair istinaf başvurularının ise esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.... erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının 21.09.2019 tarihinde hiç haber vermeden tüm kişisel eşya ve takılarını alarak evi terk ettiğini, sosyal medya ile çok ilgilendiğini, gününün büyük bir kısmını burada geçirdiğini, erkeğe ait tüm mesajlaşmaları yüklediği bir program vasıtasıyla okuduğunu, sürekli lüks taleplerde bulunduğunu, kendi ailesi ile erkeğin ailesini kıyasladığını ve erkeğin ailesi için olumsuz ifadeler kullandığını, en ufak tartışmada nikah yüzüğünü çıkarıp fırlattığını, şiddet uyguladığını ve ufak çaplı yaralamalara sebep olduğunu, erkeğin annesine ait araca zarar verdiğini ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.... erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının evlilik süresince, öfkeli ve tutarsız davranışlar sergilediğini, taraflar arasındaki boşanma davası devam ederken kadının sadakatsiz yaşam sürdüğünü, kadının, erkeğin eski eniştesi ile birlikte olduğunu ileri sürerek 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat ile erkek yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı kadın vekili asıl davaya cevap, karşı dava ve ikinci cevap dilekçesinde özetle: erkeğin son derece yüksek bir gelire sahip olmasına rağmen kadına evlilik birliği içinde kısıtlı maddî imkan sağladığını, erkeğin alkol problemi olduğunu, alkol aldığı zamanlarda kendinden geçtiğini, şiddet uyguladığını, eline geçen eşyaları etrafa attığını, kadınla maddî gücü için evlendiğini yönünde aşağılayıcı sözler söylediğini, kadını maddî zarara uğrattığını, mal kaçırma niyetinde olduğunu, lüks tüketimlerinin olduğunu, çalıştığı şirketin babasının üzerine görünmesine rağmen burayı erkeğin bizzat kendisinin işlettiğini, erkeğin ailesinin başına gelen her türlü olumsuz olaydan kadını sorumlu tuttuklarını, ileri sürerek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, dava sonunda yoksulluk nafakasına dönmek üzere kadın yararına aylık 10.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, kadın yararına 300.000,00 TL maddî ve 300.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili erkeğin birleşen davasına cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin alkol problemini evlenmeden önce gizlediğini, erkeğin boşanma davasının devam ettiği tarihte erkeğin kız kardeşinin eşine ait Bodrum'daki yazlık eve kadın arkadaşlarıyla geldiği, bu kadınlar ile cinsel birliktelik yaşadığını, 2020 yılı Mayıs ayı içerisinde bir kadın ile otelde birlikte kaldığını, instagram üzerinden başka kadınlarla uygunsuz konuşmalar yaptığını, açıklanan nedenlerle 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına 500.000,00 TL maddî ve 500.000,00 TL manevî tazminat ile aylık 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl dava yönünden yapılan değerlendirmede kadının erkeğe hakaret ettiği ve tırnaklarıyla erkeği yaraladığı, erkeğin ise kadına hakaret ettiği ve sürekli alkol probleminin olduğu, böylece tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşit kusurlu oldukları; erkeğin birleşen boşanma davası ile erkeğin birleşen boşanma davasına karşı kadının açtığı karşı boşanma davası yönünden yapılan değerlendirmede, kadının, eski eniştesi ile birlikte...da bir rezidansın lobisinden geçerek asansöre bindikleri, asansörde dava dışı erkeğin, davalı-davacı kadının beline dokunduğu, kısa aralıklarla aynı odadan fotoğraf paylaştıkları ve...'de beraber tatil yaparak aynı plajdan fotoğraf paylaştıkları, böylece kadının zina eylemini gerçekleştirdiği, erkeğin ise 05.03.2021-07.03.2021 tarihleri arasında ...'daki bir otelde başka bir kadın ile konakladığı, 29.08.2021 tarihinde aynı kadın ile...dan Karadağ'a giden uçakta yan yana yolculuk ettikleri, başka bir kadınla Maslak'taki bir dairede beraber uyudukları, yabancı bir kadınla da Bodrum'da bir otelde beraber kaldıkları, böylece erkeğin de zina eylemini gerçekleştirdiğinin otel, uçak kayıtları ve tanık beyanları ile sabit olduğu ve tarafların birleşen dava ile birleşen davaya karşı açılan boşanma davası yönünden de eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, tarafları sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alınarak kadın yararına aylık 2.300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ödenmesine, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkeğin zina sebepli birleşen boşanma davası ile kadının birleşen boşama davasına karşı zina hukuki nedenine dayalı olarak açtığı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, tarafların maddî ve manevî tazminat talepleri ile erkeğin nafaka taleplerinin reddine, kadın yararına asıl davaya karşı açılan davada tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedildiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, Maslak'ta yer alan konutun kadına tahsisine yönelik ara karar ile verilen tedbirin karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleştikten sonra tahsisin kaldırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.... erkek vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının asıl dosyada karşı davanın kabulü, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası, birleşen davadaki tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi, birleşen davada kadın tarafından açılan karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, konut tahsiline ilişkin tedbir kararı, menfaat birlikteliği olmasına rağmen birleşen davada kadının tanıkları Şerefhan ve babası Mustafa'nın dinlenilmesi, THY'den tüm ... listesinin istenmeyerek eksik inceleme ile karar verilmesi yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının asıl dosyadaki erkeğin davası ile birleşen dosyadaki erkeğin zinaya dayalı davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarları, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönlerinden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanma nedeni olarak dayanılan birtakım vakıalardan sonra evlilik birliğinin devam ettiği, bu vakıalardan dolayı taraflara kusur yüklenemeyeceği, kadının, eşine hakaret edip aşağılayıcı sözler söylediği, erkeğin de sürekli alkol aldığı ve kadını ortak haneden kovduğu, tarafların boşanma sebebi olarak dayandıkları diğer vakıaların ispatlanamadığı, birleşen davada ve birleşen davaya kadın tarafından açılan karşı davada toplanan delillere göre; zinaya dayalı davalarda hak düşürücü sürelerin geçmediği, erkeğin zina fiilini işlediğinin sabit olduğu, kadının zina fiilini işlediğinin kabulüne imkan veren delillerin ibraz edilemediği, kadının sadakatsizlik boyutuna varan güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunun sabit olduğu, bu tespitlere göre boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu yönünde yapılan değerlendirme ile erkeğin yüklenen vakıalara yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, erkeğin kusur belirlemesine yönelik istinaf talebinin reddine, kadının kusur belirlemesine yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüyle boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu sayılmalarına, kadının birleşen davada erkeğin zina hukuki nedenine dayalı olarak açtığı davanın kabulüne yönelik istinaf talebi ile kadının maddî ve manevî tazminatlar ile yoksulluk nafakasına yönelik yapmış olduğu istinaf itirazlarının kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlere ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulması suretiyle erkeğin zinaya dayalı davasının reddine, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı davasının kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle 100.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının az olduğu gerekçesiyle bir defaya mahsus 75.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine, erkeğin konutun kadına tahsis edilmesine yönelik istinaf talebinin konutun tahliyesine yönelik kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunması nedeniyle kabulüyle konutun tahsisine ilişkin ara kararın ve hükmün karşı dava yönünden verilen bendinin kaldırılmasına, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin aldığı alkolün tedavi gerektirir boyuta olmadığını, kadını evden kovmadığını, kadının erkeğe karşı fiziksel şiddet uyguladığını ve erkeğin annesinin arabasına zarar verdiğini, erkeğin öncesinde lise mezunu olarak babasının evinde çalıştığını, şimdi ise işinin olmadığını, kadının ise mimar oduğunu, yüksek geliri olduğunu, kadının evden ayrıldıktan sonra eski eniştesi ile beraber yaşamaya başladığını, beraber tatile gittiklerin bu hususun ispatlandığını, erkeğin zina davasının reddinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kadının kabul edilen karşı ve birleşen boşanma davası, erkeğin zina hukuki nedenine dayalı davasının reddi, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar, kendi nafaka ve tazminat taleplerinin reddi, menfaat birlikteliği olmasına rağmen birleşen davada kadının tanıkları Şerefhan ve babası Mustafa'nın dinlenilmesi, THY'den tüm ... listesinin istenmeyerek eksik inceleme ile karar verilmesi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadına yüklenen hakaret ve aşağılayıcı söz söyleme kusurunun dosya kapsamında ispatlanamadığını, bu hususa yönelik tanık beyanlarının soyut ve yanlı olduğunu, erkeğin tam kusurlu olduğunu, lüks bir yaşam sürdüğünü ileri sürerek erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminatlar ile yoksulluk nafakasının miktarı, erkeğin zinaya dayalı davası reddedildiği halde lehine vekâlet ücretine hükmolunmaması, kadının tazminat talepleri kabul edildiği halde vekâlet ücretinin nispi belirlenmemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl ve karşı dava ile kadının birleşen davasının kabulüne ilişkin yasal şartların oluşup oluşmadığı, tarafların zinasının dosya kapsamında ispatlanıp ispatlanmadığı, tarafların kusur durumlarına göre kadın yararına nafaka ve tazminat ödenmesi ile erkeğin nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olup olmadığı, nafaka ve tazminatların miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin zinaya dayalı birleşen davasının reddine karar verildiği halde kadın yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesinin isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 161 inci maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 191 inci, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, AAÜT, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre ... erkeğin tüm, davalı-davacı kadının aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Taraflarca karşılıklı olarak 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasına dayalı olarak açılan boşanma davalarının yargılaması devam ederken ... erkek tarafından kadın aleyhine 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca zina hukuki nedenine dayalı olarak birleşen dava açılmış ve bu davaya karşı davalı-davacı kadın tarafından yine zina hukuki nedenine dayalı olarak karşı dava açılmıştır. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşit kusurlu oldukları ve her ikisinin de zina eylemini gerçekleştirdiğinden bahisle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca asıl ve karşı davanın, aynı kanunun 161 inci maddesi gereğince ise birleşen ve birleşen davaya karşı açılan davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince asıl ve karşı dava yönünden yapılan değerlendirmede kadının eşine hakaret edip aşağılayıcı sözler söylediği, erkeğin ise sürekli alkol aldığı ve kadını ortak haneden kovduğu, erkeğin birleşen zina hukuki sebepli davası ile kadının birleşen davaya karşı açtığı zina hukuki sebepli karşı davasının yapılan değerlendirmesinde ise erkeğin zina eyleminin sabit olduğu, kadının ise zina fiilini işlediğinin kabulüne imkan bulunmadığı, sadakatsizlik boyutuna varan güven sarsıcı davranışta bulunduğu gerekçesiyle boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, erkeğin zinaya dayalı davasının reddi gerektiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının erkeğin kabul edilen birleşen zina davası yönünden kaldırılmasına ve erkeğin zina davasının reddine, kadın yararına da boşanmanın ferilerine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin zina hukuki nedenine dayalı birleşen davasının reddine karar verildiği halde kendisini vekille temsil ettiren davalı-davacı kadın yararına bu dava yönünden de ayrıca karar tarihinde geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekâlet ücretine hükmedilmemesi usul ve kanuna aykırı olmuş, kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekâlet ücreti yönünden davalı-davacı kadın yararına BOZULMASINA,

2.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere ... erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden...e yükletilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıran ...ye geri verilmesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.