Logo

2. Hukuk Dairesi2023/133 E. 2023/3178 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasında, tarafların kusur oranları, maddi ve manevi tazminat, çocukların velayeti, tedbir ve iştirak nafakası konularında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki tüm deliller, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, uygulanması gereken hukuk kuralları ve hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçeler, usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/920 E., 2022/1518 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Batı 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/385 E., 2021/138 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davalı erkek vekilinin diğer yönlere ilişkin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesi ile süresinde verdiği cevaba cevap dilekçesinde özetle; ev içerisinde sürekli huzursuzluk ve gerginlik olduğunu, erkeğin, sık sık evi terk ettiğini, aylarca eve gelmediği zamanlarda ortak hanenin ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını, erkeğin belediye yardımlarını iptal ettirerek kadının ve çocukların rızkına engel olduğunu, kadının ekonomik şiddete maruz kaldığını, erkeğin evlendikleri günden itibaren kadını beğenmediğini söyleyerek kadına psikolojik şiddet uyguladığını, taraflar arasında sevgi, saygı ve hoşgörünün olmadığını, erkeğin kadını sürekli aşağıladığını, ''Sen kadın mısın, senin gibi insan mı olur'' şeklinde hakaret ettiğini, kadını darp ettiğini, ölüm ile tehdit ettiğini, erkeğin ortak çocuklara da fiziksel şiddet uyguladığını, kadının geçirmiş olduğu rahatsızlıktan dolayı hastanede yattığını, kadının hastanede kaldığı zamanlarda erkeğin ortak çocuklarıyla ve kadını ile ilgilenmediğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, her bir çocuk lehine ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir nafakası ,750,00 TL iştirak nafakası, kadın lehine aylık 1.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir

II. CEVAP

Davalı erkek süresinde verdiği cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; kadın ile boşanmak istemediğini, kredi borcu olduğundan satın alınan daireyi önceden tanıdığı Nusret isimli kişi üzerine kaydettiklerini, hastalandığı dönemde davacının Nusret isimli kişi ile sık sık görüşme yaptığını, aralarında münasebetin sıklaşmasından dolayı kadına kızdığını ve kadının uzaklaştırma kararı aldırdığını, evine alınmadığı dönemde Nusret adlı kişinin evi sattığını, paranın bir kısmını aldığını, 30.000,00 TL'yi eşine verdiğini, kadının kendisini bu şekilde sokakta bıraktığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin; çalışmadığı, eşine fiziksel şiddet uyguladığı; kadının ise sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı; erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, evlilik birliğini sarsıldığı belirtilerek davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına; çocukların fiilen anne yanında kalmaları, anneden kaynaklanan velâyeti ihmale yönelik bir durumun mevcut olmaması ve uzman raporu da dikkate alınmak suretiyle ortak çocuklar Eylem, ... ve Havin'in velâyetlerinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar Eylem, ... ve Havin yararına aylık ayrı ayrı 300,00 TL tedbir nafakasına ve boşanma halinde çocuk kendisine tevdi edilmemiş tarafın gücüne göre çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlü olduğundan bu çocuklar yararına aylık ayrı ayrı 300,00 TL iştirak nafakasına; ortak çocuk Zilan yararına ... olduğu 01.01.2020 tarihine kadar aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, kadının başka bir adamla dini nikahlı yaşadığı anlaşılmakla kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine; kadın yararına yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle 10.000,00 TL maddî ve 8.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı, kadının tazminat taleplerinin reddi gerektiği, ortak çocuklar yararına nafakaya hükmedilmesinin hatalı olduğu, velâyetin müvekkiline verilmesi gerektiği belirterek; davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, ortak çocuklar yararına hükmolunan nafakalar ile velâyet yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince taraflara yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre tarafların eşit kusurlu oldukları, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin doğru olmadığı belirtilerek davalı erkek vekilinin bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili kısımları kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm tesisine, gerekçenin düzeltilmesine, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; 2007 doğumlu ... ve 2010 doğumlu Havin'in velâyet hususundaki beyanı, fiili durum, dosya içerisindeki denetime elverişli sosyal inceleme raporu dikkate alındığında velâyet ve kişisel ilişkiye dair yapılan düzenlemede isabetsizlik olmadığı, ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesinde ve miktarlarında isabetsizlik olmadığı, ortak çocuk Eylem inceleme sırasında ... olduğundan velâyetinin konusunun kalmadığı, Eylem yönünden takdir edilen nafakanın ... olduğu tarih itibarı ile kendiliğinden ortadan kalkacağının anlaşıldığı belirtilerek; davalı erkek vekilinin diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, müvekkilinin tazminat taleplerinin reddinin doğru olmadığı belirterek; kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, ortak çocuklar yararına nafakaya hükmedilmesinin doğru olmadığı, velâyetin erkeğe verilmesi gerektiği belirterek; kusur belirlemesi, velâyet ve ortak çocuklar yararına hükmolunan nafakalar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davsında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî tazminat ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesinin ortak çocukların üstün yararın uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci maddesi, 323 üncü maddesi, 327 nci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi, 371 nci maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.