Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1892 E. 2023/4839 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında yetki, boşanma nedeni, kusur durumu ve maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanacak hukuk kuralları değerlendirilerek, davalı-davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1776 E., 2022/1863 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Göynük Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/90 E., 2021/72 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davaların reddine karar verilmiştir.

Kararın ... erkek ve davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin tüm, kadının sair istinaf itirazlarının esastan reddine, kadının tedbir nafakası yönünden istinaf itirazının kabulü ile bu hususta yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek dava ile cevaba ve karşı davaya cevap dilekçesinde; eşi ile 2006 yılında evlendiklerini, ortak çocuklarının olmadığını, eşi ile uzun süredir ayrı yaşadıklarını, bütün ısrarlara rağmen eşinin yanına gelmediğini, eşinin alkol düşkünlüğünün olduğunu, sürekli alkol aldığını ve etrafına zarar verdiğini, kaza yaptığını ve ehliyetine el konulduğunu, en son olarak 2020 yılı Kurban Bayramında restorana gittiklerinde eşinin aşırı alkol aldığını ve kendisine hakaret ettiğini, ertesi gün evden ayrıldığını, eşinin kötüniyetli olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; Mahkemenin yetkili olmadığını, Tekirdağ Mahkemelerinin yetkili olduğunu, erkeğin iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, erkeğin müvekkilini yanında istemediğini, birlikte yaşama yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkiline ilgi ve sevgi göstermediğini, manevî destek olmadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadın vekilinin yetki itirazının reddinin gerektiğini, erkek tarafından kadına atfedilen herhangi bir kusurun ispatlanamadığı, kadının ise 17.09.2020 tarihinde erkeğe "eve dön ihtarı" çektiği, bu tarihten önceki erkeğe izafe ettiği vakıaların affedilmiş sayılacağı, bu tarihten sonra ise erkeğe kusur olarak isnat edilecek herhangi bir vakıanın ispat edilmediği gerekçesi ile asıl ve karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek ve davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.... erkek, İstanbul'a tayini çıkmasına rağmen eşinin yanına gelmediğini ve aile birliğinin devamı için hiçbir şey yapmadığını, kadın ve erkeklerle sürekli alkol alırken görüldüğünü, kusurlu olduğunu, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl davanın reddi ve kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili, yetki itirazının reddinin hatalı olduğunu, erkeğin tayininin İstanbul'a çıkması üzerine müvekkilini yanında götürmediğini ve yanına gelmesini de istemediğini, tedbir nafakasına hükmedilmediğini, karşı dava ile nafaka ve tazminat taleplerinin kabulünün gerektiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, tedbir nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin yerleşim yerinin Göynük olduğunun belirlendiği ve yetki itirazının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, tanık beyanları dikkate alındığında, erkeğin, kadına atfedilecek herhangi bir kusuru ispatlayamadığı, tarafların 2020 yılı kurban bayramından sonra tekrar bir araya gelmedikleri, kadının 17.09.2020 tarihinde erkeğe "eve dön ihtarı" çekmesi ile bu tarihten önceki erkeğe izafe edilecek kusurlu davranışları affettiği, bu tarihten sonra ise erkeğe kusur olarak isnat edilecek herhangi bir vakıa ileri sürülmediği ve ispat edilmediği, bu duruma göre asıl ve karşı davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, kadının, karşı dava dilekçesinde aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası talebinde bulunmuş olduğu halde, Mahkemece kadın lehine tedbir nafakası hükmedilmesi gerekirken bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğinin anlaşıldığı, buna göre tarafların sosyal-ekonomik durumları göz önüne alınarak kadın lehine tedbir nafakasına karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile erkeğin tüm, kadının tedbir nafakası dışındaki istinaf taleplerinin esastan reddine, kadının tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının (1) nolu bendinden sonra gelmek üzere kadın lehine, 03.11.2020 karşı dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 2.000,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili, yetki itirazının reddinin hatalı olduğunu, erkeğin tayininin İstanbul'a çıkması üzerine müvekkilini yanında götürmediğini ve yanına gelmesini de istemediğini, müvekkilinin eve dön ihtarında bulunduğundan bahisle erkek kusurlarının affedildiği belirtilmiş ise de erkeğin eve dönmediğini, bir barışma ve affın söz konusu olamdığını, karşı dava ile nafaka ve tazminat taleplerinin kabulünün gerektiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında İlk Derece Mahkemesinin yetkili olup olmadığı taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, kadının karşı davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kadının reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 168 inci maddesi 6100 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesi, 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.