Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2182 E. 2023/4900 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur durumu, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki tüm deliller, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları ile uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/693 E., 2022/1380 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Van 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/49 E., 2022/288 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; kadının ölen ilk eşinin davalının kardeşi olduğunu, erkeğin ailesinin kadını erkekle evlenmezse çocuklarını göremeyeceğini söyleyerek tehdit ettiklerini, kadının bu sebeple evliliğe razı olduğunu, erkeğin evliliğin başından beri tek amacı olduğunu, bu amacın da kadının ilk eşinin ölümü nedeniyle alacağı destekten yoksun kalma tazminatını ve ilk eşten kalan ziynet eşyalarını almak olduğunu, tazminatın ve ziynetlerin kadından alındığını, erkeğin kadının ilk eşinden olan çocuklarına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, eşinin çocuğunun tedavisi ile ilgilenmediğini, kadına para için evlendiğini ve artık ona bakmak istemediğini söylediğini, küfür ve hakaret ettiğini, 05.04.2020 günü fiziksel şiddet uyguladığını, kadının şikayetçi olması sebebiyle erkeğin fiziki şiddetinin azaldığını ancak sözel şiddetinin sürdüğünü iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocukların her biri yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata ve kadına eski eşinin ölümü nedeniyle ödenen ve erkek tarafından alınan 250.000,00 TL tazminata ve kadına eski eşinden kalan ziynet eşyalarının verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde; erkeğin evliliğe sıcak bakmadığını, kadının ve ailelerin baskıları sebebiyle evlendiğini, kadının erkek hakkındaki iddialarının doğru olmadığını, sürekli erkeğe sataşıp hakaret ettiğini, ilgisiz olduğunu, davacının uyguladığı psikolojik şiddet nedeniyle tarafların aynı ev içinde farklı odalarda yaşadığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, ev işi yapmadığını, en son da eşyaları kamyona yükleyip evi terk ettiğini ve çocukları babaya göstermediğini iddia ederek; davanın reddini istemiş, boşanmaya karar verilmesi halinde ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine hakaret eden kadının az, eşine fiziksel şiddet uygulayan ve onunla ölen eski eşinden kalan mal varlığı sebebiyle evlenen erkeğin ağır kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düştüğü, ortak çocukların yaşı, sürecin başından beri anne yanında yaşamaları uzman raporu dikkate alındığında velâyetlerinin anneye verilmesinin üstün yararlarına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuklar Hamza ve ...'nın velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocukların her biri yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata ve kadının haksız fiil nedeniyle açtığı tazminat ve ziynet alacağı davalarının tefrik edilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının zorla evlendirildiği ve önceki eşinden olan çocuklarıyla erkeğin ilgilenmediği iddialarını ispatlayamadığını, erkeğe hakaret ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediği ve yatağını ayırdığını, kadının bu suretle tam kusurlu olduğunu, boşanma, tazminat ve nafaka taleplerinin reddedilmesi gerektiğini ve annenin ortak çocukların eğitim ve kişisel gelişimlerine destek sağlayamadığı için çocukların velâyetinin babaya verilmesinin üstün yararlarına olacağını belirterek; tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile, istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadına yüklenen ve kanun yollarına başvurulmamak suretiyle kesinleşen kusur dışında kadına yüklenecek kusur bulunup bulunmadığı, kadının tazminat ve nafaka taleplerinin kabulünün ve ortak çocuklar yararına nafakaya hükmedilmesinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı, uygun ise miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve çocukların velâyetinin hangi ebeveyne verilmesinin üstün yararlarına olacağı noktasında toplanmaktadır

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 182 nci maddeleri, 327 nci ve 328 inci maddelerinin birinci fıkraları, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri.Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü ve 12 nci maddeleri. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.