"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1855 E., 2022/2455 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/11 E., 2022/42 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun sair istinaf sebepleri incelenmeksizin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin, birinci fıkrasının (a) bendinin (4) üncü alt bendi uyarınca re'sen kaldırılmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince kaldırma kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamada, kadının davasının kabulüne ve tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, evlendikleri günden itibaren sürekli para konusunu ileri sürerek kadından beklenti içine girdiğini, paraların nereye harcandığı konusunda açıklama yapmadığını, çalışmasına rağmen gerek evin gerekse de ortak çocukların ihtiyaçlarının kadının kazancı üzerinden temin edildiğini, rızası olmaksızın maaşına el koyduğunu, evlenmeden önceki borçlarının kadının yardımıyla ödendiğini, ortak çocuğu önemsemediğini, para ve kıskançlık yüzünden kadını darp ettiğini, boşanmak istediğinde seni ailenle rezil ederim, sana iftira atarım, seni öldürürüm, bu evi kana bularım, bu evden çıkamazsın şeklinde tehdit ettiğini, alay eder hareketlerde bulunduğunu, yalan söylediğini, insanların içinde küçük düşürdüğünü, hamileliği sırasında yanında sigara içtiğini, ortak çocuk doğduktan sonra da bebeğin yanında sigara içmeye devam ettiğini, kendi menfaatlerini ön planda tutarak yaşadığını, nereye gittiğini söylemediğini, geceleri eve geç geldiğini, çocukla ve eşiyle ilgilenmediğini ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk için 500,00 TL tedbir ve iştirak, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının aile bütçesine katkısının olmadığını, evin hiçbir ihtiyacına karışmadığını, maddîyat düşkünü olduğunu, eşya, kına, düğün masraflarının anne ve babası ile birlikte karşılandığını, destek istediğinde sen erkek misin lan, erkek ol, evini geçindir, evini geçindiremiyorsun, nasıl erkeksin şeklinde cevaplar aldığını, hayata ve eşine karşı sorumsuz ve kayıtsız olduğunu, anlayışsız olduğunu, bankamatik olarak gördüğünü, maddî ve manevî yönden kullandığını, annesiyle tartıştığını, ailesine aşırı düşkün olduğunu, ailesinin evliliklerine müdahale etmesine izin verdiğini, evlilik birliğini umursamadığını, kavga çıkarttığını belirterek, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya bırakılmasına, 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 11.07.2019 tarihli kararı ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki kurulmasına, çocuk için aylık 350,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ve kadın lehine 30.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, erkeğin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı-davacı erkek vekili tarafından her iki dava yönünden istinaf talebinde bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda 14.02.2022 tarihli kararı ile; hükümde tarafların açık kimlik bilgilerinin yazılmadığından ve karşı dava yönünden herhangi bir hüküm kurulmadığından bahisle, kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (4) üncü alt bendi uyarınca re'sen kaldırılmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına şiddet uyguladığı, aşırı kıskanç davranışlar sergileyerek kadın üzerinde psikolojik baskı yarattığı, birlik görevini yerine getirmediği belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuğunun velâyetinin belirlendiği, çocuğun ihtiyaçları, tarafların ekonomik durumu, velâyet kendisine verilmeyen tarafın ödeme gücü ile hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak iştirak nafakasının belirlendiği, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu değerlendirilerek maddî ve manevî tazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki kurulmasına, çocuk için aylık 350,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ve kadın lehine 30.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili tarafından hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, asıl davanın kabulü, fer'îler ve karşı davanın reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davalı-karşı davacı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle, evlilik birliğinin bozulmasında kadının daha fazla kusurlu olduğunu, tazminat miktarlarının kısmen kabul edilmiş olması ve bir kısmının reddedilmesi sebebiyle karşı vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, kadının gereksiz tartışmalara sebebiyet verdiğini, evlilik birliğinin gerektirdiği yükümlülükleri yerine getirmediğini, sürekli hakaret ettiğini,erkeğin kusurunun bulunmadığını, tazminat tutarlarının yüksek belirlendiğini, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesini belirterek kadının asıl davasının ve fer'îlerinin kabulü ile karşı davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar, velâyet düzenlemesi ve nafakalar ile miktarları ve erkeğin reddedilen boşanma davası ve fer'îlerinin kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu, 335 inci vd. maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.