Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2004 E. 2023/5855 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu bulunan erkek aleyhine hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar ile tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının yeterli olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurlu davranışların derecesi, kadın ve ortak çocukların ihtiyaçları değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin hükmettiği nafaka ve tazminat miktarlarının az olmadığı kanaatine varılarak, temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3009 E., 2022/3819 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : İskilip Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/45 E., 2022/170 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurulmasına, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekil tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının birlik görevlerini yerine getirmediğini, defalarca ailesinin evine gidip kaldığını ve bu kalmaların aylarca sürdüğünü, ailesinin evliliğe müdahalede bulunduğunu, ortak çocuğu alarak ailesine gittiğini ve ortak çocuğu babası ile görüştürmediğini, eşine şiddet uyguladığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve birleşen dilekçelerinde özetle; kadının elinden ziynetlerini zorla alıp bunların parası ile hayvan aldığını, bu hayvanları kadından kaçırarak kendi ailesinin memleketine götürdüğünü, şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, evden kovduğunu, kadının abisinin yanına ...'ya dönmek zorunda kaldığını, fiili ayrılık döneminde kadının doğum yaptığını, kadının ve çocukların maddî ihtiyaçlarını karşılamadığını, sadakatsiz davranışlar sergilediğini, yabancı kadınlara para gönderdiğini, şiddet uyguladığını ileri sürerek asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklardan her biri yararına aylık 700,00'şer TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yine kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin ekonomik şiddet uyguladığı, evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediği, eşinin ve çocuklarının geçim ve ihtiyaçlarıyla yeterince ilgilenmediği, kadına hakaret ettiği ve onu tehdit ettiği, kadına ait bir kusurun ispat edilemediği, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklardan her biri yararına aylık 100,00'er TL tedbir, 250,00'şer TL iştirak, kadın yararına ise 300,00 TL tedbir ve aynı miktar üzerinden yoksulluk nafakası ödenmesine, kadın yararına yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle 4.000,00 TL maddî, 4.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarları yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurlu davranışların derecesi ve ortak çocuklar ile kadının ihtiyaçlarına nazaran kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası ve ortak çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlere ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında karar verilmesi suretiyle kesinleşen hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir, 800,00 TL yoksulluk nafakasına, ortak çocuklardan her biri yararına aylık 100,00'er TL tedbir, 500,00'er TL iştirak nafakasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının sair istinaf başvurularının ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlu davranışlarına göre kadın ve ortak çocuklar yararına hükmedilen nafakalar ile kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğunu, ortak çocuk Umut'un özet eğitim okuluna gittiğini, zihinsel engelli olması nedeniyle masraflarının fazla olduğunu ileri sürerek kararın hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında, boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu bulunan erkek aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar ile tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kadının ve ortak çocukların ihtiyaçlarına nazaran hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci ve 330 uncu maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.