Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1701 E. 2023/5194 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmışsa kusurun kimde olduğu ve varsa maddi manevi tazminatın miktarı uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmemesi, davacı kadına hakaret ve küfür etmesi, fiziksel şiddet uygulaması, borçlanması ve düzenli bir işte çalışmaması gibi davranışlarının evlilik birliğinin temelden sarsılmasına sebebiyet verdiği ve bu hususlarda tam kusurlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/168 E., 2022/1544 K.

KARAR : Karar gerekçesinin düzeltilerek başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/10 E., 2019/776 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince hüküm gerekçesinin düzeltilerek başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; tarafların birbirlerini tanımadan evlendiklerini, evlendikleri günden itibaren aralarında fikren ve ruhen anlaşmazlıklarının olduğunu, bu anlaşmazlıkların zamanla münakaşalara dönüştüğünü, erkeğin düzenli bir işte çalışmadığını, evin tüm giderlerinin kadın tarafından karşılandığını, erkeğin sürekli borç yaptığını, bu borçları kadının ödediğini, küfür ve hakaret ettiğini, aşağılayıcı davranışlarda bulunduğunu, çalıştığı iş yerine gelerek arkadaşlarının içinde hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, 4 cumhuriyet altını verdiğinde boşanacağını söylediğini belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; kadının annesi ve kardeşinin ameliyat olmak için ortak konuta geldiklerini, ikisinin de ayrı ayrı ameliyat olduklarını, ameliyattan sonra evde kalmaya devam ettiklerini, kardeşinin ikinci bir ameliyat olmasının gerekmesi üzerine evde kalmaya devam ettiğini, evlerinin küçük olması nedeniyle tarafların özel hayatlarının kalmadığını, erkeğin, kadının kardeşi ve annesinin diğer kardeşinde kalmasını teklif etmesi üzerine kadının sinirlendiğini, erkek ile konuşmadığını, bu konuda tartışma yaşandığını, kadının erkek kardeşinin ve annesinin erkeğe ağır hakaretler ettiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin evlilik birliğinin kendisine yüklemiş olduğu birlik görevlerini yerine getirmediği, davacıya hakaret ve küfür ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı, borçlandığı ve düzenli çalışmadığı, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadının düzenli geliri bulunduğundan tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, yasal koşulları oluştuğundan kadın yararına 12.000,00 TL maddî, 8.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının dilekçeler aşamasında fiziksel şiddet vakıasına dayanmadığı halde erkeğe bu kusurun yüklenmesinin hatalı olduğu ancak erkeğin kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre tam kusurlu olması sebebiyle erkeğin istinaf talebinin dayanılan ve ispat edilen vakıalar yönünden hükmün gerekçesinin düzeltilerek, sonuçta erkeğin tam kusurlu olması nedeniyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek derecede bir kusurunun bulunmadığını, taraflar arasındaki geçimsizliğin her ailede olabilecek nitelikte olduğunu, kadını ailesinin erkeğe hakaret ettiğini, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ödenmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü ve tarafların kusur durumlarına göre kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesine ilişkin yasal şartların oluşup oluşmadığı ile şartlar oluşmuş ise miktarların hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.