Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1911 E. 2023/5364 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında erkeğin ağır kusurlu olup olmadığı, kadın yararına tedbir nafakası, maddi ve manevi tazminat ile ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakası verilme şartlarının ve miktarlarının yerindeliği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, usul ve yasaya uygun bulunan bölge adliye mahkemesi kararının temyiz itirazlarını karşılayacak nitelikte bir hukuka aykırılık içermemesi gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2167 E., 2022/2350 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DER... MAHKEMESİ : Konya 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/519 E., 2021/891 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Der... Mahkemesince asıl ve karşı davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Der... Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; bağımsız konutları olmasına rağmen erkeğin ailesinin sürekli olarak evliliğe müdahale ettiğini, erkeğin birçok kararı ailesi ile konuşarak aldığını, mali konularda ailesi ile konuşup kadından para sakladığını, sürekli olarak ailesinin iznini aldığını, ailesinden bağımsız kalamadığını, kadına sormadan ailesinin üst katına taşınmaya zorladığını, amacının kız kardeşinin işe rahat götürüp getirmek olduğunu, kendi ailesi ile bu kadar alakalı olmadığını, hatta onur kırıcı davranarak kendi ailesine "sizi mi taşıyacağım" dediğini, çocukları ile evi ve eşi ile ilgilenmediğini, tüm vaktini arkadaşları ile geçirdiğini, kadına sürekli yalan söylediğini, evden erkenden çıkıp çok geç saatlerde geldiğini, kadın bu durumu dile getirdiğinde kadını rencide edip zaman zaman da darp ettiğini, kadının işten ayrıldığında aldığı tazminat ile araba almak istediğini, ancak erkeğin annesi istemediği gerekçesi ile kadının araba alınmasını istemediğini, erkeğin annesinin de bu konuda kadına hakaret ettiğini, kadının tazminatına da el koyduğunu, erkeğin son zamanlarda eşine ve çocuklara maddî olarak destek olmayı azalttığını, ufak harcamaların bile hesabını sorduğunu, çoğu tartışmada kadını darp ettiğini, 18.11.2019 günü kadın çocuklar ile birlikte bir yere gitmeyi istediğini erkeğe söylediğinde erkeğin bahane uydurarak kabul etmediğini, ancak daha sonra erkeğin arkadaşları ile gezi programına katıldığını, bu nedenle taraflar arasında çıkan tartışmada kadına rencide edici ifadeler kullandığını, erkeğin "tamam ... bit...kse bitsin iki imzaya bakar" dediğini, kadını ve çocukları arabaya bindirerek kadının abisine götürdüğünü, orada kadına hakaretler ettiğini, araçtan zorla indirdiğini, kadının ve abisinin üzerine yürüyerek "a...korum" dediğini, kavga çıktığını, erkeğin kadının alnına yumruk attığını, kadının abisini de darp ettiğini, olay yerine polisin geldiğini, karakola ve hastaneye götürüldüklerini, akşam eve geldiğinde evin kilidinin değiştirilmiş olduğunu, polis çağırarak çilingir marifetiyle içeri girdiğini belirterek davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakalarına, kadın yararına 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; kadının iddialarının asılsız olduğunu, evde ehr zaman kadının sözü geçtiğini, erkeğin ailesini ihtiyaç zamanlarında kadının istediğini ve işi bittiği zamanda da göndermek istemediğini, kadının son ayrıldığı güne kadar erkeğe ait kredi kartını kullandığını, sonradan taşınılan evin sıfır ev olmasına kadının sevindiğini, ayrıca ortak çocuğun okuluna ve erkeğin işine yakın olduğunu, erkeğin ailesinin çocukların doğum günleri dışında yılda bir kere müşterek eve geldiğini, 18.11.2019 günü tarafların alışveriş yapmak için çarşıya çıktıklarını, kadının erkek kardeşinin dükkanına uğradıktan sonra sorun olmadan ayrıldıklarını, araba ile giderken erkek kendi işi için kadından yardım istediğinde kadının tepkili şekilde bunu reddettiğini, erkeğin şehir dışından gelen arkadaşı ile hafta sonu görüşmek istediğini belirttiğinde ise kadının kavga çıkardığını, her tartışmada olduğu gibi "anlaşamıyoruz boşanalım" dediğini, erkeğin de " tamam ... bit...kse bitsin iki imzaya bakar " dediğini, kadının abisinin dükkanına geri döndüklerini, burada bağırmaya başlayıp erkeğe vurduğunu, kadının abisinin saldırısına uğradığını ve ceza davasına konu olayın yaşandığını, kadının erkeğe "sen şimdi bittin" diyerek tehdit ettiğini, evlilik devam ederken kadının erkeğin ailesi ile arasına mesafe koyduğunu, g... geç saatlere kadar internette vakit geçirdiğini, bu nedenle sabah erken uyanamadığını, kahvaltı hazırlamadığını, çocukların okula erkek tarafından hazırlandığını ve çoğunlukla geç kaldıklarını, son zamanlarda g... yarılarına kadar sosyal medyada paylaşımlar yaptığını, yatağını ayırdığını, kadınlık görevini yerine getirmediğini belirterek karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DER... MAHKEMESİ KARARI

İlk Der... Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin aile konutunun anahtarlarını kendi ailesine verdiği, kadının haberi olmadan sık sık ailesinin eve girdiği ve kadının bu durumdan rahatsız olduğu, davalının ailesinin evlilik birliği içinde alınan kararlara müdahale ettiği davalının buna sessiz kaldığı ve kabul ettiği, davalı kocanın eve geç saatlerde geldiği, kadına şiddet uyguladığı, kapının kilidini değiştirip kadının girmesine engel olduğu, çocuklarıyla maddî yönden ilgilendiği ancak manevî olarak ilgilenmediği, vakit geçirmediği; kadının ise kocanın ailesine mesafeli davrandığı, geç saatlere kadar sosyal medya kullandığı, sabahları geç saatte kalktığı kahvaltı hazırlamadığı, evini temizlemediği, sosyal medyada kocanın ailesinden için kötü konuştuğu, mevcut kusur durumuna göre erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, çocuk ...'nin yargılama sırasında reşit olduğundan velâyet ve iştirak nafakası konusunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuklar ...ve ... yararına ayrı ayrı aylık 250,00 TL tedbir nafakası ile ayrı ayrı aylık 600,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, kadın çalıştığı için yoksulluk nafaka talebinin reddine, 30.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Der... Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. ... kadın vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin tam kusurlu olduğunu, bu nedeniyle karşı davanın reddi gerektiğini, hükmedilen tazminatların miktarının düşük kaldığını, asıl davanın ve tüm taleplerinin kabulü gerektiğini belirterek karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, hükmedilen tazminatların miktarı yönünden İlk Der... Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı -davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; karşı davanın ve tüm taleplerinin kabulü gerektiğini, kadının tam kusurlu olduğunu, asıl davanın ve tüm taleplerin reddi gerektiğini, hükmedilen tazminatların haksız ve fahiş olduğunu, lehe tazminata hükmedilmesi gerektiğini, erkeğin ağır kusurlu kabul edilemey...ğini, en azından eşit kusur kabul edilmesi gerektiğini, ispat edilemeyen vakıaların da erkeğe kusur olarak yüklendiğini, kadının ispatlanan kusurlarının ise kadına yüklenmediğini, kadının tanıklarının soyut ve çelişkili beyanlarda bulunduğunu, erkeğin ekonomik durumunun iyi olmadığını, hükmedilen nafakaların kaldırılması gerektiğini belirterek asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakaları ile maddî ve manevî tazminatlar, reddedilen tazminatlar yönünden İlk Der... Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tanık Kadir'in beyanından erkeğin kadına birden fazla şiddet uyguladığı sabit olduğu halde bu hususta kusur verilmemesinin hatalı olduğu, erkeğe verilen diğer kusurların sabit olduğu, kadına verilen kusurlardan sosyal medyada kocanın ailesinden için kötü konuştuğu vakıasına erkek tarafından dayanılmadığı halde bu hususta kadına kusur verilmesinin hatalı olduğu, kadına verilen diğer kusurların sabit olduğu, yine erkeğin ağır, kadının ise az kusurlu olduğu, kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile kadının kusura yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, kadının maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf talebinin kabulü ile kararın ilgili bentlerinin kaldırılmasına, yerine yeniden hüküm kurulmasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm, kadının ise diğer istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin kusurunun bulunmadığını, kadının tam kusurlu olduğunu, asıl davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf dilekçesinde üzerinde durulmayan hususların nazara alındığını, bu nedenle kusurların hatalı belirlendiğini ve kararın hukuka aykırı olduğunu, hükmedilen maddî ve manevî tazminatların hukuka aykırı ve fahiş miktarda olduğunu, lehe tazminatlara hükmedilmesi gerektiğini, kusur tespiti yapılırken birçok ispat edilen vakıanın göz önüne alınmadığını, kadının tanıklarının beyanlarının soyut olduğunu, erkeğin ekonomik durumunun gereği gibi araştırılmadığını, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının haksız olduğunu, ortak çocuklar yararına hükmedilen nafaka miktarlarının yüksek olması nedeniyle kaldırılması gerektiğini, kadının da erkek kadar gelir elde ettiğini, ortak çocukların velâyetinin erkeğe verilmesi gerektiğini belirterek asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası ve maddî ve manevî tazminatlar ile ortak çocuklar yararına hükmedilen nafakalar, reddedilen tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak der...de ve birliğin devamında imkan vermey...k nitelikteki geçimsizlikte erkeğin ağır kusurlu olup olmadığı, asıl davanın kabulü ile kadın yararına tedbir nafakası ile maddî ve manevî tazminat verilmesi şartları ile ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakası verilme şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, şartları var ise miktarlarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyetlerin anneye verilmesi kararının dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 330 uncu maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektir...k nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Der... Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.