"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1282 E., 2022/1824 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 17. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/582 E., 2021/657 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin aşırı kıskanç olduğunu, müvekkiline hapis hayatı yaşattığını, camdan dışarı bakmasına izin vermediğini, ''kime bakıyorsun'' diyerek azarladığını", baskıcı ve kavgacı birisi olduğunu, kadının kök ailesiyle yıllarca küs yaşadığını, müvekkilinin isteklerini yerine getirmediğini, ''sıkılıyorsan evi temizle, iş yap'' dediğini, '' senin kiminle ne yaptığın belli değil'' diyerek davacının namusuna dil uzattığını, tarafların son bir yıldır ayrı yaşadıklarını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 30.000,00 TL manevî tazminat, 50.000,00 TL maddî tazminat ile tedbiren aylık 1.000,00 TL nafakanın davalıdan alınmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının doğru olmadığını, evlilik birliliğinin ...'de geçmiş olması nedeniyle mahkemenin yetkisiz olduğunu ...'in iline gönderilmesi kararı verilmesini, esas yönünden ise kadının, ailesinin etkisinde kaldığını, ...'ya yerleşmeleri konusunda baskı kurduklarını, davacının onların iradeleriyle hareket ettiğini, davacının kendisine ''sen şerefsizsin, ahlaksız, sahtekarsın, sen adam değilsin'' diyerek hakaretler ettiğini ancak kendisinin boşanmak istemediğini ileri sürerek davanın reddine, aksi halde 1.000,000,00 TL maddî/manevî tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda aşırı kıskanç tavırları nedeniyle kadını baskı altına alan, ''senin kiminle ne yaptığın belli değil'' diyerek iftira atan, psikolojik şiddet ve sosyal baskı uygulayan erkeğin tam kusurlu olduğu, kadın lehine tazminatlara hükmedilebilmesinin yasal koşullarının bulunduğu, tarafların gelir ve ihtiyaçları, ödeme güçleri, paranın satın alma gücü, genel ekonomik esaslar ile hak ve nesafet ilkeleri nazara alınarak davacı lehine uygun miktarda tedbir nafakası takdirine, davacının dava dilekçesinde yoksulluk nafakası talebinde bulunmadığından ön inceleme duruşmasında talep ettiği yoksulluk nafakası talebinin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın için aylık 800,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kadının yoksulluk nafakası talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 18.000,00 TL maddî, 17.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; tek tanık beyanının esas alındığını, tanığın tarafların ortak çocuğu olduğunu annesinin beyanlarını görmüş gibi aktardığını , " Sen kiminle ne yaptığın belli değil" vakıasının tanığın yanında gerçekleşmediğini, bizzat şahit olmadığını, annesinden duyduklarını aktardığını beyan ederek, kusur tespiti, nafaka ile maddî ve manevî tazminatın kabulü ve miktarları yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince de kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, davacı kadının kusurlu bir davranışının ispatlanmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, açıklanan nedenlerle İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğuna ilişkin belirlemenin isabetli olduğu, boşanma veya ayrılık davası açılınca, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemler kendiliğinden (resen) alınacağından kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi ve hükmedilen nafakanın miktarının uygun olduğu, kadının ön inceleme duruşmasında talep ettiği yoksulluk nafakasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesisi, yine boşanma yüzünden mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen ve boşanmaya sebep olan olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın lehine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadın lehine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi doğru olduğu gibi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile tazminata esas olan fiilin ağırlığı, evlilik süresi ve hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının da isabetli olduğu, erkeğ maddî tazminat talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamasına yönelik açık bir istinaf itirazının bulunmadığı, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile, davalı erkek vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle, mahkeme kararlarının gerekçesiz olduğunu belirtip istinaf başvurusundaki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve nafakanın kabulü, nafaka ve tazminatın miktarı yönlerinden temyize başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, boşanma hükmü kesinleşmiş olmakla, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, kadının tedbir nafakası ve tazminat taleplerinin kabulünün doğru olup olmadığı ve kadın lehine hükmedilen tazminatların ve tedbir nafakasının miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu ve 174 üncü maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı
erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.