"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2991 E., 2022/2575 K.
DAVA TARİHİ : 13.11.2019
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Samandağ 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/403 E., 2022/333 K.
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekilince süreden sonra istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince 16.09.2022 tarihli ek kakar ile süresinde olmayan istinaf talebinin süreden reddine karar verilmiştir.
16.09.2022 tarihli ek kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı eşe açılmış olan boşanma davasının devam ettiğini, kişisel mal statüsünde olan ziynet eşyalarının aynen iadesini, bulunmaması halinde bedelinin ödenmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen asıl kararı ile; davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuş, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen ek kararı ile; davalı vekilinin sistem üzerinden 05.09.2022 tarihli istinaf başvuru dilekçesi sunmuş olduğu ancak sistem üzerinden yapılan kontrolde istinaf dilekçesinin davalı vekilince 07.09.2022 tarihinde oluşturulduğu, tüm dosya kapsamında değerlendirildiğinde; 21.06.2022 tarihli hüküm, davacı vekiline ve davalı vekiline e-tebligat yolu ile 20.08.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından 07.09.2022 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurulduğu, istinafa başvurma süresinin 06.09.2022 tarihinde dolmuş olduğu dikkate alındığında davalı vekilinin 07.09.2022 tarihinde sistem üzerinden göndermiş olduğu istinaf başvurusunun süresinde olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun süresinde olmadığından istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen ek kararına karşı davalı vekilince süresinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; gerekçeli kararın 15.08.2022 tarihinde adli tatil süresi içinde tebliğ edildiğinin kabulü gerektiği, bu durumda istinaf yasal süresinin adli tatilin bitiminden sonraki 7. güne denk geldiği, o da 07.09.2022 tarihi olduğu gerekçesiyle 16.09.2022 tarihli istinaf talebinin reddine ilişkin ek kararının ortadan kaldırılması ve istinaf taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep emiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 26.10.2021 tarihli tensip zaptındaki başlıkta Aile Mahkemesi sıfatıyla davaya bakıldığı, sonraki aşamalarda Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla duruşmalar yapılıp bu sıfatla karar verilmiş ise de, tensip zaptındaki başlık nedeni ile davaya Aile Mahkemesi sıfatı ile bakılıp sonuçlandığının kabulü gerektiği, Mahkemenin gerekçeli kararının davalı vekiline 20.08.2022 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı vekilin 07.09.2022 tarihinde bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu, oysa davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurma süresinin 05.09.2022 tarihinde sona erdiği, davalı vekilinin istinaf başvurusunun süresi içerisinde olmadığı, her ne kadar Mahkemece ek kararda istinafa başvurma süresinin 06.09.2022 tarihinde dolduğu belirtilmiş ise de, bunun maddî hatadan kaynaklandığı ve talep üzerine yahut resen yerinde düzeltilebileceği, Mahkemece yazılı şekilde ek kararla davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davalı vekilinin Mahkemenin ek kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf başvuru dilekçesini tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin asıl kararını yasal süresinde istinaf edip etmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 345 inci, 346 ncı, 352 nci, 353 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen kararda ve kararın gerekçesinde, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik olmadığı, kararın usul ve kanuna uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.